İşte akıl, iyi gördüğü şeyi yaptığı vakit bu irâdeye "ihtiyar" adı verilir. İhtiyar, hayırdan alınmadır. Yani aklın hayırlı gördüğü tarafa meylidir ki, bu irådenin kendisidir. Aralarındaki fark, birisi düşünmeden, diğeri de düşündükten sonra bilinendir.
Sayfa 779
Kâdî Yahyâ bin Eksem hazretlerinden rivayet olundu. Vefâtından sonra rüyada görülüp de süâl olundu ki, Hak teâlâ sana ne mu'âmele eyledi. Yahya bin Eksem, (Allahü teâlâ beni manevi huzûrunda durdurdu. Ey Şeyh-i Sû [ya'nî fenâ ihtiyâr)! Sen şunu ve bunu işlemedin mi? buyurdu. Allahü teâlânın yapdıklarımı bildiğini anladığım zemân, beni korku kapladı ve ya Rabbi, böyle süâl soracağını bana dünyâda bildirmediler, dedim. (Sana nasıl bildirildi) buyurdu. Ben de, bana Mu'ammer, İmâm-ı Zühri'den, o da Urve'den, o da Âişe-i Sıddîka "radıyallahü anhâ"dan, O da hazret-i Peygamberden "sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem", O da hazret-i Cibrilden, O da Zât-i teâlâdan haber verdiler. Raûf ve rahîm olan Allahü teâlâ, (Ben azîmüşşan, islâmda ağaran saç ve sakala azâb etmekden hayâ ederim) buyurdu; dedim. O zemân Allahü teâlâ buyurdu ki, (Sen ve Mu'ammer ve İmâm-ı Zührî ve Urve ve Âişe ve Muhammed aleyhisselâm ve Cibrîl sâdıksınız. Ben de seni mağfiret etdim.)
[KâdîYahyâ bin Eksem "rahmetullahi aleyh" Bağdâd'da kâdî iken 242 [m. 856] de Medînede vefât etdi. Şâfi'î fikh âlimi idi. (Tenbîh) adındaki kitâbı meşhûrdur.
Reklam
Nefsin arzularına boyun eğmek sultanları köle durumuna düşürür; onlara karşı sabretmek ise köleleri sultan eder. Yusuf (a.s.) ile Züleyha'nın hikâyesini bilmiyor musun? Yusuf (a.s.) nefsinin arzularına karşı sabrederek Mısır'a sultan oldu. Fakat Züleyha nefsinin arzuları yüzünden zelil, fakir ve gözleri görmez bir ihtiyar haline düştü. Çünkü Züleyha, Yusuf'a (a.s.) olan aşkına sabır göstermemişti.
Sayfa 36 - Semerkand Yayıncılık
Dünya da çok çirkin beli bükülmüş ihtiyar bir kadın kılığında görünecek.. Ve insanlara soracaklar: — Bunu tanıyor musunuz? diye. — Hayır, Allah’a bundan sığınırız... — İşte bu, birbirlerinizi kırdığınız, onu elde etmek için yek-diğerinize saldırdığınız dünyadır, diye tanıtacaklar..
Sayfa 228 - Hisar YayıneviKitabı okudu
Rey şehrinden bir ihtiyar, bir kimseye mektup yazdı ve dedi. kİ: «Dünya rüyadır, âhiret uyanıklıktır. Arada ölüm vardır. Bizim için­de bulunduğumuz hâl, dağınık boş rüyalardır vesselam ».
Hasan-ı Basri'den rivâyet edildiğine göre bir gün Basra'da bir mahallenin bütün ahşap evleri yandı, ancak ortada bulunan bir ahşap ev yanmadı. Basra emîri Ebû Mûsâ evin sâhibini getirtti ve ihtiyar olan bu zâta: "Senin evin nasıl kurtuldu?" diye sordu. Bu zât: "Ben, evimin yanmaması için Allah'a yemin ettim." dedi. Bunun üzerine Hasan-ı Basri: Adam doğru söylüyor. Zira ben, Resûl-i Ekrem (s.a.v.)'in: يكون في أمتي قوم شعلة رؤوسهم ديسة ثيابهم لو أقسموا على الله لأبرهم "Ümmetimden öyleleri olacak ki, başları tozlu, elbiseleri kirlidir.Eğer Allah üzerine yemin etseler, Allahu Teâlâ onları yeminlerinde sadık kılar. buyurduğunu duydum, dedi.
Sayfa 149
Reklam
346 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.