Osmanlı komutanları birbirleriyle irtibat kurmadan harbediyorlardı. Zaten fenni mâna da bir başkomutan da yoktu. Harp Yıldız Sarayından idare ediliyordu. Halbuki tarih, saraydan idare edilmek suretiyle bir harbin kazanıldığını ne kaydetmiştir ne de kaydetmesine imkân ve ihtimal vardı. Bu yüzden, II.Abdülhamit, vükelâsı ve paşaları, farkında olmadan ordusunun başında ve içinde bulunan Rus Çarına hizmet etmiş oluyorlardı.