"Biz diğerleri, biz dışlanmışlar, içimizdeki yalnızlığı ve boşluğu doldurabilecek bir şeyler bulabilmek amacıyla bu gezegende dolaşıp duruyoruz. Bütün örf ve âdetleri, sosyal kuralları, hayatın herkesçe kabul edilen temel koşullarını sahte ve geçersiz ilan ederek reddetmiş olan bizleri 'bilinmeyen' adeta bir vantuz gibi kendine çekiyor. Anarşizm sadece bir acemilik. Sosyalizm dolandırıcılık. Komünizm ise büyük bir hile. Kapitalizm dünyanın kıçında çıkmış iğrendirici bir çıban. Sosyal devlet gülünç bir hata ve bütün dinler Tanrı'ya küfür..."
"Esir pazarına giderken yaşlı bir Arap'ın yanından geçtim. Kuma yüzükoyun kapanmış dua ediyordu. Bu işte, diye düşündüm. Bütün dünyada aynı. Kurallarını çok yıllar önce koymuş bir yasa ile pazarlığa kalkışmak. İlkel kabilelerden birinin sihirbaz hekiminin başını şifalı otlarından kaldırıp, Tanrı'yı gördüm dediği ilk günden bu yana insanlık açısından bu durum hep böyleydi. O günden bu yana Budistler Nirvana'yı arıyor, Hristiyanlar haçın önünde diz çöküyor. Müslümanlar Mekke'ye dönüp secde ediyorlar. Hayalci insan mavi çiçeğe ya da Felsefe Taşı'na ulaşmaya gayret ediyor. Hepimiz birer hacıyız bu dünyada. Hepimiz yola düşmüş, harikulâde olana ulaşmaya çalışıyoruz. Hepimiz gün batımından da ötesini görmeyi arzuluyoruz.
Buda, İsa, Muhammed!
Gözü kapalı tapınıyoruz sizlere. Sizleri yalanlar ve yalanların yalanlarıyla basitleştiriyoruz. Size ait manayı, sırrı dökülmekte olan bir aynada topluyoruz. Sizlerin bize bahşettiği sevgi ve rahmeti bir sinek, bir hurma ya da bir çocuk tükürüğü şeklinde alıyor, kabul ediyoruz. Ve şafak sökmeden yedi kez diz kırıyor ve tuhaf mimikler yapıyor, sonra da çalılıklar tarafına yürüyüp altın sarısı kumlara sıçıyoruz. Âmin."