Anmak Unutmak İki tür nokta var Biri önüne ve ardına bakar, Biri ardına bakmaz, Ardını noktalar.
İskit sanatının izlerini çok geniş bir coğrafyada bulmak mümkündür. Göçebe İskitler, yaşamış oldukları hayat şartları icabı, daimi mesken yerine, çadırı ikametgâh olarak kullanmış ve kendilerini, her türlü tabiî unsurdan koruyan bu nesneyi mukaddes addetmişlerdir. Kurgan adı verilen tepecikler de esasında, İskit çadırının, öbür dünya için hazırlanmış bir benzerinden başka bir şey değildir. Bu mukaddes istirahatgâh form olarak asırlarca devam etmiş ve bilhassa Hun Türk kültüründe önemini muhafaza etmiştir. Enteresan bir nokta da Selçuklu kümbetlerinin mimari olarak aynı geleneği devam ettirmesidir. Bunlar ekseriyetle iki katlıdır. Alt tarafı defin bölmesi olan kümbetlerin üst bölümü tamamen çadıra benzetilmiştir. Bu da bize, Selçuklu Türklerinin Müslüman oldukları hâlde hâlâ eski bozkır hayatının geleneklerine bağlı olduklarını göstermektedir.
Sayfa 27 - Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Manasız Anane ve merasimet Tabii olmakta bence mana yoktur İki insanın hayatlarını birleştirmesinde en ehemmiyetli nokta birbirlerini sevmeleri ve Hüsniye sahibi olmalarıdır
Türklerde belirli bir etkinlik, temsil ve davranış sürekliliği vardı. Burada en önemli nokta Türklerin kurduğu imparatorlukların yapısıydı. Bu imparatorluklarda Türkler her zaman azınlıkta ve hoşgörülüydü. Öyle ki genel olarak kendilerinden olmayanları ne Müslümanlaştırmaya ne de Türkleştirmeye çalışırlardı. Bu devletlerde ancak bir avuç Türk yönetici olurdu. İşgal ettikleri yerlerde de yöneticiler birkaç yıl içinde Türkleşen ya da İslamiyete geçen Türk olmayan yerli unsurlardı; bunlar Türk gibi düşünür ve Türkçe konuşurlardı. Bu dönemde başarılar ardı ardına geldi. Bilginler, bilimsel araştırmaları yakından takip etmekteydiler, teknikleri Avrupa'da kullanılan tekniklerin üstündeydi; mali durum çok iyiydi; en modern silahlar kullanılıyor, en sağlam donanmalar yapılıyor, şehirler dünyanın en önemli ve en güzel yapılarıyla donanıyordu. Bu refah dönemi yaklaşık bir ila iki yüzyıl sürdü. Her açıdan doruğa ulaşıldığı bir sırada düşüşe geçildi. Düşüşün belirtilerini kimse öngöremedi. Timur Rönesansı 1400'lerden sonra ilk işaretlerini verirken, 1550-1600 yılları arasında çöküşün ilk belirtileri ortaya çıkmaya başlamıştı. XVI. yüzyıl sona ererken zirveye ulaşılmıştı ve XVII. yüzyılda da kayda değer bir gerileme gözlenmedi: tam hızla yol alan bir gemi, makineleri bozulmuş olsa bile hızından bir şey kaybetmeden uzun süre yol almaya devam eder.
Sayfa 234 - Kabalcı YayıneviKitabı okudu
Toplu Alıntı
Her şeyin bittiği, umudum da, aşkın da tükendiği düşünülen zamanlarda, yardım çığlıklarına cevap gibi yeni bir söz yetişir. Allah'ın rahmet ve merhametidir bu yeni söz. Rahmani. "büyür kulum" demesinin bir yolu. Sinemanın, hakikatle temas ettiği yer, bu yitirilmiş zamanı yeniden edinmekteki kabiliyetidir. Maddi uygarlık, özne
Bu yıl, nedense bu köpeklerin sayısı azaldı. Daha doğrusu, cevelanlarım gündüzden geceye taşıdılar. Gecenin ileri saatlerinde bu kez, üçü, dördü bir arada mahalleyi denetlemeye geliyorlar ve sizi yatağınızdan kaldırıyorlar. Geçen akşam televizyonda biri köpeklerden iyiden iyiye yakındı. Adamcağız, köpek belasından, Taksim'den iki adım
Sayfa 71 - ADAM yayınları, 1995Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.