"Olur mu öyle şey? Hükümet her ittihatçıyım diyenin peşine düşse, kimse kurtaramaz yakasını bu işten bizzat Reisi cumhur'umuz, Başbakan'ımız, Bakanlarımız, Mebuslarımız... Neredeyse devlet kademesindeki herkes eski ittihatçı değil mi?"
Eğer resim ya da görsel sanatlar eğitimi almamışsak, 'görmek ile bakmak' arasındaki farkı 'gözatmak ile okumak' örneğindeki fark aralığında ararız genellikle.
Oysa öyle değil(miş), bakılması gereken doğru yer o iki kelimenin anlam farkının yalın bilgisi değil, bir nesneye anlam yükleyebilmek için bir de 'orada olmak, O'nda olmak' hali
İncelemeye başlamadan önce bir şey söylemek istiyorum. Bu incelemeyi olabildiğince "ama"lardan arındırmaya çalıştım çünkü oldukça keskin ve bir o kadar da obsesif olan bir konu hakkındaki fikirlerimi belirteceğim. Her yazdığım şey, her verdiğim örnek bir "ama"sı olmaya oldukça açık. Böyle olunca da inceleme uzar da uzar. Bu
Tek yumurta ikizlerinin resmini yapıyorum. Aynı gibi duruyorlar ya ? Öyle değil aslında. Mutlaka yüzlerinde bir fark oluyor. Hani bulmacalarda olur ya ? İki resim arasındaki farkları bulman gerekir. İşte onun gibi...
Efendim hikayemiz bir matruşka gibi içten içe çıkıyor ama en nihayetinde bir ümitsizlik romanıyla karşımıza gelecek ki o romanın aslında o hikayenin ana karakteri Raif Efendi.
Raif Efendi’nin başından geçen garip ve ümitsizlik aşısıyla dolu olan hikayesi başta birkaç argümanla merak uyandırılmaya gayret ediyor. Ama o gayretlerin hiçbiri sonuç