İnsan hayattan ibaret değildir
hayat bizden ibaret değildir
seni hayatla terbiye ediyorsa dünya
hayatta ölümle terbiye edilecektir
insan yalnız değildir hayatta ve ölümde
iki yalnızlığın bir sahibidir
iki cihan bir insan tek olur
biri ruhtan gelir ona, biri bedendir
insan ruh verdiği derinliktedir
iki sahil arasında bir deniz
hayat yelkenliyse ölüm bir rüzgar
herkes kendine çekilecektir
ateşi tamamlayan yağmurdur insan
bir gün tutuştuğu yerden söndürülecektir.
“bizim çağımızda romancıların başları beladadır. çünkü insanları en çok yalana, zulme, bütün kötülüklere karşı roman uyarır. bugün tüketim toplumu diye bir doyumsuzlar toplumu yaratılıyor. tüketimciler topluma bütün değerlerini aşındıran bir yapay kültür benimsetmeye çalışıyorlar, insanları birer obur canavar haline getirmek istiyorlar. roman bu
Eserin en ilginç yönü, anlattığı aşk değil, hayal dünyasında yaşayan, yalnız ve kendini sosyal hayattan soyutlamış gencin, bu aşk ile kaçırdıklarını fark etmesi, gerçek hayat-hayal dünyası karşılaştırması yaparak, bilinçli olarak tercih ettiği hayal dünyasının tahlilini yapmış olmasıdır. Bu tahlilde kahramanımız şunları der:
“…şimdiye kadar
Sevgi Uğruna Yaptıklarımız, doğuştan kaybedenlerin hikayesi. Çocuğu olmayan bir kadın ve annesi serseri olan bir genç kız. Kaderleri ortak yazılmış iki ayrı, yalnız insan.
Angie, uzun zamandır çocuğu olsun istiyordu lakin elde edemeyince kasabaya ailesinin yanına dönüyor. Lauren küçük yaşta çocuk sahibi olmuş bir kadının “acınası” kızı. Kaderin cilvesi olsa gerek bu iki kadın birbirini buluyor ve zor zamanlarda birbirlerini bataktan kurtarıyor.
**Kitabı okumayanlar bakmasınlar spoiler içerir.
Angie’nin sonunda kavradığı fakat benim kitabın en başından beri savunduğum Angie’nin bebeği değil Lauren’i evladı kabul etmesi olmasaydı kitaba çok düşük verirdim çünkü mantığa aykırı olurdu. O kızın bebeğine sahip çıkacak birine değil bir anneye ihtiyacı var. Sonunda o da bunu fark etti !
**Spoiler bitti.
Velhasıl rahat okunabilecek, açık bir kitap. Yalnız yazar tekrara düşüyor gibi. Aman dikkat!
Kristin Hannah duygusal ve aynı zamanda realist bir yazar. Hassasanız yahut böyle bir konuda yaralıysanız okumamanızı tavsiye ederim. Genelde mutlu sonla bitse bazen kısa bir ifade sizi alıp “o günler” e döndürebiliyor. Peki, bu kitap neyi işlemiş? Sevgi Uğruna Yaptıklarımız, çocuk sahibi olamamayı ve bu sebeple boşanmayı, yüz üstü bırakılmayı işlemiş. Ve umudu, geç gelen mutluluğu da…
Görsel sanatı dalında televizyona çok bindirilmesinden dolayı karşı tez atmaya karar verdim. :D Bu zamana kadar ne çok etkilendiğiniz , dünyama farklı bir bakış açısı kattığını düşündüğünüz ilk 5 film hangisi sizde açıklamalarıyla beraber yalnız. :D Örneğin(sıralama önemli değildir. Ruh halime göre dakikalık bile değişebilir benim liste.
Jack Kerouac Kendini Anlatıyor
Ben hayatım boyunca pranga mahkûmiyetlerinden kaçan köksüz bir ağaç oldum. Ne durmayı ne de aynı yolu ileri geri kat etmeyi severim. Bana sorarsanız, gerçek yaşam hiç durmadan dosdoğru denize doğru gitmektir. Öyküler söylemek, öyküler dinlemek, öyküler yaşamak…
Benim öyküm de onlardan biri. Her zaman gizlice
Gidiyorsun biliyorum. Küçük ve kırık adımlarla uzaklaşıyorsun yanımdan. Ürkek bir keçi yavrusu kadar sessiz, gidiyorsun. "Kaçar gibisin" diyesim geliyor. Gözlerinde yabancısı olduğum, tanımlayamadığım karartılar dolaşıyor.Buğulu bakıyorsun. Daha önce hiç duymadığım kelimelerle, senin olmayan cümlelerle
ne eski bir tango melodisi, ne de siyah önlüklü bir mektepli kız resmi, hayır beni on sekiz yıl evvelki o tatlı hatıraları alemine atan, gazetede götürdüğüm iki satırlık, kupkuru, alalade bir kiralık ilanı oldu.
o anda pendik sahilleri birden gözümde canlanıverdi. o köşk...o köşkün bizim bahçeye bakan penceresi...ve o pencereden mahinur...sarı