Pencerenin yüzü
Belki de iki yüzlü pencereydi benim gördüğüm; ondan geçen bakışın hangi taraftan geldiği hem görenin hem de görülenin yaşadığı duygulara bağlıydı. Üstelik ona ille içeriden ya da dışarıdan bakılacak diye kesin kural da yoktu, göz yetiyorsa aynı anda iki taraftan da bakilabilirdi. Hiç kuşkusuz bu durumda kendisiyle karşılaşırdı insan; görse görse, bir pencereden eğilip bakan kendisini görürdü düş kadar yakın uzaklıktan... ola ki şaşırdı once; bir yanıyla, yüz yüze geldiği insanın kendisi olduğuna inanmak istemezdi. Peki, ya pencerenin karşı tarafındaki; o inanır miydi aslında kendisinin öteki olduğuna?
Sayfa 105Kitabı okudu
Noam Chomsky'ye sorular
SORU: Dil Edinim Düzeneği'nin belli bir arayüz sistemiyle insan beyninin genel mimari tasarımı içerisinde belli bir yere sahip olduğunu ancak bu arayüzlerin primatlarda olmadığını söylediniz. Bununla, hayvanların dil edinim düzeneğine sahip olsalar bile uygun arayüz yetilerine sahip olmadıkları için dil kullanamadıklarını mı kaste­diyorsunuz?
Reklam
618 syf.
·
Not rated
·
Read in 22 days
24 Temmuz da başladığım kitabın şükürler olsun ki sonuna geldim.(22 gün sonra) ------SPOİLER İÇERİR------ Küllerde ki sır Neron… Ne kadar ileriyi görmek istiyorsan o kadar geriye bak.
Neron
NeronAysun Akkaya · Etkin Yayınları · 201158 okunma
Bilmezseniz Çok Şey Kaybedeceğiniz Bir Hikaye: Anadolu'nun Noel Babası Kütüphaneci Mustafa (1943) Genç Mustafa'nın tayini kütüphaneci olarak Ürgüp Tahsin Ağa Kütüphanesi'ne çıkar. Devlet memurluğu o dönemde süper bir şey, çünkü özel sektör falan yok. Bizimki kütüphanede heyecanla okurları bekler; bir gün olur, beş gün olur, gelen giden yok.
İhtiyar adam tapu dairesinden çıkarken sevinçliydi. Kendi kendine düşünüyordu; - Oh. be! ferahladım. Ölümlü dünya... Oturduğu evin tapusunu, çocuğunun üstüne kaydettirmişti. Tapu dairesinde çıktıktan sonra bir küçük lokantada öğle yemeğini yedi, vakit geçirmek içinparkları dolaştı. Bir parkta Cem Karaca'nın şarkısı çalınıyordu; 'Allah Yar!
"belki de iki yuzlu bir pencereydi benim gordugum; ondan gecen bakisin hangi taraftan geldigi hem gorenin hem de gorulenin yasadigi duygulara bagliydi. ustelik ona ille iceriden ya da disaridan bakilacak diye kesin bir kural da yoktu, goz yetiyorsa ayni anda iki taraftan da bakilabilirdi. hic kuskusuz bu durumda kendisiyle karsilasirdi insan; gorse gorse, bir pencereden egilip bakan kendisini gorurdu dus kadar yakin bir uzakliktan...ola ki sasirirdi once; bir yaniyla, yuz yuze geldigi insanin kendisi olduguna inanmak istemezdi. peki, ya pencerenin karsi tarafindaki; o inanir miydi aslinda kendisinin oteki olduguna?"
Reklam
1,000 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.