Bazı kitaplar vardır, dönüp tekrar tekrar okuyarak daha fazla anlaşılan, yol gösteren.
Benim için bu kitap tamda bu türden.
İnsanlara karşı sergilediğimiz mimikler bile bize nasıl davranmaları gerektiği hakkında yol gösteriyor, öğretiyorsa duygularımızı kontrol altında tutup buna göre karşı tarafı öğretmeliyiz.
Aslında herşey mümkün ve bunlar bizim elimizde.
Kitapta en çok hoşuma giden kısım,
İnsanları bir şeyler yüzünden suçlamak yerine davranışlarımızın sorumluluğunu üstlenmemiz gerektiği konusunda yönlendirmesi.
Yaşadıklarımız, bizim yüklediğimiz anlamlar kadar anlamlılar.
Yazar iletişim kurduğumuz insanların bize karşı olan davranışlarını bizim belirlediğimiz ilkesi üzerinden hareket etmiş ve bu konuda karşımızdaki insanların bize olan davranışlarını iyileştirmenin yollarını belirtmiş. Zaman ayırmaya değer olduğunu düşünüyoruz.
İletişim ve ifade sanatlarına ilgi duyuyorsanız, huzursuzluğunuzun kaynağında iletişim arızaları varsa ve çevrenizdekilerle daha uyum içinde yaşamak istiyorsanız, yaşanmış örneklerle vurgulanmış bu kitabı da okumalısınız.
Ya iletişim kazalarıyla kolunuzu, bacağınızı, pardon eşinizi, dostunuzu kıracak, yavan, mutsuz, doyumsuz, yüzeysel bir hayat yaşayacaksınız ya da hayatın anlamını kavramış, kendine ve topluma yararı olan bir birey olacaksınız. Seçim sizin.
Evet, öğrenmek zorundayız; daha verimli, daha mutlu, daha "gerçek" bireyler olmak için sağlıklı iletişim kurmayı öğrenmek ve öğrendiklerimizi hayata geçirmek zorundayız.