Dünyanın kendisini yaşamamız artık çok sınırlıdır. Yaşadığımız bu, "ürüne dönüştürülmüş" dünyadır.
Böyle bir kültür ortamını fark edemediği için de, insiyatif eşitsizliğini temel alan porno filmlerin erotik filmlerden çok farklı ürünler olduğunu anlayamaz. Erotizmin, insanın bugünkü sınırlandırılmış varoluş biçimine karşı başkaldırıcı bir arayışı dile getirdiğini; pornografinin ise, insan ile insan arasında eşitsizlikten başka bir ilişki kurulamayacağını, cinsellikte bile bunun ancak böyle olabileceğini "yaşatarak", eşitsizliği hayatın her alanında "meşrulaştıran" bir söylem oluşturduğunu göremez.
Reklam
Basit bir hayatın içine kapatılmış basit bir insana her şeyin siyah ya da beyaz olması daha doğal gelmektedir. Onun anlayabildiği doğallık hayatının akışına ters düşmeyen alıştığı şeylerdir.
…gelişmiş ülkelerdeki meyve suyu reklamlarında görsel kodlamalarda doğayı çağrıştıran iletilere ağırlık verilirken, gelişmesini, sınaileşmesini tamamlayamamış ülkelerde meyve sularının imal edildiği fabrikaların teknolojisi sergilenmekte, ürünün bir meyve suyu olarak doğallığı değil, gelişkin bir teknolojinin ürünü oluşu öne çıkarılmaktadır. Batılı, doğayı özlemektedir, geri kalmış ülke insanı ise sinaileşmeyi, sinaileşmenin getireceği toplumsal hareketliliği, gelir artışını, yeni olanakları özlemektedir.
Sayfa 33 - İnkılap yayıneviKitabı okudu
İnsanlar gereksinmesini duydukları şeyleri görme eğilimindedir.
Sonuçta bilim ve teknolojideki gelişmeler insanın ne özgürleşmesi için, ne kendisiyle, ne başka insanlarla, ne de doğa ile uyum içinde yaşayabileceği daha gelişkin bir hayatın oluşturulması için değil, Walter Benjamin’in sözleriyle, ‘’organik olanın inorganiğin tahakkümü altına alındığı’’ bugünkü modern toplumsal sistemlerin yeniden üretimi için kullanılmış olmaktadır.
Reklam
51 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.