Yeniden İnşa İçin İlme Sarılmak
Köklü geçmişten aydınlık ve güçlü geleceğe Ahmet Türkben Zamanın çehresi değişti. Bilgi çağındayız artık. Milyonlarca veri saniyeler içinde üretiliyor, yapay zekâ en karmaşık sorulara anında cevap
"İlim Öğrenmek Her Müslümana Farzdır"
Bugün nice Müslümanlar bu farkı terk etmekte Allah'ın kendilerine ihsan etmiş olduğu vakit nimetini boş ve faydasız şeylerle heder etmektedirler Bizler ilim temel ihtiyaçlarımızdan birisi olarak kabul etmeliyim yemeye içmeye gezmeye uyumaya nasıl vakit ayırıyorsak ilimde gereken vakti ayırmalıyız.
Sayfa 24·Kitabı okudu
Reklam
Teknoloji,Çağdaş Yaşam Müslümanın Yitiğidir
Dünyayı isteyen ilme sarılsın,ahireti isteyen ilme sarılsın,hem dünyayı hem ahireti birlikte isteyen gene ilme sarılsın.(El-Tâc,c.I,s.22.) İlim aramak her(çağdaş olmak)her müslümana farzdır.(Feyz
Ebû Hanife (r.a.) der ki: Dinde kavrayış (derinleşme), ilimde derinleşmeden daha faziletlidir. Çünkü dinde derinleşme asıl, ilimde derinleşme ise tâlidir. Aslın, tâli olana üstünlüğü malumdur. Allah şöyle buyurmuştur: "Allah nezdinde hak din İslâm 'dır." Şüphesiz Allah'ın şu âyetine binaen kul için öncelikle lazım olan İslâm'dır: "Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım." Yani "beni birlesinler diye." Ayrıca, ilim din üzerine kurulur, din de tevhid dinidir. İlim ise, diyânet, yani şer'î hükümlerdir ve tevhidden sonra gelir. Din, doğru üzerine bir akid, diyânet ise doğruya götüren bir yoldur. Ebû Mutî' (Allah rahmet etsin) Ebû Hanife'ye şöyle dediğini söyler: "Bana en efdal fikhı, yani fıkıhtan sonra en efdal fikhı söyle." Ebû Hanife cevaben şöyle der: "Kişinin imanı öğrenmesidir." Yani imanın hükümlerini öğrenmesi ve onlar üzerinde hal ilmi ile sebat etmesidir. İlim şeri'atten ibaret olup kişinin kendi nefsini olduğu hal üzere bilmesidir. Böylece kişi, ölüm meleği geldiğinde hazır olur. Bu sebeple Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle demiştir: "İlim öğrenmek, kadın-erkek, her müslümânâ farzdır."* Peygamber (s.a.s.) bununla hal (ilmin)i kasdetmiştir. Halde ise kişi, âmil, yani âlim bir âmil ve öğrenen fakih olur. Böylece kendisini tanır. Peygamber (s.a.s.) yine şöyle söyler: "Kendini bilen, rabbini bilir."** Hükümler (şerâ'i) ve sünnetlerle kastolunan, helâl ve haramdır.
Sayfa 30 - *İbn-i Mâce, Sünen, hadis no:224; Taberani, Mu'cemu'l-Kebir, X, hadis no:10439; el-Kuzai, Müsnedü'ş-Şihab, 1, hadis no: 120, **Aclûnî, Keşfu'l-Hafä, II, hadis no:2532). İbare ayrıca, "Hz. Ali'ye de nisbet edilmiştir. (Seyyid·Kitabı okudu
"İlim öğrenmek, her müslümana farzdır. İlmi ehli olmayanlara öğreten, domuzlara kıymetli taşlardan, inciden ve altından tasma takmaya çalışan gibidir."
Sayfa 96 - İbn Mâce, Mukaddime 17·Kitabı okudu
İlim öğrenmek her müslümana farzdır
Reklam
358 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.