Mihrab Yazılarına Dair
Artık para ödüllü yarışmalarda dahi sorulur oldu kamuon arkası yazıları. Genelde arabesk içerikli, şikayet eden, gündem dağıtan, kinayeli yazılardır bunlar. Hatta bir ara İran'daki bir kamyon yazısı bayağı popüler olmuştu bizde: "Hurda bahanemdir, şehri sokak sokak seni aramak için dolaşıyorum." İran geleneksel bir şiir toplumu
Bugün Ankara gezimden hatıralar : Hacı Bayram Veli Türbesi ( en sevdiğim yerler türbelerdir. Burayı da çok sevdim direkt meydanı çok güzeldi bahçesi rengarenk çiçekler doluydu . İnanır mısınız her renkteki gülün kendine has bi kokusu vardı. Hayran kaldım .) Tapınak ( ismini unuttum türbenin hemen yanındaydı zaten tadilata oldugu için çok bakamadimm) Hisar kasrı( bahçesi çok güzel kesinlikle gitmelisinizz benim gibi doğa ve yesillik sevenler için huzur verici . Sadece yukarı çıkarken yoruluyorsunuz baya merdiven çıkılıyor. Arkadasimla bir çay içtik orada) Azize Teresa Kilisesi ( Hayatımda ilk defa bir kiliseye gittim .Farklı bir deneyim oldu. İçerisindeki İsa ve Meryem Ana islemeleri oldukça etkeyiciydi ozellikle vitraylar . Sonra yanliskla birinin dilek mumunu söndürdüm 😅 hemen geri yaktim görevli gormeden yoksa kovarlardi beni.) Alaaddin Cami( Selçuklulardan kalma en eski ve ilk yapılan Anadolu'daki camii. Burayı da çok sevdim . Sultan 1.Mesut doneminde yapılmış ama Alaaddin Keykubat doneminde de tamamlanmis yapımı. Özellikle minber kısmındaki kapı işlemeleri çok inceydi ve beceri isteyen bi yetenekti. Sonra caminin bir alt gizli geciti vardı o kapıdan komutanlar saraya gitmek için kestirme gizli bir yolmuş. O çok ilgimi çekmişti. Cami karşısında takici vardi . Kendime bileklik aldim hatıra ) Ve son olarak ulusta bir Sinagog a gidiyorduk. İzbe bir sokaktyadi sonra hayvanları besleyen bir abiye sorduk adresi abi buralarda dolaşmayın tekin yerler değil buralar dedi adrenalin korku seviyem 100 kat yukseldi kaçar adımlarla fırladık 2 kız olarak korktuk baya 😅😅 kısaca sinagog da kaldı. Başka da bir şey kalmadı. Yoruldum epey bir bugun ama güzeldi...
Reklam
#takvim
Diyanet Takvimi Ön Yüz: Ayasofya-i Kebîr Câmii’nde fetihten sonra ilk cuma namazı kılındı. (1453) Müminler ancak Allah’a ve Resûlü’ne iman eden, ondan sonra asla şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla savaşanlardır. İşte doğrular ancak onlardır. (Hucurât, 49/ 15) Diyanet Takvimi Arka Yüz: İSTANBUL’UN FETHİNDEN SONRA AYASOFYA Ayasofya, İstanbul’un fethinden sonra dönemin örf ve âdetleri gereği şeh- rin büyük kilisesi olarak camiye çevrildi. Fetihten hemen sonra Fatih Sultan Mehmet, Ayasofya’da şükür secdesine kapandı. Burada ilk namazı kıldıktan sonra hem camiyi kendi hayratının ilk eseri olarak vakfetmiş hem de İstan- bul’un imarı ve Müslümanlaştırılması için kolları sıvamıştı. Ayasofya artık İstanbul’un ulu camii olmuş, “Ayasofya Cami-i Kebiri” olarak isimlendiril- mişti. Papaz odaları medreseye çevrilmiş, batı tarafına hemen ahşaptan bir minare ilave edilmişti. Bu medrese daha sonra epeyce değişikliğe uğrayacak ancak fetihten sonra ilk medrese olma unvanını her zaman koruyacaktır. Minare ise uzun yıllar ahşap olarak kalacak daha sonra yapılan ilavelerle sayısı dörde çıkarılacaktır. Caminin güneybatı köşesindeki tuğla minare II. Bayezid zamanında, güneydoğu köşesindeki minare II. Selim zamanında, kuzeydeki iki minare ise III. Murat zamanında ilave edilmiştir. T.C. Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı
Free Palestine.....
🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸 Uluslararası hukukun yenilgisi ve İsrail devletinin cezasız kalması karşısında sıradan yurttaşlar bu boşluğu kapatmak için ellerinden gelen her şeyi yapmak zorundadır... ☆☆☆ Hoşea 4/3 Bu yüzden ülke yas tutuyor, Tükeniyor orada yaşayan herkes, Kırdaki hayvanlar, gökteki kuşlar Denizdeki
İSTANBUL’A MÜSLÜMANLAR TARAFINDAN YAPILAN SEFERLER VE MUHASARALAR
Müslümanların İstanbul üzerine seferleri ilk olarak Halife Hz. Osman (r.a.) zamanında 656 (H. 35/36), Şam Valisi Hz. Muâviye’nin (r.a.) emrindeki donanma ve ordu ile başlamıştır. Ancak bu seferde İstanbul’a kadar gelinememiştir. • 668 (H. 48) Hz. Muâviye’nin (r.a.) halifeliği zamanında Süfyan bin Avf Hazretleri kumandasında sefer yapılmıştır. Bu
İSTANBUL’A MÜSLÜMANLAR TARAFINDAN YAPILAN SEFERLER VE MUHASARALAR
Müslümanların İstanbul üzerine seferleri ilk olarak Halife Hz. Osman (r.a.) zamanında 656 (H. 35/36), Şam Valisi Hz. Muâviye’nin (r.a.) emrindeki donanma ve ordu ile başlamıştır. Ancak bu seferde İstanbul’a kadar gelinememiştir. • 668 (H. 48) Hz. Muâviye’nin (r.a.) halifeliği zamanında Süfyan bin Avf Hazretleri kumandasında sefer yapılmıştır. Bu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.