Öldürülmek İsteyen İnsan heyecandan kıpırdamıyor, merakını gidereceği için bütün dikkatiyle katilini izleyerek hayatında bir kez tanık olacağı bu anı sonuna kadar yaşamak istiyordu. Öldürmek İsteyen İnsan da ilk kez tadacağı duyguya yaklaştıkça heyecanlanıyor, karşısındakinin gırtlağına daha sıkı sarılıyordu. İkisi de hayatları boyunca bu meraklarını hiç kimseye söyleyememişti. Bu gidişle de hiçbir zaman söyleyemeyeceklerdi. Ancak iki insanın uzun zamandır beklediği bu olay gerçekleşmek üzereyken Öldürülmek İsteyen İnsan nefesinin bitmesine ramak kala bir şeyi fark edince işler değişmeye başladı. Karşısındakinin öldürme sürecindeki bütün duygu geçişlerini gözlemlemişti fakat öldüğü zaman karşısındakinin yüz ifadesini göremezsem her şey boşa gitmiş olacak, diye düşünüyordu. Son saniye görebilirdi lakin bu da büyük bir risk almak demekti. Zira sadece bir canı vardı. Eğer iki olsaydı bu riski alabileceğini düşündü ama yoktu. Bu arada heyecanının doruklarında olan Öldürmek İsteyen İnsan cinayet fikrini zihninin en güzel yerine almış, ona olabilecek en yüksek konukseverliği sunuyordu.
Zaten ne tanıdığım ilk katil bu, ne de gördüğüm ilk cinayet benimkisi. Şu kısacık ömrümde öyle çok cinayet gördüm ki... En az bir kere öldürdüler tanıdığım herkesi.
Etrafımda sadece Öldürülmek İsteyen Bir İnsan, Öldürmek İsteyen Bir İnsan, boş bir Tabut, açık bir Mezar ve bu dördünün istekleri var.
Öldürülmek İsteyen İnsan onu öldürecek olan kişinin duygularını, Öldürmek İsteyen İnsan ise öldürdükten sonra hangi duyguya sahip olacağını merak ediyordu. Tabut kullanılmak, Mezar da bir an önce kapanmak istiyordu. Bu dört istek birbirine ne yapacaklarını bilmeden bakıyor, öylece duruyordu. Bu duruşun bitmesi içinse ilk olarak Öldürmek İsteyen İnsan’ın harekete geçmesi gerekiyordu. Çünkü bütün bu istekler onun hamlesiyle başlayacaktı. Bu yüzden diğer üçü beklerken o, yanında duran cinayet fikriyle konuşuyordu.
Kocasını vurduğu o birkaç dakikanın tohumları muhakkak ki yıllar sonra biçilmek üzere çok önceden ekilmişti. Cinayet işletecek öfke şimdide doğmaz. Hatırladığımızdan önceki zamanlardan, ilk yıllarımızdan gelir.