Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Biliyor musun ,ilk mektuplarında "bana böyle şeyler yazma sonra sana deli gibi aşık olurum " demiştim oldum işte sana bu gün çılgın gibi âşığm. Senden ayrı geçen bu günleri cehenmede imiş gibi geçiriyorum
Nerde olsa yaşıyor insan; Nerde olsa bir gün ölmek var. Sen ilk aşkım, ilk gözağrımsın; Dünyalara değişmem seni. Keyfimden uçtuğum oluyor, Rüyama girdiğin geceler. Bayram sabahı bile olsa, Sensiz doğan günü n'eyleyim!
Reklam
Çocuğun gördüğü düştür barış. Ananın gördüğü düştür barış. Ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir barış. Akşam alacasında, gözlerinde ferah bir gülümseyişle döner ya baba elinde yemiş dolu bir sepet; ve serinlesin diye su, pencere önüne konmuş toprak bir testi gibi ter damlalarıyla alnında... barış budur işte. Evrenin yüzündeki yara izleri
Sayfa 114Kitabı okudu
"İnsan iyiliği hak etmelidir. Emek ve içtenliğin olmadı­ ğı yerde istek bir yaz yağmuru hükmündedir, gelir ve geçer. Gerçeğin ilk adımı hayaldir ve mutluluk tutkuyla yoğrulmuş bir çabadır. Kimse kendini dışlayarak gerçeğini değiştiremez. Hüznüne sahip çıkmayan insanın sevinci, her gün yeni bir boş­luğa kapı açan bir yanılsamadır. Unutma ki, 'hiçbir aşk düşün­ceye uzak değildir /hiçbir yıldız göğe.' (Abbas Sayar) İnsanı kendi çukurundan çıkaracak olan kendi umutsuzluğudur..."
Şu uçsuz bucaksız evrende bizden başka kimse yok demek saçma olur. Ama böyle bir karşılaşmanın gerçekleşeceği gün ansızın ve çok şiddetli olacaktır. Karşı tarafın dünyasına ilk inecek olan, her türlü zarar verme kapasitesini ortadan kaldırmak amacıyla orayı toz duman edecektir; ancak karşı tarafa boyun eğdirdikten sonra onun sanatına, tarihine, inançlarına, uygarlığına şefkatle eğilebilir.
Resullerin İşleri'nde Theosebes'lerle ilgili olarak karşımıza çıkan ilk figür olarak Cornelius örneğine döndüğümüzde, şu şekilde bir analiz yapmamız mümkündür. Her şeyden önce, Petrus'un İsa'nın varisi olma ve Yahudi- Hıristiyan denilen grubun liderlerden biri olma özelliğine sahip hatırlatmak uygun olacaktır. Petrus'un Theosebes olan Cornelius'a yönelmesini anlatan pasaj, Resullerin İşleri'nde bir dönüm noktasıdır: "Tanrıdan korkan biriydi. Hem kendisi hem de bütün ev halkı Tanrı'dan korkardı. Halka çok yardımda bulunur, Tanrı'ya sürekli dua ederdi", Bir gün ona bir meleğin seslenip şöyle dediği anlatılır: "Duaların ve sadakaların anılmak üzere Tanrı katına ulaştı.
Reklam
Yüz SAnayi
Kamulaştırma devrimi sonrası ilk işim bu mu olmalı? Beklentisi olmayan biriyim fikir koyuyorum belki birileri ihtiyaç duyar alır oradan yol alır Kimi özünü, kimi sözünü, kimi yüzünü gizler Bazı insanları kendi yüzlerine kavuşturmak için girdim bu işe Kızarması ve yıkanması için insana yüz lazım İnsanı zorluyorlar Pişkinliğe yüz versende
Mustafa Kemal bir gün sonra Moskova’daki hükümete iş mektubunu anımsatır bir telgraf çekti. Mesajı “Emperyalist hükümetleri aleyhine harekâtı ve bunların tahtı tahakküm ve esaretinde (baskı ve köleliği altında) bulunan mazlum insanların tahlisi (kurtarılması) gayesini istihdam eden (amaçlayan) Bolşevik Ruslarla tevhidi mesai ve harekâtı (iş ve
Sayfa 330Kitabı okudu
Mustafa Kemal, Rauf, Ali Fuat, Karabekir ve Refet (Bele) İstiklâl Savaşı’nın ilk askeri planlamacılarıydı. Etkili konumlarda bulunan ve kendileriyle aynı düşünceyi paylaşan diğer subayların da desteğini almışlardı. Bunların arasında birbiri ardına Harbiye Nazırı ve Genelkurmay Başkanı görevlerine getirilmiş olan iki tümgeneral, Cevat (Çobanlı) ile Fevzi (Çakmak) vardı. Her ikisi de hükümetin gözüne girmişti. Son derece zeki ama temkinli bir asker olan Albay İsmet (İnönü), doğu ve güney cephelerinde Mustafa Kemal’in komutası altında çarpışmıştı ve Şişli’deki evi sık sık ziyaret ediyordu. Bir gün birlikte Anadolu haritasına bakarlarken Mustafa Kemal, “Anadolu’ya nasıl çıkabiliriz, nerden çıkabiliriz, yol nedir?” diye sordu. İsmet (İnönü) “Canım her taraftan gideriz. Yol da çoktur, tedbir de çoktur. Mesele çalışmak için istikameti tayin etmektir,” diye yanıtladı. O tarihte İsmet’e ‘en yakın dostum’ diyen ama sonradan kavga edecek olan Kâzım Karabekir, İsmet’in 1919’da direnişin olanaksız olduğuna inandığını ve askerlikten istifa edip çiftçiliğe başlamayı düşündüğünü söylüyor.
Sayfa 252Kitabı okudu
"Onu kaybettiğim gün yok olurum, dedi. Çocukluk, gövdemizi, beynimizin bir çok yanlarını, yılların akışıyla ağır ağır bırakır. Tıpkı toprak bir kaptan suyun sızması gibi, çocukluk bizden sızar. Son barındığı yer gözlerimizdir. Gözlerim çocuk kalmışsa, bu ilk bakışta görülebiliyorsa ne mutlu bana. En korktuğum, en çekindiğim adamlar, gözlerinde bile bir damla çocukluk ışığı kalmamış olanlardır."
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.