ölümüne savunduğum özgürlüğümle varlıkların ve gerçeğin bütün anlamlarını, bütün yüzlerini görmek isterdim… Kendilerinden tiksinen insanların o sıkıcı gölgesi vurunca günlerime artık uzaklara gitme vaktinin geldiğini anlardım… O sıkıcı gölgeyi çocukluğumdan bilirdim. Çünkü bütün vaatleri anlamsızlaştırmaya başlardı o sıkıcı gölge. Zaten hep aynı
Ah şu kalbimde paslı hançerin olmayaydı..
Aldığım hiç bir nefes bu kadar canımı yakmazdı.. Peygamber sabırlıdır başka bir adım.. Bir başka adım da yaşamaktır benim.. Üzülmek hakkımdı tastamam.. Bir şehrin en işlek caddeleri kadar da yalnız.. Hani hiç sevmeseydin ya.. Haram kılmış âlemlerin Rabbi beni sana deseydin ya.. Ölseydim bu kadar pişmanlık duymazdım yaşadıklarımdan.. Tiyatro güzeldi.. Ruhu paramparça edilmiş bir adam.. Zavallı bir adam.. Bu halde takdim edenlerin ve sunanların eseriydim.. Herşeyi tarumar edilmiş günahkâr ve çokça cezalandırılmış bir ibretlik insan.. Düşünüyorum da kötü bir halde takdim edilmeme rağmen sevmiştin beni.. Hayatımda ilk defa umutlanmıştım yaşamak için.. İlk defa hayat bulmuştum nefesinde.. O kadar güzel seviyordun ki beni.. Dirhem dirhem eriyordu kalbim kar tanesi misali avuçlarında.. Sonra hakkında kötü şeyler duymaya başladın.. Hepsini narsist şeytanlar yapıyordu bütün bunların.. Derken korktun ve uzaklaştın.. Yazık ki kaçtın sadece.. Hiç dinlemedin.. Bir veda bir vefa borcun var bana.. Bir helallik.. Bir dua bir dilek borcun var bana sevgili.. Ne kendinden ne de Allah'ın adaletinden kaçamazsın..
Reklam
Babamın bakışlarında ilk defa pişmanlık gördüm. Son pişmanlık neye yarar?
"Yüzünde çiçek açtırmadığınız insanların en son mezarında da çiçek açtırmayın." Ben bunu yaşadım ve çokta sinir oldum. Yaşarken -kim olursa olsun- acısı ve yarası olduğunuz insanların mezarında size gözyaşı dökmek bile hak değil ki daha mezarına çiçek koymak? Hayırdır öldürdüğünüz mutluluklarını bir çiçekle mi kapatmaya çalışıyorsunuz?
Pişmanlık, alışkanlığın yok ettiği geçici bir histir. İlk cinayetini işlediğinde katil, vicdanı sızlayabilir. Fakat cinayetler çoğaldıkça, onlarca yüzlerce kez tekrarlandıkça vicdan susar. Bu yüzden hata bir kere affedilmelidir. Ondan sonra yapılan her hata, vicdan istismarıdır. Vicdan istismarıdır çünkü insan her duyguyu sömürür. Bu genel manada her insan için geçerlidir. Bir kere affolunduğu yerden ikinci kez de affolunduğunu gördüğünde artık psikolojik olarak bunun süreğenliği iki taraf için de kabul edilmiştir. Kimseye bu hakkı vermeyin. Hiç kimseye.
HZ. ALİ’NİN (RA) MÜBAREK GECELERDE OKUDUĞU DUA Rivayetlere göre: Hz. Ali (KV) senenin dört gecesinde kendisini ibadete verirdi. O geceler şunlardı: 1. Receb ayının ilk gecesi. 2. Ramazan bayramı gecesi. 3. Kurban bayramı gecesi. 4. Şaban ayının orta gecesi. (Yani: On beşinci gecesi) Hz. Ali'nin (KV) o gecelerde okuduğu duâ şuydu: Allah'ım (CC), Muhammed'e (SAV) ve âline salât eyle. Onlar hikmet kandilleri, nimet sahipleri, temizlik kaynaklarıdır. Onların hürmetine, her kötülükten beni de temizle. Aldanmış bir halde, gaflet içinde beni yakalama. İşimin sonunu hasret ve pişmanlık eyleme. Benden razı ol. Senin mağfiretin zâlimler içindir; ben de zâlimlerdenim. Allah'ım (CC), sana zararı olmayacak şekilde beni bağışla. Sana yaramayan şeyi bana ihsan eyle. Sen rahmeti bol olansın. Hikmetine erişilemeyensin. Bana bolluk, rahat, güven, sağlık, şükür, afiyet, korunma ver. Bana ve sevdiğin kullara sabır ve doğruluk ver. Bana kolaylık ver; ama onunla bir zorluk olmasın. Yaptığım bu dileğime, ailemi, çocuğumu, senin için sevdiğim kardeşlerimi de katarım; onlara aynı şeyleri senden dilerim. Keza beni doğuranı da. Bütün müslüman erkekleri ve müslüman kadınları; mümin erkekleri ve mümin kadınları da duâma dahil eylerim.
Reklam
❛❛ SOHBETTEN NOTLAR..
"Tevbemiz de tevbeye muhtaçtır." •| Rabiatü'l-Adeviye✨ ❍ Dil ile istiğfar, yalancıların tevbesidir. Haklı da. Amel ile beraber olmayan istiğfardan ne fayda gelir? ❍ Tevbe, sâliklerin ilk menzili ve tâliblerin ilk makamıdır. ❍ Tevbenin başı kalbin gaflet uykusundan uyanmasıdır önce. Ve kulun, içinde bulunduğu kötü durumu
Geceler
Geceleri çok seviyorum! Geceleri derin bir sessizlik kaplar tüm evreni.Ben ve düşüncelerim, başbaşa kaldığımız o an... Bazı bazı düşüncelere kızarım, yapmamam gerekenleri yapmam için dürter habire.Duygularım düşüncelerle savaş halinde adeta. Aslında duygular düşünceleri doğurur yapılması gereken duygulara hakim olmak. çok defa başıma gelmiştir
Bir şarkın olsun. Senin olsun. Hayatına her giren insana “bu benim şarkım bak” diye dinlet. Bir gün o kişinin hayatından çıktığında bir radyoda denk gelirse, seni hatırlasın. Tek bir parfümün olsun. Özdeşleşmek iyidir. Dünya bu illa ki bir tek sen kullanmayacaksın. Öyle bir sana ait olsun ki, bir yabancıda bile duysa “acaba burda mi” diye kokuyu
Hepimizin "keşke aklımdan çıksa da tekrar izlesem dediği bir film olmuştur. Ebeveynlerin yasakladığı bir şekeri ilk kez tatmak, aşkın kadehinden bir yudum almak.. Ah! Nasıl da lezzetli gelir. İlklerin hazzı doruklarda yaşanır. Unutulmazdır onlar. Ama her zaman iyi hatırlanmazlar. İlkler, keşkeler getirir. Keşkeler birleşir, bir pişmanlık denizi oluşturur. Bu öyle bir denizdir ki en sağlam gemi dahi bu denizin fırtınasıyla başa çıkamaz. En bilgin denizci bile umutsuzluğa kapılır. Bu yüzden insan merak duygusunu tatmin etmeli, ilklerin çekici güzelliğinden sakınmamalı ancak heyecanına kapılıp yanlış kararlar vermemelidir. Unutmamak gerekir ki bazı anlar bir daha yaşanamaz.
Reklam
Kader insana verilen òzgürlüktür...
Özgürlük ve kader nasıl buluşur, nasıl dönüşür? Rollo May, özgürlükle, yaşamın doğal ve kendi koyduğu (örneğin kültürel) sınırlar içinde seçim yapma kapasitesini kastetmiştir. Özgürlük aynı zamanda sorumluluk anlamına da gelir; çünkü May’in de belirttiği gibi, eğer bize seçme gücü verildiyse, bu gücü kullanmak da bizim görevimiz değil midir? O
Karalama2
...?...?/1989... Kendini haddinden fazla duyumsadığı için acıya ve korkuyuda haddinden fazla duyarlı arkadaşım için, burası tam bir cehennemdi. Her şeyiyle farklıydı Ankara'dan. Çok kültürlü, birçok etnik gruptan oluşan, bu etnik grupların bir nevi kabileci bir tutumla diğerleriyle arasına sınırlar koyarak birbirinden ayrıştığı, etnik
Resim