İlknur

İlknur
@ilknurkk
İçimde kırk kadın. Kırkı da yabancı, kırkı da öteki.
Türk Dili ve Edebiyat Öğretmeni
68 okur puanı
Haziran 2017 tarihinde katıldı
Eşya sana karşı mı geliyor, kır onu! Sana boyun eğmeyen otlara vur tekmeyi! Her şeyi parçala. (Kafanın huzuru için yap bunu. Durmadan başını salla; iyi gelir, iyi gelir.) İnsanlara kaptırma kendini, durmadan koşuşma, onlara uyma, insan bir makinedir, bir yerde bozulur, yavaş kullan aklını, şimdi biraz dinlen, şimdi hep birlikte saçmalayalım, aklımızı dinlendirelim, mantığımızı dinlendirelim, rüyada yaşayalım.
Reklam
Önce hayata atıldım. Fakat bunu nasıl yaptığımı bir türlü anlayamadım. Bir durumdan başka bir duruma nasıl geçtiğimi zaten bir türlü kavrayamam. Mesela, karanlıktan sonra birdenbire nasıl aydınlık olur, albayım? Siz hiç görebildiniz mi?
Sabahları, kimseyi uyandırmadan sessizce yola koyulurdum; gezici din adamları gibi. Yalnızlığın dinini yaşıyordum. (Başarılı olduğum söylenemezdi.) Ben tanrı misafiriyim; kendisinin çok selamı var sizlere. (Gülerlerdi.) Bu akşam da size yolladı beni. (Birbirlerine bakarak, gene bir şeye canı sıkılmış bunun, derlerdi içlerinden.)

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Belki yarın sabah soğukta uyanmanın bir anlamı olur, sana çay pişirmek gibi. Ayaklarımın ucuna basarak yürürüm yataktan kalkınca. Tahtalar gıcırdar. Hayır, zamanla öğrenirim hangi tahtaların ses vermediğini. Sonra ne yaparım? Uyanmadı, çayın hazırlandığından haberi yok diye sevinirim. Bütün hayatımı, en ince ayrıntılarına kadar düşünerek hesapladığım iyiliklerin hayaliyle geçirdim albayım. Artık ne olacaksa olsun istiyorum.
Bir eliyle kulağını tıkar, öteki kulağını yastığa bastırır. Allahın cezası kulak! Her şeyi duyuyor.
Reklam
Geri115
234 öğeden 226 ile 234 arasındakiler gösteriliyor.