1000 syf.
·
Puan vermedi
Muhtesem. Dikkat edilmesi gereken husus, dogru tercumeyi edinebilmek.
Mektubat-ı Rabbani Cilt 1
Mektubat-ı Rabbani Cilt 1İmam-ı Rabbânî · Çelik Yayınevi · 2000209 okunma
İyiyi arayan ruhun muhtaç olduğu asil dost, hakikati seslenen kitaptır.
Reklam
''Allah vermeyeceğini istetmez ...''
Okuduğunuz eser sizi fikren yükseltir, içinizi iyi ve mert duygularla doldurursa, onun hakkında karar vermek için bu duygu yeterlidir. Alexander Pope Asıl iktidarın kitapta olduğunu gördükten sonra, hükümdarlar da kaleme sarılıp kitap yazmaya başladılar. Alfred de Vigny Kitaplar benim sevgili dostlarım, gerçek yol gösterenlerimdir; çünkü iki
O sahte mistikler mütemadiyen kendisini nefse eziyet etmek suretiyle bir yere götüreceğini zanneder. Bu derin nüansı da İmam-ı Rabbani halletmişlerdir. Nefse bu kadar şeriat dışı ceza vermek nefsi ters tarafından yine mükâfatlandırmaktır! Çünkü nefs hiçbir şey yapamayınca, bu defa o halin keyfine düşer. Ve o kadar incedir ki, bu mesele, nefse pay vermemek için namazı lezzetle kılmayı yanlışlık sayan büyükler bile vardır. Peki lezzetle kılmayıp da nasıl kılacağım?.. Vazife olarak yapmak lazımdır! Ne o, ne bu, her şeyin dışında, namaz, en büyük vazife... Bunlar halledilir nüasnlar değildir! Bedir, o Hind fakirlerinin, papazların hali?.. Evlenmemek, yememek, içmememek... Ashab'dan biri ramazan'da gölgede oturmuyor. Hem oruçlu, hem gölgeyi istemiyor. Allah'ın Resulü, hemen emrediyorlar: "Orucunu tut ve gölgede otur!"
Büyük tefekkür planında ve büyük içtimai sistemde milletçe zayıf olduğumuzu söylememiz lazım. büyük çapı bulamıyoruz. Mesela İslam'ı ölçülerin tam hakim olduğu devirde bile, bizde bir İmam-ı Gazali, Bir Muhiddin-i Arabi, bir İmam-ı Rabbani yetişememiştir.
Reklam
HULÂSATÜ’L-HAKÂYIK VE MEKTÛBÂT-I HÂCE MUHAMMED LUTFÎ M. NİHAT MALKOÇ “Hulâsatü’l Hakâyık” Erzurumlu Hâce Muhammed Lutfî(Alvarlı Efe Hazretleri)’nin en önemli eseridir. Bu kitapta Efe Hazretlerinin birbirinden derin mânâlı âşıkâne, ârifâne, âlimâne, mürşidâne şiirleri bir araya getirilmiştir. Bu şiirlere baktığımızda çoğunun Divan
"...Tasavvufçuların sözlerinden ele bir şey geçmez. Onların hallerinden insanın bir şeyi artmaz. Onların vecdleri ve halleri, islamiyete uygun olmazsa, on para etmez. Keşfleri, ilhamları, kitaba ve sünnete benzemezse, yarım arpa kadar değerleri olmaz.Tasavvuf yolunda ilerlemenin sebebi, islamiyetde inanılması lazım olan şeylere, yakinin, imanın artması içindir.Hakiki iman da , bu demektir. İkinci sebebi de, fıkıhta bildirilen vazifelerin kolay ve tatlı olması içindir.Tasavvuf bu ikisine kavuşmak içindir.Bunlardan başka bir şey için değildir.Çünki, Allahü teala, Cennetde görülecekdir. Dünyada hiç görülemez.Tasavvufcuların aradıkları müşahedeler, tecelliler, gölgelere kavuşmakdır ve benzetilen, O sanılan şeylerle avunmakdır.Allahü teala ötelerin ötesidir..." 207.Mektup/Cild I.
Sayfa 245 - Hakikat Kitabevi
Her şekil dardır, ma'na nasıl sığar? Dilenci kulübesinde, sultanın ne işi var? Şekle bakan gafil, ma'nadan ne anlar? Cemali görmeyince, cananla ne işi var?
Sayfa 55 - Hakikat Kitabevi
Simsiyah karanlıktasın, gayemden uzak, Sense onu, düz ova sandın, yanılgıya bak...
Reklam
Aşıkın gönlü bir güzele takılınca, Rahat eder mi, başkasına kavuşunca? Yüz demet fesleğen verseler bir bülbüle, Hiç koklamaz onu, yine gider bir güle. Nilüfer otu, güneşe olunca aşık, Ondördüncü ayı görmek ister mi artık? Ciğeri yanan, arar hep suyun tadını, Çok şeker verseler de, hiç beğenmez onu.
Resim