Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İmkansızlık Şiiri
Kalp dediğin bilir imkansızlık şiirini Bilir de ya gözlerim? En yaralı yerim benim gözlerim Gözlerinsiz kalınca ben sabahı nasıl ederim? Kararmaz mı bütün dünya bir ömür? Ya nasıl öğreteyim sendeki imkansızlığımı ellerime? Bir an bile kavuşmayan ellerimiz nasıl da yıkmakta bunca şeyi Ne tuhaf... Oysa benim başım en çok senin göğsüne yakışırdı Başım ki tam omzuna yatmalıktı Ben artık bu yetim başla hiçbir hayale ağlayamam Sonra boynum... Ki dalından düşen bi yaprak... Mevsimsiz sürgün yedim senden ayrı bir ömre doğarak İnsan yalnız kalbiyle sevmez ki unutmaya ilk ordan başlasın Unutmak kör kuyu,unutmak dipsiz karanlık... Aahh aaahh... Nerden başlamalı unutmaya seni bilmem ki Senden başladım unutmaya kendimi Desem ki ;ne aşk,ne imkansızlık,ne ayrılık Olmak istemiş de olamamış bir erik sancısı bizimkisi...
352 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
39 günde okudu
Kendileriyle Savaşanlar
Biyografi türünü severim ama bu kitabı biraz beklettim. Çünkü Nietzche (bundan sonra Niçe olarak yazılacak) yi duymuştum ama diğer iki kişi hakkında hiçbir fikrim yoktu. Hatta ilk defa duydum adlarını. Üç Büyük Usta'yı (#27772577) okumuştum ve harika bir eserdi. Ama buna bir tereddüt ile başladım. Zweig uzun bir
Kendileriyle Savaşanlar
Kendileriyle SavaşanlarStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20192,469 okunma
Reklam
İmkansızlık şiiri...
Ah ah ! Nerden başlamalı unutmaya seni bilmem ki! Senden başladım unutmaya kendimi.. Desem ki ; ne aşk, ne imkansızlık, ne ayrılık olmak istemişte olamamış bir erik sancısı bizmkisi... youtu.be/TEBVglDzHGA
Ben içimin yankısı, ben bu içimin koruyla bu narı daha fazla taşıyamam. Düşecek ellerimden dağılıp dökülecek odalara dayanamam.. Benden sana mevsimlerden anne, Uykularımdan tüller, ömrümden ağrılar sızmıştır. Bu aşk bende imkansızlık tasarımı gibi kaldı kaldıramam. Adı Şubat olan bu şiir de kalbim uzun bir nehir gibi ağrıyor. İnat yumağım çözüldü. ...
İmkansızlık Şiiri
Kalp dediğin bilir imkansızlık şiirini.. Bilir de.. Ya gözlerim?.. En yaralı yerim benim.. Gözlerim gözlerinsiz kalınca ben sabahı nasıl ederim.. Kararmaz mı bütün dünya bi ömür.. Ya nasıl öğreteyim sendeki imkansızlığımı ellerime? Bi an bile kavuşamayan ellerimiz nasıl da yıkmakta bunca şeyi ne tuhaf! Oysa benim başım en çok senin göğsüne yakışırdı.. Başım ki tam omzuna yatmalıktı! Ben artık bu yetim başla hiçbir hayale ağlayamam.. Sonra boynum.. Ki dalından düşen bi yaprak.. Mevsimsiz sürgün yedim Senden ayrı bi ömre doğmak İnsan yalnız kalbiyle sevmez ki unutmaya ilk ordan başlasın.. Unutmak kör kuyu…Dipsiz karanlık.. Nerden başlamalı unutmaya seni bilmem ki! Senden başladım unutmaya kendimi..
Reklam
İmkansızlık Şiiri
Kalp dediğin bilir imkansızlık şiirini Bilir de ya gözlerim? En yaralı yerim benim gözlerim Gözlerinsiz kalınca ben sabahı nasıl ederim? Kararmaz mı bütün dünya bir ömür? Ya nasıl öğreteyim sendeki imkansızlığımı ellerime? Bir an bile kavuşmayan ellerimiz nasıl da yıkmakta bunca şeyi Ne tuhaf... Oysa benim başım en çok senin göğsüne yakışırdı Başım ki tam omzuna yatmalıktı Ben artık bu yetim başla hiçbir hayale ağlayamam Sonra boynum... Ki dalından düşen bi yaprak... Mevsimsiz sürgün yedim senden ayrı bir ömre doğarak İnsan yalnız kalbiyle sevmez ki unutmaya ilk ordan başlasın Unutmak kör kuyu,unutmak dipsiz karanlık... Aahh aaahh... Nerden başlamalı unutmaya seni bilmem ki Senden başladım unutmaya kendimi Desem ki ;ne aşk,ne imkansızlık,ne ayrılık Olmak istemiş de olamamış bir erik sancısı bizimkisi....
KANLA KİRLENMİŞ EVRAKTAKİ ÖYKÜ
Kaçıncı kez geçiyordu bu gece, karanlık, kaldırımları yalnızlık kokan sokaktan. Defalarca aynı yere uğradığının, yağan yağmurun etkisiyle üzerinin sırılsıklam ıslandığının farkında dahi değildi. Peki, neydi onu bu derece hayatın dışına iten, sürekli içinde alıp verdiği, başaramadığını düşündüğü, layık olamadığı davanın ağırlığı mıydı? Bu kadar
Adem Parsıl
Yüzü, yaşadıklarından devşirdiğine tuval olmuş bir insan, eniştem @ademparsil . Hikayesi kendinde saklı. Tanışır da güven sağlarsanız merakınıza anlatır bir gün. Sanat kapsamına girecek her şeye ilgili, özellikle resme yatkın. Buradaki yeri de bundan. Yılda bir iki defa bir araya geliriz, heyecanından hiçbir şey eksilmemiş bulurum kendisini. Plan ve proje adamıdır ama on yıllarca uygulayamadı diye çöpe atmamıştır hiçbirini. Her gitmemde her şeyi güncelleyerek yine, yeniden anlatır. Özellikle resme ve ressamlığına dair heves ve heyecanını zamana kurban etmeyişine hayranlık duyarak dinlerim onu. Yüzeysel dinlemede onun plan ve proje safhasından uygulamaya geçemeyişinin sebebi olarak zamansızlık ve imkansızlık görülebilir. Oysa gerçeğin en çok ben farkındayım. Fırçayı elinde tutmanın şehvetini avuçlarını yakacak kadar duyumsamayla arasında bir Orhan Veli şiiri vardır mesela: Heeeey! Ne duruyorsun be, at kendini denize; Geride bekleyenin varmış, aldırma; Görmüyor musun, her yanda hürriyet; Yelken ol, kürek ol, dümen ol, balık ol, su ol; Git gidebildiğin yere. O, gidemeyişin azabında bir adam. Kaygıyı suret diye giyinmiş güzel insana saygım ve sevgimle...
ben bu içimin yankısı, ben bu içimin koruyla bu narı daha fazla taşıyamam. düşecek ellerimden, dağılıp dökülecek odaları, dayanamam. benden sana mevsimlerden anne, uykularımdan tüller, ömrümden ağrılar sızmıştır. bu aşk bende bir imkânsızlık tasarımı gibi kaldı, kaldıramam. •birhan keskin
Reklam
Divan Edebiyatını Saray Edebiyatı - milletten kopmuş aristokrat takımın edebiyatı - saydık mı, modern şiiri de, halktan kopmuş aristokrat takımın şiiri saymak lâzım... Abdühak Hamit'ten bu yana, İkinci Yeniye kadar... Oysa, hep biliyoruz ki böyle bir şey imkânsızdır, çünkü bizim aristokrat (!) takım, hamd olsun okuma yazma bilmez. Okuma yazma bilmediği için de, halktan kopmuş hazır bir şiir de olsa, bunu kendisine mâl edemez. Başkaca "Dünya görüşü" de yoktur. Burada bir başka imkânsızlık da, Abdülhak Hamit Bey'den İkinci Yeni'ye kadar bütün şiir akımlarımızın, maalesef Batı kopyacılığından başka görüşleri, hatta aristokrat bir dünya görüşleri bile yoktur. Bu çifte imkânsızlık Divan Edebiyatı için de, aynen geçerlidir. Burada da karşımıza dünya görüşünden habersiz edebiyat tarihçilerimiz çıkıyor. Bu kadar çok başlı habersizlik, dünyada, çok az toplumun başına gelmiştir.
Sayfa 213 - Emre Yayınları, 1995, 2. Baskı, Kemal Tahir'den Notlar, Divan Edebiyatı ÜstüneKitabı okudu
218 syf.
·
Puan vermedi
Bana Ruhundan Haber Ver
'Sevgilim, taksam kulağına küpe çiçeği En kırmızısından, Gölge düşer mi hiç güzelliğine ? Sevgilim, bir gülünce sen Zambaklar kıskanır mı? Kapar mı avuçlarını peygamber çiçeği? Kokun konusuna karışsa hanimelinin Ruhumun düğünü ulaşır mı göklere? Sevgilim, sarsan sarmaşık misali belimi, Köklerimiz kavuşur mu sonsuza? Gonca gülü olur mu kadife gelini, gönül bahçemin? Sevgilim; sen, ben ve tüm çiçekler Girelim sevginin elmas yoluna Sen, ben ve tüm çiçekler...'' Kulağıma hangi ara taktın küpe çiçeğini? Bu şiiri sen mi yazdin? Hadi canım. En sevdiği şairin şiiriymiş . Romantik olması gerekince olunuyormuş demek ki. ''Elini uzat. '' Yüreğim kıpırtısına hız kattı. Sol elimi uzattım. Yüzük parmağıma taktığı o şirin halka ve bendeki tarifi imkansız dinginlik. Gözlerinin içinde yakaladım ya en saf sevgiyi, bir daha unutamayacağımı o an anlamıştım. Bu narin halka beni dünyaya sımsıkı bağlıyor, âna ulaştıran sihirli bir köprü suretine bürünüyordu. ................... Okuyucu yorumu: Yaşadığımız coğrafyada hepimizin ana kaderi olan özellikle kadınların imkânsızlık içindeki hayatlarını, bastırılmış duyguların, tüm yaşamımızı ve geleceğimizi nasıl etkilediğini gözler önüne süren, etkilenmiş ruhumuzun bu süreçten nasıl kurtulabileceğini anlatan bir hikâye. Mine'nin hipnoterapi ile iyileşme ve 'ne derler hipnozu'ndan kurtulma sürecini anlatan psikolojik bir roman....Mine ile Leylâ toplumun ruhuna tercüman oluyor.
Bana Ruhundan Haber Ver
Bana Ruhundan Haber VerEmine Sümeyye Ünal · Sıfır Yayınları · 20189 okunma
İmkansızlık Şiiri
“Kalp dediğin bilir imkansızlık şiirini.. Bilirde..Ya gözlerim?..En yaralı yerim benim.. Gözlerim gözlerinsiz kalınca ben sabahı nasıl ederim.. Kararmazmı bütün dünya bi ömür.. Ya nasıl öğretiyim sendeki imkansızlığımı ellerime? Bi an bile kavuşamayan ellerimiz nasılda yıkmakta bunca şeyi ne tuhaf! Oysa benim başım en çok senin göğsüne yakışırdı.. Başım ki tam omzuna yatmalıktı! Ben artık bu yetim başla hiç bir hayale ağlayamam.. Sonra boynum.. ki dalından düşen bi yaprak.. Mevsimsiz sürgün yedim Senden ayrı bi ömre doğmak İnsan yalnız kalbiyle sevmezki unutmaya ilk ordan başlasın.. Unutmak kör kuyu…Dipsiz karanlık.. Nerden başlamalı unutmaya seni bilmem ki! Senden başladım unutmaya kendimi.. ”
imkansızlık
İmkansızdın, Ulaşılmazdın, Yasaktın Biliyordum... Sessiz Sakin Adımlarla Yine Uzandı Elim Yürek Kalemime... Söylenecek Söz Yazılacak Kelime Bulmaya Çalışıyorum.... Nasıl Yazabilirim ki Benim Olmayan Seni? Bana Bıraktığın Yalnızlığı, Sensizliği, Tutmak İsteyipte Tutamadığım Ellerini, Seni Kaybetmekten Deli Gibi Korktuğumu, Çaresizliğimi Nasıl
İmkansızlık Şiiri
Kalp dediğin bilir imkansızlık şiirini.. Bilirde.. Ya gözlerim?.. En yaralı yerim benim.. Gözlerim gözlerinsiz kalınca ben sabahı nasıl ederim.. Kararmazmı bütün dünya bi ömür.. Ya nasıl öğretiyim sendeki imkansızlığımı ellerime? Bi an bile kavuşamayan ellerimiz nasılda yıkmakta bunca şeyi ne tuhaf! Oysa benim başım en çok senin göğsüne yakışırdı.. Başım ki tam omzuna yatmalıktı! Ben artık bu yetim başla hiç bir hayale ağlayamam.. Sonra boynum.. ki dalından düşen bi yaprak.. Mevsimsiz sürgün yedim Senden ayrı bi ömre doğmak İnsan yalnız kalbiyle sevmezki unutmaya ilk ordan başlasın.. Unutmak kör kuyu…Dipsiz karanlık.. Nerden başlamalı unutmaya seni bilmem ki! Senden başladım unutmaya kendimi.. #nergisergül
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.