İmparatorluğun çöküşünü izlerken, öfke ve kızgınlık içinde bunalıyorlardı. Kişiselliği aşmış savaşkan ülkücülerdi. Vatan savunmasında sorumluluk yüklenip düşmanla boğuşmanın yanında; "tutuklanmalar, cezaevleri hatta idam sehpalarıyla" uğraştılar. Anadolu'nun yoksul insanlarının, cephelerde tükenişi gibi; "koca bir imparatorluğun çöküşü, sanki onların kaderi olmuştu. "