'Balıkçı ve Oğlu' ince bir kitap olmasına rağmen günümüzdeki birçok noktaya değinilmiş, ufak ufak göndermeler yapılmış, dolu dolu bir kitap. Aslında kitabın mevzusu göçmen sorunu gibi görünse de yer yer doğal çevrenin korunması, insanın çevreye verdiği zararlar, rant için doğal yaşamın katledilmesi, mülteci politikası gibi günümüz sorunları dile getirilmiş. Hatta bir okur olarak kısa kısa değinilen bu konuların biraz daha uzun v detaylı olmasını isterdim. Tadı damağımda kaldı diyebilirim. Yine diğer kitaplarında olduğu gibi mitolojiye, müziğe, sanata yer verilmesi çok hoşuma gitti. Kitabın ilk bölümlerinde gözlerimi kapatıp Cem Karaca şarkıları dinlemek bana oldukça iyi geldi. Bu arada Ernest Hemingway'in "Yaşlı Adam ve Deniz" kitabından birkaç kez bahsedilmiş, alıntı cümleler yapılmış. Daha önce bu kitabı okuduğum için Mustafa'nın düşünce yapısına gerçekten hak verdim, Livaneli'nin bakış açısını çok beğendim.Bu yüzden kitabı okumadan önce Yaşlı Adam ve Deniz kitabının okunmasının bütünleştirici bir etkisi olacağını düşünüyorum. Livaneli'nin akıcı bir üslupla yazmış olduğu Balıkçı ve Oğlu, okurlarından güzel bir not alacağına inandığım eseri olmuş. Yıllar geçse bile raflarda yerini koruyacağına inanıyorum...
Balıkçı ve Oğlu
Çin milleti, dünyanın en tehlikeli milletidir, onun için yeryüzüne hâkim olması kaçınılmazdır. Asırlar boyunca muazzam imparatorluğunun sınırlarına kapanıp kaldı, çünkü geri kalan yerlerin önemli olabileceğine inanmıyordu. Fakat Avrupalılar, sonra da Japonlar onun gözlerini, kulaklarını açtılar, aklını başına getirdiler. Bu meraklarının,
Sayfa 55Kitabı okudu
