Bir Bahar Düşlüyorum
Öyle sıradan çiçeklerin açtığı gibi değil Çocuklar düşlüyorum elinde balon Çocuklar düşlüyorum seksekde sıra bekleyen Çocuklar düşlüyorum arkadşını annesine şikayet eden Zira Allah’a zalimi şikayet edenden öte.. Çocuklar düşlüyorum babasını kapıda bekleyen Zira mezarı başında bekleyenden öte Anneler düşlüyorum örgü Ören Ceset elinde kefen koklayandan öte Babalar var düşümde Şefkatle yavrusunu öpen Zira ölmüş bedeninden bir parça arayandan öte Bayrak var düşümde Özgürce dalgalanan göğünde Fetihler var düşümde Vaadini zikrullahtan alan Aksi halde kopsun kıyamet Kopsun ipler inceldiği yerden Gelsin fatihler, olsun fetihler gülsün çocuklar, Özgür olsun insanlık Aksakallı Noelden beklemesin mucizeyi insanlık Miracı peygambere veren Rahmandan öte.. . . C. Umay Çeltik 🪄
Dipsiz bir kuyuya atılan o küçük mum, varlığım. Yere çakılana dek yanacağım. Aydınlanmak sizin korkunuz olarak kalacak..
Reklam
Dağın bile başka dağlara kavuşmayı başardığı bir özlemde İnsan insana uzaktan bakıyor, ne yapsın Emin olamıyor ki kimse şu sıralar, kendi insanlığından...
Dağın bile başka dağlara kavuşmayı başardığı bir özlemde İnsan insana uzaktan bakıyor, ne yapsın Emin olamıyor ki kimse şu sıralar, kendi insanlığından...
Sayfa 145Kitabı okudu
Hayalinle de olsa, birlikteydik bir bakıma Bu kısa süreli hissin verdiği mutluluk, bize son olsun!
Sayfa 134
Reklam
"Masalımız ortak seninle, lakin sonlarımız çok başka - ki sen farklı kahramanlarda mutlu son ararken ben ise alışılmış hüzünlere razıyım..."
Sayfa 132
Ne yazık, galiba ben sana hiçbir zaman vakitli bir 'günaydın' olamayacağım. Hiçbir sabah yanında doğmuyor nasılsa!
Sayfa 85
Öyle korkuyorduk ki masum hislerimize kelepçe vuracaklarından, üstün körü bir vedalaşmayla yetinmişti özgürlüklerimiz.
Sayfa 65
Kendime sarılıp uyuyacaktım, rüyamda seni göreyim diye... Bende biraz vardın çünkü sen, ben buna yürekten(!) inanıyordum.
Sayfa 56
Reklam
Ardından perdeler aralandı kulakları tırmalarcasına bir ses tonuyla ve gerçek yüzünü gösterdi dünya.
Sayfa 29
Seni düşünüyorum, suç sayılacak kadar hem de… Birbirini seven iki sevgilinin, nasıl olup da birbirini bu kadar acıtabildiğini… Senin içinde aşkın daha da ötesine geçmeye çalışırken, kaybolmayı nasıl başardığımı… Seni düşünüyorum, kendimi ihmal edecek kadar hem de…
Hani “Eşlik edecek biri var mı?” diye sorar girdiğin lokantadaki garson, ona göre servis açacaktır malum. Ve sen altı üstü bir mercimek çorbası içmek için uğradığın yerde, daima yakana yapışan o ikinci tekil şahısın eksikliğiyle yüzleşmek durumunda kalırsın yine. Eşlik edecek biri yoktur çünkü, varsa da o kişi hakkını gitmekten yana kullanmıştır çoktan. Yalnızlık gelip midene oturmuştur, tek lokma geçmez artık senin boğazından… Hayat, karın tokluğuna yaşayacağın bir aşkı dahi sana çok görmüştür.
Sayfa 36
Yaşantım da yalan yanlış giden ne varsa senden biliyorum ben oysa Çünkü sen ,yanlış bir adres tarifisin yüreğime..
Sayfa 98 - Kitapita yayınları-2.baskı
135 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.