İkinci Dünya Savaşı
Türk-İngiliz ve Türk-Fransız bildirgelerine tepki gösteren ve bu bildirgelerin bir ittifak antlaşmasına dönüşmesini engellemeye çalışan Hitler ile Stalin anlaşmış ve 23 Ağustos 1939'da bir Alman-Sovyet Saldırmazlık Antlaşması imzalamışlardır. Böylece savaş, geri dönülmez bir noktaya gelmiştir. Almanya'nın 1 Eylül 1939'da savaş ilan etmeye gerek bile duymadan Polonya'ya saldırması ile beklenen savaşın ilk sıcak çatışması başlamıştır. 3 Eylül'de İngiltere ve Fransa'nın Almanya'ya savaş ilan etmesine kadar Alman orduları Polonya'nın Kuzey, Güney ve Doğu kısımlarını kuşatma altına alarak kısa süre içerisinde işgali gerçekleştirmiş ve İkinci Dünya Savaşı başlamıştır. Almanya'nın 7 Mayıs 1945'te kayıtsız şartsız teslim olması ile savaş Avrupa'da resmen sona ermiştir. Ancak Pasifik'te henüz sona gelinmemiş ve ABD, Japonları teslim olmayı zorlamak için önce ablukaya almış, ardından 6 Ağustos'ta Hiroşima'ya, 9 Ağustos'ta da Nagazaki'ye atom bombası atmıştır. Nükleer bir facia ile yüz yüze gelen Japonya, binlerce insanın yok olduğu bu saldırıların ardından 14 Ağustos 1945'te teslim olmuş ve savaş sona ermiştir.
Sayfa 256Kitabı okudu
Bağdat Paktı 1953 yılında Eisenhower'ın ABD Başkanı olmasının ardından ABD Dışişleri Bakanı'nın öncülüğünde Ortadoğu'da Sovyetler'i kuşatmak için Türkiye, Suriye, İran, Irak ve Pakistan'ın içerisinde yer alacağı yeni bir ittifaka gidilmesine karar verilir. ABD Dışişleri Bakanı Dulles bununla ilgili istişareler için 11-28 Mayıs tarihleri
Reklam
Başkurdistan Otonomisi 1917 Ekim Devrimi'ni takip eden ay içerisinde, genel durumu müzakere etmek ve gerekli önlemleri almak üzere toplanan Başkurt Merkez Şurası, 29 Kasım günü muhtariyet ilan edilmesine karar vermişti. Yapılan toplantıda ile birlikte, hukukçu Yunus Bekov başkanlığında bir Millî Başkurt Hükümeti kuruldu. Dâhiliye ve harbiye
Yalnız Türkiye'de millileştirmeler, sermaye karşıtı sol-ideolojik bir muhtevadan yani sınıf çelişkisinden ziyade; iktisadi milliyetçilikten kaynaklanmıştır. Kaldı ki, bir kısmı Lozan Antlaşması'ndan kaynaklanan dolayısıyla bir zaruret olan millileştirmeleri de doğru bulmayanlar ve yabancı sermaye yatırımlarını savunanlar da o tarihte de
Sayfa 110 - Maliye BakanlığıKitabı okudu
On sekizinci yüzyıla gelindiğinde, artık Müslümanların gölü olmaktan çıkan Kara­deniz'in kuzey ve doğu kıyıları, Rusların kontrolüne geçmişti. 1800'de Gürcistan'ı ilhak ettiler, 1806'da Bakü'yü ele geçirdiler ve on doku­zuncu yüzyılın başlarında, İran'dan ve bazı yerel hükümdarlıklardan eski Sovyet Azerbaycan'ı ve eski Sovyet Ermenistanı'nı oluşturan bazı şehirleri aldılar. 1850'ler ve 1860'lar Ortadoğu'da hızlı ve önemli bir gelişme dönemiydi. Kırım Savaşı, büyük savaşların bilindik katalitik etki­sine sahipti. Hem hızlı ve ani değişiklikler getirdi hem de yeni bir duygu ve deneyim yoğunluğu. İngiltere ve Fransa'yla kurulan ittifak ve bu sayede İngiliz ve Fransız askerlerinin Türkiye'ye gelişi, Batı ile daha önce görülmemiş ölçekte bir temasın kurulmasına yol açtı.
Sayfa 45 - Kronik Kitap 1. BaskıKitabı okudu
Adolf Hitler
_Düşünce özgürlüğü, tüm kötülüklerin anasıdır. _Her kim bize karşı ayaklanırsa kendisini ölü kabul etmelidir. _Belki bazılarınız, Marksist Parti'yi yok ettiğim için beni affetmeyi başaramıyorsunuz. Fakat arkadaşım, ben diğer partilerin de tümünü yok ettim. Hepsi gitti. _Zayıfa acımak, doğaya ihanettir. _Hayatım boyunca tek bir şeye asla
Reklam
36 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.