"Vay insafsız herif, vay..." diye söyleniyordu. "Kadın dövmek, kadın dövmek... İşte, bu havsalımın alacağı bir şey değildir. İçimden ne geliyor bilir misiniz? Şimdi bizim neferi çağırmak, bu adamı bir ağaca bağlatıp kalın bir sopa ile canını çıkarıncaya kadar pataklamak..."
138 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Gözyaşları İçinde Okuduğum Bir Hayat Hikayesi...
Herkese Merhabalar, Ocak ayı okumalarım bu ara hızlı gidiyor ki 7. Kitabı dün gece itibariye bitirmiş bulunmaktayım. Bu kitabı alırken hiç bir bilgim olmadan tamamen sepete ekleme dürtüsüyle aldığım ve yaklaşık 2 senedir kitaplığımda okunmayı bekleyenler arasında yer alan bir kitaptı. Ta ki geçen gün ne okusam diye bakınırken elime düşmesine
Refet
RefetFatma Aliye Hanım · İş Bankası Kültür Yayınları · 20184,407 okunma
Reklam
336 syf.
10/10 puan verdi
·
19 günde okudu
Göl İnsanları
Kemal Tahir’in Göl İnsanları kitabı toplamda sekiz hikâyeden oluşmaktadır. Kitabın ilk halinde yer alan ilk dört hikaye öncelikle 1939-1941 arasında Tan Gazetesinde tefrika edilmiş, 1955’te de kitap olarak yayımlanmıştır. Diğer dört hikaye ise daha sonra 1969’da aynı adla yayımlanan kitaba yazar tarafından eklenmiştir. Hikâyeler okununca
Göl İnsanları
Göl İnsanlarıKemal Tahir · İthaki Yayınları · 2020359 okunma
"Adi herif. Küçükken de fena kin tutar, asla unutmazdı. "Vicdansız." dedim içli içli. "İnsafsız. Hani benim kulakları kadar kalbi de kocaman olan çocukluk arkadaşım Kepçük? Nerede?!
İnsafsız Herif
"Bak ta Amerika'ya, Urus'a aklın eriyor da; şu önündeki işe neden aklın ermiyor bre Kabak Musdu? Bu kız senin emsalın mı ulan? Bu sana iyilik getirir mi? Ellisini geçmiş herifsin. Kız daha on üçünde. Yarın altmış olursun, kız da on sekiz. Yetmiş olursun, kız yirmi beş otuz. Sen gittin süprüntülüğe, ama kız ne olacak?"
"Vay insafsız herif, vay... diye söyleniyordu. Kadın dövmek, kadın dövmek... İşte, bu havsalamın alacağı bir şey değildir. İçimden ne geliyor, bilir misiniz? Şimdi, bizim neferleri çağırmak, bu adamı bir ağaca bağlatıp kalın bir sopa ile canını çıkarıncaya kadar pataklamak..."
Reklam
"Vay insafsız herif, vay... " diye söyleniyordu. " Kadın dövmek, kadın dövmek... İşte, bu havsalamın alacağı bir şey değildir. İçimden ne geliyor, bilir misiniz? Şimdi, bizim neferi çağırmak, bu adamı bir ağaca bağlatıp kalın bir sopa ile canını çıkarıncaya kadar pazarlamak... "
Elinde, yolunarak kavradığı saçı bırakıp genç kızı hızla yatağa savurdu. Asabi bedeni gerilerek ona doğru yöneldi. “ Eğer laf dinleseydin canın yanmaz, bu iş de çabucak olup biterdi.” Esme yatağa düşünce, dirsekleri üzerinde gerilemeye başladı. Korkudan irice açılmış mahmur gözleriyle, gözünden oluk gibi boşalan inci tanesi yaşlarıyla, kocaman
BİR ÇOCUK, BEŞ HERİF..
(..) ..dilenci çocuğun, yüzer metre sağ ve solunda, sırayla, 5 külhanbeyi nöbet bekler.. Çocuğu daimi bir göz hapsi altında bulundururlar. Uzaktan uzağa, onun, vazifesini bihakkın ifa edip etmediğine bakarlar. Velhasıl, beş insafsız, merhamet ticarethanelerinin muntazam faaliyette bulunması için beş iş adamı intizamıyla vazifeleri başında, her gün iki üç saat ispat-ı vücut ederler.. Akşamları, sakat çocuğun avuçlarında biriken sermaye beş ortak arasında taksim olunur. (..) ..benim bildiğim bir şey varsa: 1931 senesinde, İstanbul'da, Tünel civarında, Süreyya Fotoğrafhanesi civarında; beş serserinin, beş ızbandut gibi herifin, kambur, topal, sapsarı bir çocuğu, en aşağılık bir şekilde işlettikleridir. Hatta,işte ben bile, bu hadiseden bir fıkra mevzuu çıkartarak gündeliğimi temin etmiş oluyorum.. Ve eğer dilencileri toplamakta yararlık gösterenlere mükâfat verilseydi, Beyoğlu'ndaki bu sakat çocuk, bir iki belediye memuruna mühimce bir ikramiye de kazandırmış olurdu.. Geçim dünyası bu.. Dağdağa-i hayat, derd-i maişet.! Menfaat olmadan, hiç kimse parmağını bile kımıldatmıyor, bu fani âlemde.. * [Ben / Yeni Gün, 27.4.1931]
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.