Standartlarımız
Bazı durumlar da hızlı gelişim göstermeniz, havuzunuzu daha hızlı dolduruyor oluşunuz sizi mutlu ve motive edebilir, başarıya karşı sevinmek başarıyı sahiplenmek en doğal hakkınızdır. Ama unutmamak gerekir ki her havuzun bir tıpası vardır. Yani her başarının ardında da mutlak bir başarısızlık ihtimali de barınmaktadır. Her zaman başarılı, her an havuzu dolduruyor olamazsınız. Bazen o tıpayı açmalı bazen duraksamalı bazen ise başarılarınızın sürdürülebilirliği açısından kendinizi dinlendirmelisiniz. Hiçbir gün hiç kimse için aynı değildir. Sadece biz günlerimizi aynı ölçüde geçiriyormuş hissiyatına kapılmaktayız. Zaman, benzeri ve tekrarı olan bir şey olmadığı için her geçen salise ve saniye bir öncekinden farklıdır. Bir saniye önceki sen, bir saniye sonraki senden farklı olduğun gibi. Artık bir saniye daha yaşlısın, daha tecrübelisin ve daha yorgunsundur. Standartların var ettiği bir insan olarak bunun farkına vardığın da standartların da aslında seni var etmediğini, aksine senin bu standartlara uyum sağlamak için aslında öyleymiş gibi olduğuna inanma gereksinimi duyduğunu anlayacaksındır. ‘’Hayat güzel ama bazı insanlar hayattaki bu güzelliği çalmaya çalışmakta.’’
Celile
Celile
Artık demir almak günü gelmişse zamandan, Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan. Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;...." Dizelerini Yahya Kemal'e yazdıran Nazım Hikmet’in annesi Celile’nin hayat öyküsünün anlatıldığı bir kitap. Celile, oldukça sıradışı bir insan. Yaşadığı yüzyıl açısından bakıldığında; Osmanlı'da sosyoekonomik koşullar, hemcinslerinin toplumsal ve kültürel seviyesi göz önünde tutulacak olursa… Adını resim sanatına altın harflerle yazdırıp, padişah hafiyeleriyle, ittihat ve terakkicilerle boğuşan güçlü bir kadın profili korku nedir hiç bilmem iş hiç . Gönlünü kendinden dört yaş küçük olan Yahya Kemal'e kaptırdığında evliydi, iki çocuğu vardı. "ela gözlü pars" diye şiirler yazdı ünlü şair onun için. Ela gözlü pars hayatında ilk kez bulutların üzerinde uçtuğunu düşündü. Yahya Kemal uğruna eşini, evini terk etti! Yahya Kemal taşıyabilecek büyüklükte bir yüreğe sahip değildi maalesef her güçsüz erkek gibi onu yarı yolda bıraktı, sıvışıp kaçtı. Çok üzüldü, kahroldu ama yıkılmadı ela gözlü pars. Oğlu Nâzım Hikmet yirmi sekiz yıllık hapis cezasının on ikinci yılında ölüm orucuna başlayınca, bir panter gibi ileri atıldı ve büyük şairi, ölümün kıyısından çekip alan güçlü kadın hikayesi. Sinan Balcıgil’in Mavi Mürekkep kitabından sonra yazım dilini çok akıcı ve etkileyici bulamadım maalesef . Tarihi detaylar oldukça fazla olduğu için kitap belgesel kıvamında. Tarih ve biyografi sevenler için tavsiye olunur.
Geri121
214 öğeden 211 ile 214 arasındakiler gösteriliyor.