Bir Haruki Murakami Kitabıyla Merhaba.
Sputnik Sevgilim Murakami’nin okuduğum üçüncü söylemeye utanıyorum ama ne yazık ki bana göre en vasat kitabıydı. Yazarın kalemi ile henüz tanışmadıysanız şayet; başlama kitabı Sputnik Sevgilim kesinlikle olmamalı. Sahilde Kafka ile meehaba deyip kalınlığı sizi korkutmasın 1Q84 ile devam etmelisiniz... Şimdi öncelikle kitabın ismine değinecek olursam; 1957 yılında uzaya fırlatılan dünyanın ilk yapay uydusunun adıymış Sputnik. İngilizcedeki kelime manası ise “Yol Arkadaşım” demek. Kitabın kurgusu ve isminin uyum kısmı biraz çetrefilli. Zaten konu başlı başına bir karmaşa. Gerçi net bir konuda yok a ayrı mesele
Hikâyede üç kadın bir adam var. İki kadın birbirini seviyor; ama birisi dostça diğeri aşkla. Adam ise kadınlardan "âşık" olanını seviyor. Bu adamın bir de kız arkadaşı var, arkadaşı da adamı seviyor. Yani özetle; beni beğeneni ben beğenmem, benim beğendiğim beni beğenmez olayları… Her Murakami kitabı gibi bunun içerisinde de fantastik öğeler bulunup her sayfada meraklandırarak “acaba şimdi ne olacak?” dedirtse de, son satırlarda “e bitti mi, yani bu muydu?” demeden edemiyor insan. Belki de diğerlerinde çıtayı fazlasıyla yükseltip beklentimi çok yukarı taşıdığından bende böyle bir izlenim bıraktı bu kitap, artık orasını bilemeyeceğim… Tekrar vurgularım ki; Murakami okumaya diğer eserlerinden başlayın. Zira ne olursa olsun kesinlikle okunması gereken bir kalem. .
