564 syf.
6/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Tetikleyici
"Zalimceydi. Çoğu kişi bunu düpedüz kötülük olarak görürdü. Ama benim gördüğüm tek şey, bizim bu dünyada verebileceğimiz herhangi bir acıdan çok daha kötüsünü hak eden bir adamın ilahi, göksel adaletiydi." "Aero'nun arkasında durdum, bir hayat yok olurken ve yeni bir hayat yeniden doğarken kanlı elini avuçlarımın içinde
That Sık Luv
That Sık LuvJescie Hall · Independently Published · 20231 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Ölmek istemek ve/veya ölememek. Yazarın kitapta yine bu temayı işlediği gözden kaçmıyor. Yine diyorum çünkü yazarın geçenlerde okumuş olduğum ve birçok ödül sahibi olan kitabı
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı Kütüphanesi
ile o kadar benzer bir kitap ki insan hayret ediyor. Kişinin belli bir tarzının olması anlaşılabilir tabii, demek ki yazar kendine bulduğu örüntünün içinden çıkmak istemiyor ya da belki de bu benzerlikler ile bir konuya farkındalık oluşturmak istiyor, bilemeyiz. Kitapla ilgili olarak sevdiğim bazı detaylardan bahsedersem, bunlardan biri için akıcı olması diyebilirim. Bundan sonra ne olacağı üzerine bir merak uyandırıp kendisini okutmayı başaran bir kitap. Geçmiş ve günümüze atıflar ile süregelmesi de bence güzel bir detay. Sevmediğim kısım ise yüzeyselliği. Spoiler vermeden ne demek istediğimi açıklayacak olursam, mesela bana göre yüzeysellik nedir, sadece 3 cümle konuştuğu bir X karakterine aşık olup bu tanımadığı, karakterini, zevklerini, hobilerini, korkularını hatta muhtemelen tam adını bile bilmediği bu kararkteri beraber bir hayat paylaştığı ilk aşkı ile bir tutması yüzeyselliktir. Ya da yıllar süren bir küslüğün, bir düşmanlığın 1 dakikada dostluğa dönüşmesi yüzeyselliktir. Kitabı kısa kesmek için apar topar bitirilmiş gibi bir durum. Kitabın 4'te üçü ağır ağır ilerlerken ve hiçbir yere bağlanamamışken 4'te birinin bu kadar hızlı olması kitabın akışını bozmuş diyebilirim. Kitabı okumak güzel bir deneyimdi ancak yazarın başka kitaplarını merak etmem konusunda da bir engeldi de. Sanırım bu yazardan okumayı burada noktalıyorum, yine de ne denir işte zevkler renkler.
Zamanı Durdurmanın Yolları
Zamanı Durdurmanın YollarıMatt Haig · Domingo Yayınevi · 20227,1bin okunma
Reklam
72 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Daha ne kadar ileri gidebilir dedikçe Agota Kristof’u biraz daha ileri gitmiş buluyorum. Ne yapıyorsun Kristof diyorum, delilik bu. Zannederim ki
Dün
Dün
ile birlikte yazarın tüm kitaplarını okumuş oldum. Bu yolculuğun sonuna geldiğim için sevinmeli miyim üzülmeli miyim bilmiyorum. Çünkü hem bir yük Kristof’un yazdıkları, hem de bir hafiflik.
Dün
DünAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20191,316 okunma
88 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Herkese merhaba "Aziz Bey, Ayfer Tunç'un insan olmaktan doğan zaaf ve yanılgılar nedeniyle yaralanmış, boşa geçmiş hayatlar üzerine yapılandırdığı öykü evreninin en hüzünlü, en gerçek kişisi. Aziz Bey'in öyküsünü okurken, bir hikâye kişisinin varlığını çok yakınınızda hissedeceksiniz." Aziz bey, kibirinden hep yanlış kararlar vermiş ,sevdiklerine geç kalmış , onlara değer vermeyi düşündüğü anda kaybetmiş birisi. Bir düşüş hikayesi.Bir ömür dediğim dedik, burnu havada, bencillik, yanılgı ile geçer mi ? İşte geçerse böyle tek başına bir son seni bulur. Daimi yanlızlık olur. Kısa bir kitap olmasına rağmen üzerine düşünülecek, etkileyici bir kitaptı. Ben beğenerek okudum.
Aziz Bey Hadisesi
Aziz Bey HadisesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 202210,7bin okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
Paulo Coelho’nun “Veronika Ölmek İstiyor” adlı romanı, bireyin toplumun dayattığı normlara karşı içsel bir arayış ve özgürlük mücadelesini anlatan etkileyici bir eserdir. İşte kitabın ana hatlarıyla incelemesi: Konu ve Tema Kitap, genç bir kadın olan Veronika’nın hayatını anlatır. Veronika, dışarıdan bakıldığında hayatında her şeye sahipmiş gibi
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 201078,9bin okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
.     Kuklacı, Nasırlı, Marangoz… bir çok ismi olsa da netice de  anne karnında aldığı darbelerle bir bacağı eksik dünyaya gelmiş bir bebek. Belleksiz dediği babası yüzünden  annesiz , sevgisiz büyüyen babasından hep nefret eden bir çocuk. El arabasında taşınmış hep eşya gibi...Büyüyünce insanlardan kaçış yolu olarak kendi yaptığı maskeyi takerken ayrıca  eksik doğduğu bacağına tahta bir bacak yapıyor. Kuklacı 32 yaşında Turuncu saçlı cüce fahişe Mandalina ile tanışıyor, kimsenin bilmediği bir ada keşfediyor , sevgiyi hissediyor, umut ediyor. Mandalina da adayı bulması konusunda onu cesaretlendiriyor. Mandalinaya güveniyor onunla kalbindeki ve bacağındaki boşluğu dolduruyor. Kuklacı dönüp baktığında nefret ettiği kızdığı kaçtığı babasına benzetiyor kendini. Kuklacı'nın kuklacı olmak için çok acısı vardı. Emre Timur okurken hırpalar bittiğinde derin bir huzursuzluk hissi verir. Yazarın amacı huzursuz etmek ki bunu yine başardı... Dünyaya gözlerini açan saf bir ruhun travmaları okurken içimi kanarttı. Öyle derin öyle sorgulatıcı yazıyor ki okumayan çok şey kaybediyor.   "Kukla ne?" "İnsan gibi işte..."  "Niye gülüyor anne?"  "Çünkü umut ediyor." #kuklaci
emre timur
emre timur
Kuklacı
KuklacıEmre Timur · Az Kitap · 202488 okunma
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.