Bir öğretmen öğrencisine: “Tembel adam, iki yıldır aynı sınıfta kalmaya utanmıyor musun” der.
Öğrenci şöyle cevap verir: “Asıl sen utan; sen yirmi beş yıldır aynı sınıfta kalmışsın.
"Dünyadadır ve dünyalıklardır aslında insanın en büyük zindanı. Kalabalıklar içinde yalnızdır, Kimsesizdir insan, kendi karanlığının zindanında ıssızca yaşar yalnızlığını..."
Ali Şeriati korkusuzca söylüyor gerçekleri, hiç çekinmeden, doğru bildiği yolda ilerliyor, davası uğruna gözünü kırpmadan...
Şeriati'nin kalemini beğendim doğrusu. Çarpıcı gerçekleri tokat gibi çarpıyor yüzümüze ve tereddüt de etmiyor. Bazen insanı rahatsız ediyor Şeriati ama o da tam olarak bunu amaçlamıyor mu zaten?
Bizi rahatsız etmeye geldiğini söylüyor kendisi ki bunu da pekâlâ yapıyor.
Tokat kadar çarpıcı gerçekleri okumak isteyen herkese tavsiyedir...
İnsan yaşamının en büyük sorunu bizzat "insan" sorunudur. Hayat ne ölçüde aydınlanırsa aydınlansın, yeryüzünün güçlükleri ne ölçüde kolaylaşırsa kolaylaşsın, insan ne denli dünyaya egemen olursa olsun, sorunlar ne denli çözülürse çözülsün, "insan" sorunu da bu ölçüde belirsizleşmekte ve giderek trajik boyutlara ulaşmaktadır.
Fakat sonra gördüm ki birbirlerini şaşılası çabalarla ve yığınla öldürüyor, ardından kalkıp evlerine dönüyorlar. Sonra biri yine çıkıp öne düşüyor, yine bir topluluğu diğerine karşı kışkırtıyor, yine başka bir topluluğa çullanıyorlar. Kısaca, beşer adını alan bu canlı türünün kendine eziyet etme ve öldürme ile dolu bir tarihi var.
Ali Şeriati ’in kalemine çok aşina değilim. Onu biraz daha yakından tanımak niyeti ile bu kitabı elime aldım. Katıldığı bir konferansta yaptığı konumanın yazıya dökülmüş hali bu metin. İnsanın dört zindanı. İnsanı tutsak eden dört olgu üzerine konuşmuş yazar. Felsefi bir yaklaşımla düşüncelerini açıklamış. Yazarlara ve düşünürlere, kitaplara atıf
Herşeyden önce insan olma sorunu çözülmelidir. Her sorunun temeli budur. Ardından isteyen dine bağlı kalsın, isteyen din dışı, ister sosyalist ister onun karşıtı, ister ilerici ister gerici olsun...