AHLÂK FELSEFE VE ALLAH
Okuma kültürüne sahip bir insanın rahatlıkla okuyabileceği düzeyde olan bu eseri özellikle ilahiyat, tıp, felsefe, antropoloji, sosyoloji, psikoloji, çocuk gelişimi gibi bölümlerde olanların alanları gereği okumaları gerektiği kanaatindeyim.
Eserde ele alınan en temel sorulardan biri şu; insanlar doğuştan ahlâkî eğilimlere sahip midir? Ahlâk doğuştan -İslâm dinindeki ismiyle 'fıtratımızda'- var mıdır?
Zihnin boş bir levha olduğunu (tabula rasa) savunan Locke ve bu görüşte olanlara göre, ahlâkî özelliklerimiz doğuştan gelmez.
Allah iyiyi, kötüyü, adaletliyi, adaletsizi ayırt edebilmeyi bizlere fıtraten verdiyse bunca kötülüğün kaynağı kim olabilir o zaman? Caner Taslaman'ın bir ifadesi belki de bu soruya cevap niteliğinde olabilir; "Ahlâkî sistemlerin varlığını mümkün kılan temel özelliklere doğuştan sahip olduğumuza dair iddiamız, yüzde yüz insanların bu ahlâkî doğuştan özelliklere uygun olarak davranacağı anlamını taşımaz."(s.42)
Keyifli, düşündürücü, alıcı bir kitap okumak isteyen tutkulu okurlara...
kitaphaber.com.tr/saadetin-ardind...
Saadetin Ardındaki Kayıp Aranıyor
15.02.2021 - Ülker Gündoğdu
Saadetin Ardındaki Kayıp Aranıyor
Akıl ışığında ve aklı temel alır kitaplar. Aklı sorgulatarak eleştirmektedir. İnsanın, aklını kullanmasını ve toplumsal yaşamın, herkes için geçerli olabilecek akılcı bir
İlk iki kitap pek iç açıcı değildi bana kalırsa ama serinin son kitabı inanılmazdı. Karakter analizi ve karakter gelişimi konusunda yazar kendini öyle bir geliştirmiş ki her cümlede belli ediyor kendini. Henüz 254. sayfadayım bu yazıyı yazarken ve şimdiden mezarlığa döndü kitap. Ölen ölene doğrusu. Böyle gerçek olaylar daha hoşuma gidiyor benim. İş adamı liseli aşkından gına geliyor ilk kitaplarda ama ikinci kitabın sonundan itibaren dan dan diye vuruyor insanın kafasına gerçeklik hissi. O bayık, rahatsız eden romantizmden daha derin konular yani geçmişteki yaralar işlenmiş... Şimdilik iyi bittiğinde güncellerim.
Ama ilk iki kitap için olumlu söyleyebileceğim tek şey sürükleyici olmalarıydı. Yormuyor yazarın dili. Akıp gidiyor. Bu kadar. Sadece sürüklenip gittim ne okudum neler oldu bunlar niye böyle bir şey diyemem...
Edit: anlamsız detaylar uzatılmış diyalogların ardından yüzümü güldüren keyifli bir final okudum. Karanın aile hayatını daha detaylı okumak isterdim ayrıca..
NeytBinnur Nigiz · Dokuz Yayınları · 20191,190 okunma
Kişisel gelişimi yeterince gelişememiş insan,varolan inanç ve ideolojileri fanatik bir boyutta kimliğine katarak boşluğunu ödünleme eğilimindedir.Bir şahsın,imgenin,ideolojinin ya da inanç sisteminin,inatçı ve değişmez bir halde insanların benliklerinde içselleştirilmesi, "kimlik geçişmesi sendromu"nun temel belirtisidir.Her benliğin bir kimliğe ihtiyacı olduğundan,kimlik insanın benliğini sürdürmesi için hayatidir.Kimlik vakumuna çözüm olarak içselleştirdiği imgeyi ya da ideolojiyi yitiren insan,kendine ve dünyasına yabancılaşma tehlikesiyle karşılaşır ve bu,kişiliğin dağılmasıyla sonuçlanır.Dolayısıyla,içsellestirdiği her ne ise,ona kayıtsız şartsız tutunmak zorundadır .
Başka bir insanın mutluluğu, güvenliği ve gelişimi bizim için kendi mutluluğumuz, güvenliğimiz ve gelişimimiz kadar, önemli hale geldiğinde sevgi vardır. Harry Stack Sullivan
Başka bir insanın mutluluğu, güvenliği ve gelişimi bizim için kendi mutluluğumuz, güvenliğimiz ve gelişimimiz kadar, önemli hale geldiğinde sevgi vardır. Harry Stack Sullivan