Oysa gözlerimi açtığımda fazlasıyla karışıktı kafam, yıldırım hızıyla yaşadıklarımı bir kez daha sırasıyla, hatıra denen o büyülü kendini kandırma sayesinde, tadını çıkararak yaşamak istiyordum. Şu da varki insanın böyle şeyleri kavrayabilmesi o kadar da kolay olmuyor. Kim bilir, belki de insanın bunları anlaması için ağrıyan bir kalbe gereksinimi vardır.
KİM BİLİR
... gözlerimi açtığım anda fazlasıyla karışıktı kafam, yıldırım hızıyla yaşadıklarımı bir kez daha sırasıyla, hatıra denen o büyülü kendini kandırma sayesinde, tadını çıkararak yaşamak istiyordum; şu da var ki insanın böyle şeyleri kavrayabilmesi o kadar da kolay olmuyor. Kim bilir, belki de insanın bunları anlaması için ağrıyan bir kalbe gereksinimi vardır.
Reklam
Kendinin ne olduğunu anlaması için insanın öncelikle tıpkı onun gibi, kendi kendini anlamayan insanlardan oluşan gizemlerle dolu insanlığın ne olduğunu anlaması gerekir.
Sayfa 29
Milena Jesenska - Yuvadaki şeytan
Neden bütün ya da hemen hemen bütün modern evliliklerin mutsuz olduğu sorusu (sanki sadece modern evlilikler mutsuzmuş ve modern olmayanlar mutluymuş gibi), bütün edebiyatın -ciddiyetle- ve her beş çayı sohbetinin –ciddiyetten uzak bir biçimde- etrafında döndüğü, son moda sorulardan biri. Dünya üzerindeki her soru, toplumun gevezeliklerine olduğu
Sayfa 376 - Can YayınlarıKitabı okudu
hatıra denen o büyülü kendini kandırma sayesinde, tadını çıkararak yaşamak istiyordum; şu da var ki insanın böyle şeyleri kavrayabilmesi o kadar da kolay olmuyor. Kim bilir, belki de insanın bunları anlaması için ağrıyan bir kalbe gereksinimi vardır.
Birine aşık olduğumu anlamam... Aşık olmak anlaşılır bir durum değildir. Kimse kendi kendine durup da ben aşık oldum demez. Kimse aşık olduğunu fark edemez. Aşk gizli bir duygudur, insanı birden bire ele geçirir saati, tarihi, mekanı umursamadan. Aşk birden bire gelir, parmak uçlarından, saç tellerine kadar bütün bedenine yerleşir. Bakışların değişir, sesin değişir, dokunuşların değişir. Hayatın değişir. Aşık insanın su içişi bile diğerlerinden farklıdır. Bardağı daha sıkı tutar artık, hayata bağlanması için, hayata sıkı sıkı tutunması için farklı bir sebebi vardır. Çünkü artık kalbi doludur, su bardağının ellerinin arasından kayıp yere düşmesine, kırılıp paramparça olmasına izin veremez. Artık yemeğini yarıda bırakamaz, evden ayakkabılarının bağcıklarını bağlamadan çıkamaz. Artık her şeyi tam yapmak zorunda hisseder kendini. Bunları hisseder, çünkü onu motive eden bir duygu vardır. Onu sıcak tutan, üşümesine izin vermeyen bir duygu. Aşık olduğu insan onu, elini dahi tutmadan ısıtıyordur. İçini ısıtıyordur... Buna rağmen aşık olduğunu anlayamaz. Bir insanın aşık olduğunu anlaması için tek yol, birinin onu kolundan tutup, "Sen aşık olmuşsun." demesidir. Ancak o an anlar. Durur böyle, birkaç saniye boş boş bakar. Ben harbiden aşık olmuşum der... Aşık olmak anlaşılmaz, aşık olmak fark edilir.
Reklam
321 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.