“İnsan sonsuz yolculuğu tamamen mantıkta başlayıp mantıkta biter. Vicdan ve aidiyet duygusu insanı var olduğu noktaya ayaklarından çivilemiştir. Hareket edemez insan.Kaçmak, uzaklaşmak, yaşadığı hayatı değiştirmek kendisine bile yabancı olmak ister.Teoride mümkün olan bu gerçeklerin uygulama sahasındaki şansı sıfırdır. İnsan burnunun dibinden iki metre uzağa gidemez. Yaşadığımız çağ, insanın dertlerinden ve içinde bulunduğu yaşam döngüsünden uzaklaşmasına müsade etmez aksine insanı bu döngünün bir parçası yapar. Çarkın içinde bir diş olup döne döne midesi bulanan insanın, isyanını kusması ve psikolojik açıdan kendisini hiçbir zaman tamamlayamaması bundandır…