Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Rad Süresi : Bir Toplum Kendini Değiştirmedikçe Allah O Toplumu Değiştirmez :
Allah Teâlâ, ilminin bütün yaratıklarını ihata ettiğini haber veriyor. Onlardan sözünü gizleyen veya açıklayan O`nun için müsavidir, onu mutlaka işitir. Hiç bir şey O`na gizli kalmaz. Nitekim başka âyetlerde şöyle buyurmaktadır : «Spzü açığa vursan da (vurmasan da) şüphesiz ki O, gizliyi de gizlinin gizlisini de bilir.» (Tâhâ, 7), «Gizlediğinizi
Halil B. Ahmed (nahv âlimi): "İnsanlar dört kısımdır." diyor. 1- Anlar, ve anladığını bilir (yâni bildiği ile amel eder) ; bu âlimdir, buna uyun. 2- Anlar, fakat anladığını bilmez. Bu gâfildir, bunu ikâz edin. 3- Bilmez fakat bilmez olduğunu bilir (buna cehl-i basit derler) ; bu yol arıyor, buna doğru yolu gösterin. 4- Anlamaz, fakat anlamaz olduğunu bilmez ( bilirim zanneder, buna cehl-i mürekkeb derler, tedavi kabul etmediği için) ; onu terk edin. " İlim, ameli davet eder, eğer amel geldiyse ne güzel, gelmezse ilim de göç eder. "
Reklam
10/10 puan verdi
MEAL HAKKINDA DAHA FAZLA BİLGİ ALMAK İSTEYENLERE Takdim Hakīkatler ve hikmetler menbaı olan Kur’ân-ı Azîmü’ş-şân ni‘metini, bizlere ihsân eden ve bizi Kur’ân hizmeti ile şerefyâb eden Mütekellim-i Ezelî, Rabbimiz, Hâlıkımız, Cenâb-ı Vâhibü’l Atâyâ Hazretlerine, nâzil oluşundan kıyâmete kadar okunacak ve yazılacak olan Kur’ân kelimelerinden ve
Osmanlıca Mealli Kur'an-ı Kerim
Osmanlıca Mealli Kur'an-ı KerimHeyet · Hayrat Neşriyat · 201521 okunma
"İnsanlar Dört Kısımdır."
"BİRİNCİSİ: Kalbsiz ve dilsizdir. Asi ve hissizdir. Allah (CC) buna hayır vermemiştir. Sebebi: Bu ve benzerleri, hayrı istemezler, hayır yolunu sevmezler."
"İnsanlar Dört Kısımdır."
"İKİNCİSİ: Dili vardır, kalbi yoktur. Herkese hikmetten konuşur ama kendisi amel etmez. İnsanları doğru yola çağırır, kendisi kaçar. Başkasının hatasını büyük görür ama kendisi durmadan yapar. Allah’a (CC) karşı edep ve terbiye yollarını öğretir fakat kendisi büyük günahları işlemeye devam eder. "
"İnsanlar Dört Kısımdır."
"ÜÇÜNCÜSÜ: Kalb sahibidir, ama dili yoktur. Halbuki o Allah’a (CC) tam inanmıştır. Allah (CC) da onu halkından gizlemiştir. Onun üzerine manevi bir örtü çekmiştir. Gözünü halktan kapatmıştır. Bu insan yalnız kendi ayıbını görür ve onu gidermeye çalışır. Kalbi tevhid nuru ile doludur. Bu nur, insanlar arasına karışmanın güçlüğünü, onların ağzından çıkan sözün boşluğunu gösterir. O insan, selametin; sükütta, sessizlikte ve yalnızlıkta olduğunu bilir."
Reklam
"İnsanlar Dört Kısımdır."
DÖRDÜNCÜSÜ: En yüksek derece buna verilmiş ve melekut aleminde kendisine: - “AZÎM” Adı verilmiştir. İşte Hazret-i Nebi (SAV) bu büyük zatın şanını tarif ederken şöyle buyurmuştur: - “Bir kimse öğrenir öğretirse… Ayrıca bildiği, öğrettiği ile amil olursa melekut aleminde ona, AZÎM ismi verilir.” Bu zat, alim-i billah’tır. Mertebeler ölçülürse en yüksek derece onun olduğu ortaya çıkar. Dinin hikmet yönünü en iyi bilen odur. Allah-ü Teala (CC) birçok bilinmeyen ilimleri onun kalbine yerleştirmiştir. Hiç kimsenin erişemiyeceği sırları ona sezdirmiştir. "
Cimrilikle Ilgilo Bolum
Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'in "mal" karsisndaki tutumunu kavramada şu hadisi gormemiz yeterlidir: "insanlar dunyalik karsisinda dort kisimdir: Bir kul vardir, Allah ona mal ve ilim vermistir, o bu mal hususunda Allah'tan korkar da onu sila-i rahimde harcar, malda mevcut olan Allah'1nin hakkini bilir ve yerine getirir. iste bu en yuce mertebeyi elde eder. Bir diger kul vardir, Allah ona ilim vermistir fakat mal vermemistir, ancak iyi niyet sahibidir, şöyle der: Eger malim olsaydi falanca gibi hayir yollannda harcayacaktim. Allah onu niyyetiyle kabiil eder ve ecir yonuyle onceki ile esit olur. Bir ucuncu kul vardir, mal sahibidir, ancak Allah ilim verme· mistir, malini sehvet yolunda cahilane harcar. Ne Rabbinden korkar ne de onunla slla-i rahimde bulunur. Maida mevcut Allah'in hakkini da bilmez. Bu en fena bir mertebedir. Dorduncu bir kimse daha vardir. Allah ona ne mal ne de ilim nasib etmistir. Ancak, sefihlere gibta ile: "Eger param olsaydi der, falanca gibi harcar onun gibi yasardim." Buda niyyeti ile o sefih gibi olur ve gunahta esit olurlar
Sayfa 44 - AkcagKitabı okudu
"Ey insanlar, (ehli) çok inatçı ve nimetlere karsı nankör bir zamanda sabahladık. (Bu zamanda) iyiler kötü sayılıyor, zalim zulmünü/isyanını arttırıyor. Bildigimiz seylerden faydalanmıyor, bilmediklerimizi sormamakta ve musibet-bela gelip çatmadıkça da korkmamaktayız, insanlar dört kısımdır: Bir kısmı ruhları zayıf, kılıçları kör ve malı-mülkü (ekonomik durumu) az oldugu için yeryüzünde fesat/ bozgunculuk çıkarmazlar. Bir kısmı da kılıcını çekmis, kötülügünü açıga vurmus, yaya-atlı tüm adamlarını toplamıs, fitne-fesat için kendini hazırlamıs, dinini yok edip gitmistir. Bütün bunları da elde edecegi mal veya basbugu oldugu atlılar (ordu) veya kendini yüceltecek bir minber edinmek için yapar. Dünyayı nefsi için bir deger görmen ve (dünyayı) Allah'ın indinde olanlara tercih etmen ne de kötü ticarettir...
İnsanlar dört kısımdır: Birincisi: Bilir. Bildiğini de bilir. Bu âlimdir. Ona uyunuz. İkincisi: Bilir. Fakat bildiğini bilmez, bildiğinden haberi yoktur. Bu, uykudadır. Onu uyandırınız. Üçüncüsü: Bilmez. Fakat bilmediğini bilir. Bilmediğinin farkındadır. Bu, irşâda muhtaçtır. Onu irşat ediniz. Dördüncüsü: Bilmez. Bilmediğini de bilmez. (Cehl-i mürekkep). Kendisini allâme sanır. Bu, câhildir. Onu terkediniz.
Sayfa 589Kitabı okudu
Reklam
Zorba... MÖ 4. yüzyıl ve Günümüz...
Aşağıdaki kısım Platon'un Devlet eserini oluşturan bir kısımdır. Benim çok hoşuma gitti ve bu zamanın bir uyarlaması olarak gördüm. Okuyup benimle fikrinizi paylaşırsanız sevinirim. İçerik siyasi değil sadece Platon'un muazzam öngörüsüyle alakalıdır. Kendisine her ne kadarda aristokrat dense de ben bunu bir hakaret olarak algılıyor, aydın kişi
118 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.