İstanbul şehrini "azat buzat beni cennet kapısında gözet" diyerek dolaşan üç çocuğu hiç unutmayacağım. Birkaç yoksul çocuğun gözünden eski bir geleneğin ve insanlığın giderek yok oluşu.. ve Mahmut'un umudu.
"Azat buzat,azat buzat, hey insanlar azaaat buzaat...Cennet kapısı, cennet kapısı..." sesi çıktığınca.
Kuşlar da Gitti 🦅Hikaye Semih, Süleyman ve Hayri adında üç kafadarın İstanbul'da,Azat-Buzat geleneği ile verdikleri hayat mücadelesini anlatıyor.Bu mücadele devam ederken siz insanlığınızdan sorgulanıyor ve insanlığı sorguluyorsunuz. 🦅”Kuşlar Da Gitti” de aslında kafese koyduklarımız kuşlar değil de insanlıktır. Şu düzende kafese konan kuş kadar çaresizdir insanlık. Artık şehirlerin sokaklarında insanlığın çöp yığınları birikiyor; insanlığın kötü rüzgarları esiyor. .... Gel gelelim bu kadar güzel mesajlar içeren kitaptan alıntılara: 🕊- "İnsanlık öldü mü?" dedim.
- "Yok" dedi, "ölmedi, ölmedi ama bir şeyler oldu, başka bir yerlerde sıkıştı kaldı herhalde?"
- "Kuşlar da gitti."
İnsanlıkla beraber kuşlar da bir bir yok oldu gitti…
🕊Cehennem yerinde hiç ateş yoktur, herkes ateşini buradan götürür... 🕊Niye böylesine insanlar insanlığı unuttular? 🕊Çirkin olan ; insanlığın en üst kabuğudur. Adam olan hem kendi kabuğunu, hem insanlığın kabuğunu durmadan soymaya çalışır. 🕊"Bir kuşa bir
cennet, uçurun ha uçurun ... "
🕊O parlak ışığı göremiyorsak,gözümüz içimizin karanlığındadır.
Umutların öldüğüne iyice inandığın bir anda insanlık,bin bir yönden açan bir ışık-umut çiçeğiyle birden aydınlanıverir... 🕊İnsanlar binmişler birbirlerinin sırtına, birbirlerinin karanlığına gidiyorlar... 🕊İnsanlık belki Mahmut’un bu ağız dolusu gülüşünde, bu yürek dolusu sevincindedir,kim bilir,belki... 🕊Kuşlar unutkan olurlar. Geri gelecekler....
#kuşlardagitti
Aralık ayının sonlarına doğru soğuk bir İstanbul sabahından merhaba diyor havada süzülen martılar.Kadıköy’ün rıhtım bölgesinde ufak bir kayığım var,çok uzun zamandır İstanbul’da yaşadım,aslen Aydından göçmüşüz,milyonlarca istanbullunun hikayesidir aslında burada anlatılan.Üç erkek evlat bir sürü torun sahibi oldum ekmeğimi balıkçılıkla
Bir gün küçük bir mahallenin içerisinde kendince bir şeyler yapmaya çalışan ve hayatları boyunca mutluluğun temellerini atmayı amaçlayan bir küçük grup arkadaş varmış. Göğün hatrına diye de bir isim vermişler kendilerine. (yeryüzündeyken gökyüzünde yaşabilmek de çocukluğunu bir ayrıcalıktır bence) Her hareketlerini gökyüzünden gelen bir temenni