·
Puan vermedi
''Satranç Zweig'in Brezilya'da sürgünde yazdığı bir eser. Okuması kolay,kendine çeken ,yormayan bir kitap. 2.Dünya Savaşı zamanlarında geçen,Nazilerin yorduğu Doktor B'nin hikayesi. Sistemli yalnız bırakılma yöntemiyle işkence çektirilen Avustralyalı diplomat ve dahi aynı zamanda bir o kadar da tabir-i caizse embesil satranç ustası Czentoviç'in hikayesi. Tek bir yöne odaklı Czentovic günümüz gençlerini anlatıyor demiş bir eleştiride. Gözleri boş boş bakan ,kendini yetiştirmemiş içi boş bir ünlü. Doktor B. tam tersi mütevazi yaptığı işleri küçümseyen bir adam ve kimsenin daha önce çok isteseler de yenemedikleri şampiyonu alt eden birisi. Doktor B. işkence odasında yalnızlıkla baş etmek için zor şartlar ve imkansızlıklar içinde öğrendiği bir şeydi ve buna öylesine tutundu ki hastalanırcasına oynadı.Yaşadığı insanlık dışı işkenceler onu santranca yöneltti ve hayata onunla tutundu o kadar iyi öğrenmişti ki sonunda yenilmez denilen kendinden son derece emin satranç ustasını bile yenmişti.Zorluklar içinde insanın hayatta kalma yolunu nasıl bulduğunun güzel bir örneğiydi .
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020235bin okunma
Hacı Bektaş-ı Veli'nin; "Düşünce Karanlığına İşık Tutanlara Ne Mutlu"," İleri Gidilmeyen Yolun Sonu Karanlıktır" anlayışlari Mustafa Kemal'de; "Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir" oluyor. Hacı bektaş-ı Veli'nin; "Kadınlarını Okutmayan Uluslar yükselemezler" anlayışı, Tevfik Fikret'in; "Elbet Se- fil Olursa Kadın, Alçalır İnsanlık" sözleri cumhuriyetle birlikte kadın-erkek eşitliğini ve kadınların da "seçme-seçilme" haklarıni getiriyor.
Reklam
İnsanlık yeryüzünde Yüce varlığın ruhudur ve bu yüce varlık sevgi ve iyi niyeti emrediyor. Fakat insanlar bu öğretilerle alay ediyor. Nasıralı İsa dinledi ve çarmığa gerildi. Sokrates bu sesi duydu ve takip etti, o da bedenin kurbanı oldu. Nasıralı ve Sokrates takipçileri İlahinin takipçileridir ve insanlar onları öldüremediği için alaya alarak ‘Alay konusu olmak öldürülmekten daha acıdır’ dediler. Kudüs Nasıralıyı öldüremediği gibi Atina da Sokrates'i öldüremedi. Onlar hâlâ yaşıyor ve sonsuza dek yaşmaya devam edecekler. Alay İlahi takipçiler karşısında zafer kazanamaz. Onlar yaşıyor ve sonsuza kadar da büyüyecekler.
·
Puan vermedi
Insanların yalnız kendi derdi var sanır şayet hayvanlar konuşabilseydi insanlık 𝑎𝑔̆𝑙𝑎𝑟𝑑ı insanlarımızı kötü şeylere teşvik etmeyelim hayvanlarımızı koruyalım
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020243,8bin okunma
86 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kayıp Aranıyor
𝐺𝐼𝑅𝐼𝑆
Sait Faik Abasıyanık
Sait Faik Abasıyanık
'ın okuduğum ilk romanı. Açıkçası bende çok derin bir izlenim bırakmadı. Belki yoğunluktan dolayı çok fazla kendimi veremedim.
Kayıp Aranıyor
Kayıp Aranıyor
daha iyi bir incelemeyi hak ederdi. İnsanın kaderi, yaşantısı içinde yaşadığı toplumdan bağımsız şekilde şekillenebilir mi? İnsanın kaderi toplumun şekline bağlı mıdır? Kitaptan bahsedecek
Kayıp Aranıyor
Kayıp AranıyorSait Faik Abasıyanık · Yapı Kredi Yayınları · 20115,6bin okunma
İnsanlık tarihinde ilk ve yegâne olmak üzere, Resul-i Ekrem Efendimizin, Medine'de Ensar ile Muhacirler arasında bir kardeşlik (muâhât) sözleşmesi akdettiğini ve tek tek her birini diğerine kardeş yaptığını biliyoruz. Bu kardeşlik sözleşmesinde insanların ırkı, rengi, kabilesi, soyu sopu değil mü'min olmaları esas alınmıştı. Peygamberimiz onların birbirlerine karşı olan hak ve vecibelerini, yükümlülük ve sorumluluklarını da kendilerine bizzat talim edip öğretmişti. Onun kardeş kıldığı sahâbîler birbirlerini sık sık ziyaret eder, her biri diğerinin her türlü derdi ve ihtiyacı ile ilgilenir ve kendi öz kardeşlerinin hukukuna riayet ettikleri gibi din kardeşlerinin de hukukunu koruyup gözetirlerdi.
Reklam
Hayatın Anlamı
2.kısım Anlam sorunu Hayatın anlamı nedir?" sorusu neredeyse her sözcüğü so- runsal olan ender sorulardan biridir. Bu, son sözcük için de ge- çerlidir, çünkü dünya genelinde dini inancı olan sayısız insan için hayatın anlamı bir "ne?" değil, "kim?" sorusudur. Kendini işine adamış bir Nazi, Adolf Hitler'in
Atatürk inanıyordu ki, modern millet kavramı bugün cihanşümul medeniyetin temel taşıdır ve insanlık cihanşümul bir medeniyete sahip milletlerin ahenkli bir topluluğu olmaya doğru gitmektedir. Atatürk bu yüksek insanlık idealini tam bir açıklıkla ifade etmiştir: “Beşeriyetin hepsini bir vücut ve bir milleti, bunun bir uzvu addetmek icabeder."
گفتم این شرط آدمیت نیست مرغ تسبیح خوان و من خاموش İnsanlık şanına layık değildir ki kuşlar zikir ve tesbihte bulunsunlar da ben sükût edip durayım. وَإِنْ مِنْ شَيْءٍ إِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ وَلَكِنْ لَا تَفْقَهُونَ تَسْبِيحَهُمْ "O'nu hamd ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Ne var ki siz, onların tesbihini anlamazsınız" (İsra 17/44).
Sayfa 129
Nefs, Akıl ve İmaN
İlim ve Sanat, IV, 23 (1989) Çağdaş toplumlar, yirminci yüzyılda gerçek bir cahiliyet devri yaşıyor. Bunca bilimsel ve teknolojik ilerlemeye rağmen çağın insanı mutsuz ve muzdarip, savaşlar, sömürüler, yalanlar, çılgınlıklar, zulümler, edepsizlikler, sefaletler, dengesizlikler, cinayetler, intiharlar, hastalıklar... İnsanlık özlediği huzur ve
Reklam
328 syf.
6/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Kitap, 30'lu yaşlarında iki yakın arkadaş olan Alice ve Eileen'in hayatları ve birbirlerine gönderdikleri maillerden oluşuyor. Çabuk okunuyor ve pek fazla olay olmamasına rağmen sürükleyici. Mailler genel olarak edebiyat, hayat, ilişkiler, insanlık, toplumun beklentileri gibi çeşitli konularda yazılmıştı ve biri yazar diğeri editör olan iki karakterin bu konularda tartışmasını okumak keyifliydi. Yazarın Arkadaşlarla Sohbetler kitabını okumuştum. Bu kitabı ondan daha iyi yazılmış, karakterleri daha iyi işlenmiş ve genel olarak daha olgun buldum. Ama genel tema benzer: Karmaşık ilişkiler, mesleği yazmak veya politika olan ve kendini dışlayan veya dışlanmış hisseden karakterler... Peki dünya çapında reklamı bu kadar iyi yapılmasaydı, bizde de Can ve Monokl gibi yayınevlerinden çıkmasaydı Sally Rooney'i okur muydum? Hayır. Yazarın kitaplarının gerçekte olduğundan daha "derin" gösterildiğini düşünüyorum. Normal İnsanlar'ın dizisinin de yazarın ilgi çekmesinde payı çok bence. Pazarlama ekibine kocaman bir alkış Genç yetişkin kitabı okumak istiyorum ama iyi yazılmış olsun ve önemli konulara değinsin diyorsanız göz atabilirsiniz.
Güzel Dünya Neredesin?
Güzel Dünya Neredesin?Sally Rooney · Can Yayınları · 20221,542 okunma
Asr suresi..
Mehmet Akif Ersoy'un güzel bir manzumesi var. Diyor ki Akif: Hâlikın nâ mütenâhî adı var, en başı “Hak” Ne büyük şey kul için, hakkı tutup kaldırmak. Hani ashâb-ı kiram ayrılalım derlerken Mutlaka sûre-i ve’l-asr’ı okurmuş bu neden? Çünkü meknûn o büyük sûrede esrâr-ı felâh Başta imân-ı hakîkî geliyor, sonra salâh; Sonra hak, sonra sebat: işte kuzum insanlık; Dördü birleşti mi, yoktur sana hüsrân artık!
Şöyle bir dünyaya bakın. Dünyanın her yerinden dumanlar çıkıyor, Dünya bir yangın yeri. Özellikle İslam coğrafyası yangın yeri. İnsanlık gemisi battı batacak. İnsanın aklı kendi kendisine yeterdi de denizler kıyılara niçin balıkları değil de çocukları vuruyor? İnsanın aklı kendi kendisine yeterdi de bugün bir çocuk kalkıp da 7 milyar dünyanın içinde, o dünyanın göz bebeğine bakarak, niçin şu cümleyi kuruyor: "Diyorlar ki cennette yemek çokmuş. Allah'ım benim bir an önce şu canımı al ki cennete gireyim, aç karnımı cennette doyurayım." Modern dünyanın merkezinde bir çocuk, bu cümleyi niçin kuruyor? Madem insanın aklı kendi kendine yeterdi, madem insanın aklı Kaf Dağı kadar ederdi, bu şaşkınlık, bu alçaklık, bu zulüm neyin nesi?
Sayfa 127
190 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Türk Edebiyatında içinde ''duvar'' kelimesinin geçtiği ve bu kelimenin mecazi anlamda kullanıldığı birçok kitap yayımlanmıştır. Bu eserlerin en başında
Duvar
Duvar
eseri gelmektedir.
Duvar
Duvar
, Mavi Akımının kurucusu
Attila İlhan
Attila İlhan
tarafından ele alınmıştır. Ünlü şairin yalnızca 16 yaşındayken kaleme aldığı ilk şiiri ve diğer birçok ilk
Duvar
DuvarAttila İlhan · İş Bankası Kültür Yayınları · 20171,358 okunma
Batı medeniyetinin bünyesinde adına "devrim” denilen olgular, neticede insanları ve milletleri biraz daha "bencil", biraz daha "menfaatçi", biraz daha "zalim", biraz daha"eşyanın kölesi" olmaya şartlamıştır. Oysa tarih boyunca dönem dönem, bunalıma düşen, zulümde azgınlaşan insanlık ancak peygamberler eliyle gerçek devrimi, asıl ifadesiyle "İnkılab"ı tanımışlardır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.