𝐀𝐝𝐢𝐥 𝐛𝐢𝐫 𝐲𝐚𝐫𝐠ı𝐥𝐚𝐦𝐚, 𝐀𝐝𝐚𝐥𝐞𝐭 𝐢𝐬𝐭𝐢𝐲𝐨𝐫𝐮𝐳 🙏 Refah'ta insanlık cayır cayır yanıyor 🥺🔥⛺ "BU DEHŞET SONA ERMELİ " ‼️ #soykırım yapılıyor #dünyanın kanını donduran saldırı #çocuklar ve bebekler diri diri yanarak can veriyor
Selamünaleyküm, arkadaşlar sizlerle bir şeyler danışacağım ve bu danışma, diğer hiçbir kimsenin dillendirmekten dahi korkacağı şeyler olacak, beni yadırgayan ve düşüncemin sakat olduğunu düşünen varsa ''155''i arayıp ihbar edebilir, bundan yana herhangi bir problem ve kaygı gütmüyorum. Şimdi, aslolan mevzuya dönecek isek, her
Reklam
Bu Kadar Bozulmuşken Bir Daha Düzelir mi?
+++Mesela o zifiri karanlık artmış, artmış, artmış, böyle göz gözü görmeyecek bir zemine ve zamana kaymış. Birisi çıkmış o karanlığın içerisinden, Ömer İbn-i Abdülaziz, altı ay içerisinde o kararan dünyayı yeniden asr-ı saadet aydınlığına kavuşturmuş. Hiç kimsenin tahmin etmeyeceği kadar iyileştirmiş. İnsanlık tarihinde, İslam tarihinde böyle beldelerde zekat verilecek kimse kalmayacak birkaç dönem yaşanmıştır. O dönemlerden bir tanesidir Ömer İbn-i Abdülaziz dönemi. Bu kadar bozulmuşken olur mu dediklerinde, onların da dedikleri bir zamanda Ömer İbn-i Abdülaziz olduğunu göstermiştir. Bugün de bozulmuş, dediğimiz gibi birçok yerde var. Ama Allah'ın izniyle ben fert olarak, sen fert olarak, bulunduğumuz yerlerde cemaat olarak, topluluk olarak iyi olmanın ve iyi kalmanın mücadelesini verirsek, Allah da inayet kapılarını açarsa, bereketini üzerimize yağdırırsa olacak. Onun için asla ümitsizliğe meydan vermemek gerekir.
Muhammed Emin Yıldırım
Muhammed Emin Yıldırım
Bu kadar bozulmuşken düzelir mi?
İnsanlık bozulmuş, Ümmet-i Muhammed bozulmuş, memleketimiz bozulmuş, toplumumuz bozulmuş, hanelerimiz bozulmuş, biz bozulmuşuz. Yani dönüp kendimize mesela şöyle bir baktığımız zaman 10 sene önce, 15 sene önce, 20 sene önceki halimizle, manevi anlamda bazı duruşlarımızla alakalı çok ciddi zafiyetler yaşadığımızı görebiliriz. Ama ne olursa olsun karanlığın en zifiri anı, aydınlığa en yakın olan andır.
Muhammed Emin Yıldırım
Muhammed Emin Yıldırım
Gazze'de insanlar, dünyada insanlık ölüyor!
8 milyonluk İsrail için 1.5 milyar müslüman ebabil bekliyorsa, ebabiller gelse İsrail'i değil bizi taşlar. --Necmettin Erbakan
Aylar oldu.. aylardır Gazze ateşler içinde yanıyor. Bunun adı nedir? Savaş mı? Abluka mı? İnsanlık suçu mu? Kuralsız bir savaş mı? Katliam mı? Unutulmak mı? Cihad mı? Bunun tam bir adı yok... Kimyasal silahlar,bombalar,paramparça olmuş insanlar,bir anda "ceset" ismi verilen binlerce bebek,çocuk,kadın,erkek.. Bizim utanmak bilmez lisanımız ne çok isim veriyor bu yaşananlara.. Bir çok insan "şehid" diyemeyecek kadar aciz.. Aciziz.. Rezil olduk,zelil olduk,insanlıktan çıktık.. Çoğu zaman unuttuk,alıştık.. Kınadık,kınadık,kınadık.. hiç bıkmadan usanmadan kınadık. Kınanacağımızı hiç düşündük mü? Kınanmaya layık olan bizler değil miyiz? Nasıl hesap vereceğiz diye kaç gece uykularımız bölündü? Affa layık olmak için kaç şehitten helallik istememiz lazım? Binlerce,milyonlarca soru var. Hiçbirinin tam bir cevabı yok.. Oradaki müminler ateşler içinde yanarken,parçalanıp Rablerine kavuşurken belki tekrar tekrar şehadeti istiyorlar Allah'tan.. Onlar kurtuldular bu çirkin,kıymetsiz imtihan yeri olan dar-ı dünyadan..Ya bizim beş para etmez isteklerimiz arzularımız.. Neye layığız bu saatten sonra? Ben bu ve bunun gibi yüzlerce sorunun hiçbirine bir cevap bulamıyorum. Bulmaya yüzüm de yok.. kendi nefislerimizi kınamayı dahi beceremiyoruz ki bunu yapabilelim.. yine de affedilmek istiyorum.. çaresizliğimi gören Sen'sin.. Beni,bizi affet Allah'ım... Ne düşüncelerim,ne sesim,ne ayaklarımın gittiği yollar çare olamadı yaşananlara.. Tek silahımız olan dualarımızı,tövbelerimizi,affedilmek istediğimizi sen kabul et Allah'ım..
Reklam
Katil israil
Bir takım şampiyon oldu diye sokaklara akıp bütün gece yeri göğü inletebiliyoruz ama aylardır yanı başımızda katledilen masum insanları görmezden geliyoruz. Sosyal medya fenomenleri içeri atıldığında çocukları annesiz ne yapacak diye ağlayıp sızlayanlar, oradakiler çocuk değil mi? Onlar ne yapacak? Peki bir dizi veya filmde sevilen karakterler öldüğünde ülkece bir araya gelip cenaze namazları kılınıyorken oradaki insanların bırakın bir mezarı, çöp poşetlerine atılmalarına vicdanımız nasıl el veriyor bizim? “ Arap ” nasılsa diyerek ötekileştirip ölümleri görmezden gelen kaç paylaşım gördüm. Oysa bu ülkenin lideri olarak gördüğümüz Atatürk23 Nisan ”ı yeryüzündeki bütün çocuklara rağmen etmemiş miydi? Onların hakkı yok muydu o günde mutlu olmaya da “Ne halleri varsa görsünler!” der gibi sırt döndük? Mesele ırk mı, din mi, İNSANLIK mı? İsrail’in katil olduğu tescillendi, peki biz neyiz ?
Düşünüyorum da;
Mekke Fethi kutlamaları , stadyumlarda yapılırdı, merhum Erbakan Hocam derdi ki ;ne zaman bu stadyumlar oyun için değil İslam için bir araya gelirse İslam'ın kurtuluşu o zaman olacaktır. İnsanlar top,pop çılgınlığı ,mal mülk sevdası ve bu uğurda verdikleri azim , mücadele ve iştiyak'ı ,mazlumlar için din kardeşi ve âlem-i İslam için verirse kurtuluş o zaman olacak. TV ,sosyal medya, alışılmış konfor ile beyinleri ve gönülleri boşaltılmış,saçma sapan gündüz programları ve dizilerle ebeveynler ;çocuklar ve gençler ise saçma sapan internet oyunları sosyal medya akımları ile iğdiş edilmiş bir ümmet var. Kalbinde insanlık taşıyan Batı'nın bile bu zulümlere tepkisi bizden fazla.Hocamın tabiri ile Hans uyandı da bizim Hasan uyuyor hala. Müslümanı olduğu yere çakılı bırakan kalbinde ve zihninde bir sürü ağırlık ve bağ var. Ayrıca alışmak denen bir melânet var. Kahrolası alışmak her gün sınırlarını açıyor ,daha fazlasını kabul ediyor.
Suret-i İnsanlık..!
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.