216 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Gencecik bir kız neden ölmek ister ?
Bu kitabı elime aldığımda sanırım ön yargılarım vardı.. intihar etmek isteyen yine bir kişi ve hikayesi ! Bana ne katabilir ki ? Demeden edemedim. Çünkü benzer hikayeler oluşmuştu bile zihnimde. Oysa okudukça, yahu bu kız neden ölmek istiyor deyip durdum.Aile sorunlu değil, sosyal , güzel de, mali durumda da sorun yok yahu nedir sorun ? Sonra günümüz gençlerinde benzer intihar meyilliler duyduğumu hatırlıyorum . Rutin sorunsalına tahammül edemeyen bir birey ile karşı karşıyayız. Ama içerisindeki sadece Veronika ilginç bir kahraman değil ki . Şizofren Eduardo'nin hikayesi, Zetka, Mari karakteri çok çarpıcı geldi .Geçmişte akıl hastanesini sadece akıl hastaları kullanmadığını farkli sebepler ile de oraya insanların yattığı ya da yatırıldığı durumları.. Ama en çok neydi bu kitabı sevdiren biliyor musunuz? Hiç bir kar tanesi mantığı ile düşünün birbirine benzemiyorsa insanlarda birbirine benzemiyor. Benzemiyorsa ve farklıysa deli miyiz ? Ben bu kitabı etkilenerek okudum. Tavsiye eder miyim ? Zaman ayırmaya değer!
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 202076bin okunma
123 syf.
6/10 puan verdi
Labirent
Burhan Sönmez
Burhan Sönmez
'den okudugum beşinci kitap külliyat henüz bitmişken yeni bir kitabın satışa çıkarıldığını öğrenmek güzel oldu(Duymayanlar için kitabın ismi Franz K ve Aşıkları). Gelelim bu kitaba Istanbul'da yaşayan yakışıklı, yalnız bir Blues müzisyeni bir gün boğaz köprüsünden atlayarak intihar eder. Üzerinde bulunan mont paraşüt etkisi yaptığı için sadece birkaç kaburga kırığı ile kurtulur, yalnız bir problem vardır hafıza kaybı. Hem yakın hem eski geçmişi tamamen unutan Boratin, arkadaşları ve ablası aracılığıyla geçmişini hatırlamaya çalışır. Boğaz köprüsünden atlayıp da hayatta kaldığı için şanslı mıdır? Yoksa hafızasını kaybettiği için şanssız mı? Belki de hayatta kaldığı için şanssız, belleğini yitirdiği için şanslıdır. Sayfa 29'da belirttiği gibi " Herkes elinden geldiğince geçmişsiz yaşamaya çalışıyor zaten, dünleri yok sadece bugüne ait gibi yaşıyorlar." Yoksa tam tersi mi doğru? Antika kitapların pahalı olduğu gibi bugünümüz dünden daha mı değersiz? Yazar geçmişini ararken bu ikileme çok düşer. Acaba geçmişini öğrenirse veya hafızası eski haline gelirse bu dünyadan kopup yine intihar etmek isteyecek midir? Tekrar suya atlayarak anne rahmine dönme, yüksekten atlayarak yaratma arzusuna yenik düşecek midir? Yoksa bir saat gibi mı davranmalı, anın keyfini çıkarıp geçmişi ve geleceği düşünmemeyi öğrenmeli midir? Geçmişi unutan insan geçmişin günahlarından sorumlu mudur? Modern çağda geçmiş gelecek ve bellek bunalımlarina değinen yazarın diğer kitaplarına görece daha az başarılı bulduğum kitabı oldu. Herkese keyifli okumalar..
Labirent
LabirentBurhan Sönmez · İletişim Yayınevi · 2018661 okunma
Reklam
272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 saatte okudu
Merhaba arkadaşlar. Acı dolu, mide bulandırıcı, hassas kalpleri cehennemin bile cennet olduğuna ikna edecek yaşamlarla dolu bir eseri geride bıraktık. Jack London okuma serimizin de sonlarına yaklaşıyoruz. Yaşanmış hayata dair bir anı olarak nitelendirebileceğimiz bu eser aslında çok önemli noktalara parmak basıyor. Biz de bu noktaları elden
Uçurum İnsanları
Uçurum İnsanlarıJack London · Alfa Yayınevi · 20203,496 okunma
282 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
GECE YARISI KÜTÜPHANESI
Tek kelime ile bayıldım. Hiç pişman oldunuz mu eminim ki oldunuz, her insanın hayatında keşkeleri vardır bazen verdiğimiz kararlardan yaptığımız şeylerden pişman oluruz geri dönmek isteriz fakat olmaz çünkü zaman geriye akmaz hiçbir zaman. Kitabımızda Nora adındaki karakterimiz kendini kara delik olarak tanımlamış hickimse için bir değerinin olmadığını düşünmektedir. Son olarak kedisi de öldüğünde artik dayanamaz ve intihar etmek ister hap içer fakat birden kendisini sonu olmayan bir kütüphanede bulur ve burda geçmişte başka kararlar verseydi nasıl yaşardı hangi hayatta neler olurdu diye sonsuz hayat denemistir fakat sonunda pişmanlıkların geri dönüşü olmadığını kendi hayatımızın yerini hiçbir hayatın tutamicagini anlamıştır. Okuyacaklara keyifli okumalar dilerim.
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202153,3bin okunma
144 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Aslında kitapla ilgili olarak ne söylesem spoiler verecek gibi olduğum için kısa olarak konusundan bahsedebilirim. İntihar Dükkanı, umutsuzluğun ve varoluşun karanlığında bir ışık sunuyor. Dükkânın sahibi Lucrèce, intihar etmek isteyenlere yardım etmek için elinden geleni yapıyor. Lucrèce, intihar edenlerin hayatlarını anlamlandırmalarına ve huzur bulmalarına yardımcı oluyor. Roman, İntihar Dükkanı'nda çalışan dört kardeşin hikâyesini anlatıyor. Bu kardeşler, umutsuzluk ve varoluşun karanlığında kendi yollarını bulmaya çalışıyorlar. Karanlığın içinde tabelası parıldıyor: İntihar Dükkânı. Hayatın yüküne dayanamayanlar son alışverişlerini yapıyorlar. Zehirler, ipler, tıraş bıçakları ya da daha ilginç intihar yöntemi paketleri... Nesillerdir müşterilerinin son anlarında kullandıkları malzemeleri temin eden bu aile şirketine, bir gün sizin de yolunuz düşebilir. Tabii dengeleri değiştiren bir sürpriz sizden önce bu karanlığı aydınlatmazsa...
İntihar Dükkanı
İntihar DükkanıJean Teule · Sel Yayıncılık · 20206,8bin okunma
448 syf.
·
Puan vermedi
Bir düşünün intihar etmek üzeresiniz bir adam hayatınızı kurtarıyor ama karşılığında sizinle bir anlaşma yapıyor bundan sonra ne söylerse sorgusuz sualsiz yapacaksınız kendi iyiliğiniz için... . . tanrı daima tebdil-i kıyafet gezer, kendi kendimize koyduğumuz engelleri korkularımızın ve önyargılarımızı nasıl aşacağımızın, kaderimiz sandığımız mutsuz bir yaşamın bizi mutluluğa götüren bir yolculuğa nasıl dönüştüreceğimizin hikayesi. . . Sonu ters köşe olan bir kitaptı benim için. Esas karakter Alan Greenmor iş hayatında başarılı diyebileceğimiz genç bir istihdam danışmanı fakat özel hayatında ve kendi iç dünyasında durum fazlasıyla karmaşık. Onun bu hayattaki bu savaşlarının yanı sıra görev veren bir adam, Dubreuil var. Ve bu adamla bir sözleşme yapıyor hem de hayatına son vermek istediği bir gece. . . Dili okurken sıkmıyor ama başlarda durgun giden kitap sonraki sayfalarda öyle bir heyecanlandırıyor ki bir an önce öğrenmek istiyorsunuz her şeyi. Kesinlikle okunması gereken bir kitap ve bence başucu kitabı da olmalı diye düşünüyorum.
Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer
Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet GezerLaurent Gounelle · Pegasus Yayınları · 20136,2bin okunma
Reklam
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nietzsche, yüz elli yil önce "Felsefeyi daha tehlikeli hale getireceğiz"demiş ve yazarımız #emretimur 'da romanını silahlandırarak bize sunmuş . Üç büyük korkuyla yüzleştirmiş bizleri.Hastalık ,sefalet ve ölüm . Bir sürünün önde gelen parçasıydı Adem Bey . Başarıyı, kazanmayı anlatıyordu konferanslarında.Dev cüsseli başarılı adam elli sekizinde yaşadığı felç ile ilk kopuşunu yaşadı. "Dürüst insanlar, yalancıların mutluluk masallarıyla mutsuz olmaya mahkûmdur ." Bir öteki olmayı gururuna yediremedi. İntiharı denediğinde yine bir öteki ,fahişe Matmazel tuttu ellerinden . İki yıl biçilen ömrünü güzelleştirmek için gittiği psikolog Memduh'u da intihar etmek üzereyken bulunca ,üçlü ötekiler grubu oluştu aralarında. Kime göre ,neye göre öteki olmuşlardı ki her gün sayıları artıyordu? Yoksa acıları mı birleştiriyordu onları? "Anlam" denen şey nedir? Bizim sonradan hayatın üzerine baharat gibi serptiğimiz bir şeydir. O baharatı çıkardılar hayatlarından .Öze indi tartışmaları.Kendilerini tekrardan inşa ettiler. Sistemin bozuk çarkını eleştirdiler bolca . Atlattıkları büyük depremle, ölümün gerçek yüzünü hissettiler .Bu tartışmalar onları daha güçlü hale getirdi . Yaşadığımız pişmanlıklar , utançlar ne varsa yüzleşildi bu kitapla . Öteki olanlara kurtacı mıydı Adem bey ? Okuyun;Ama öyle okumuş olmak için değil ,sindirerek ve düşünerek ....Kitapla kalın canlar .
Ötekiler
ÖtekilerEmre Timur · Az Kitap · 2019297 okunma
68 syf.
10/10 puan verdi
Mektup; duyguları, düşünceleri anlatandır en anlaşılır haliyle kelimelere döküldüğünde. Yeri gelir kederleri, yeri gelir sitemleri, yeri gelir özlemleri… Bazen de sevgileri, umutları, gülüşleri, bekleyişleri… İçimizi günışığına ayna gibi yansıtandır mektup, dile getirilemeyenleri kalplerde hissettirebilendir. Bu yazımda sizlerle beraber Stefan
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022221,9bin okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Batan Bir Ailenin Öyküsü
Eh iştenin altında bir keyif aldım bu kitaptan. Okuması kolaydı. Dili sade. Bir zamanlar zengin olan bir aile ve yoksullukla sınanmaları... Ailenin kızı, Kazuko alkolik ve evli bir yazarın metresi olabilmek için mektup üstüne mektup yazıyor. Savaşta öldüğünü sandıkları kardeşi Naoci, geri dönüyor ama tam bir baş belası. İşi gücü har vurup harman savurmak, içki içip uyuşturucu kullanıp karı kız kovalamak... Yaşamayı hak etmeyen biri. O da böyle düşündüğü için intihar ediyor zaten. Yine de intihar etmek için annesinin ölmesini bekleyecek kadar ince düşünceli. Anne, sevgi dolu bir kadın. İki evladı da böyle bir anneyi hak etmiyor. Hayat zor. İnsanlar kahpe. Tamam ama sen öyle bir yaşa ki onlardan farklı olsun. Bu iki çocuğun tek yaptığı sersem hayatlarının suçunu hep düzene, düzenin aşağılık insanlarına atmak. Kazuko, mektuplarına cevap alamayınca adamın ayağına kadar gidiyor. Ee adam da bir zahmet onu hamile bırakıveriyor. Utanmaz Kazuko, intihar eden kardeşinin adını verdiği çocuğunu, kocasıyla yattığı kadının kucağına atmaya çalışıyor bir de. Allah'ım pişkinliğin, bencilliğin, iğrençliğin bu kadarı.
Batan Güneş
Batan GüneşOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 20232,447 okunma
445 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kırmızı Pabuçlu Kedi
Kimilerine göre o “erkek düşmanı” ,kimilerine göre “anaç”, kimilerine göre de kadın intikamının ta kendisidir. Hikayesi II. Dünya savaşı başladığında başlar.(1939) Büyük büyük annesi “cadı” olduğu suçlamasıyla yargılanmış, sonra serbest bırakılmıştır. Yazar olma yolunda ihtiyacı olan motivasyon için, “kendime bir ‘cadı’dan daha iyi bir ‘ata’
Margaret Atwood
Margaret AtwoodRosemary Sullivan · Everest Yayınları · 201316 okunma
Reklam
282 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Herkese merhaba. Satranç masasında başlayıp satranç masasında biten ilginç bir kitap. Okurken ana karakterle birlikte yaşayabileceğim hayatları düşündüm ve bu düşünceler sayesinde şu anki hayata daha da bağlandım. Kitap biraz felsefi olabilir, okurken bu nasıl bu kadar seviliyor diye düşünebilirsiniz ama verdiği mesajlar felsefenin bizi nasıl hayatta tuttuğunun açık bir örneğidir. Hadi kitaba geçelim. Ana karakter Nora Seed artık yaşamak istemeyen ve intihar etmek isteyen biridir. Sürekli başkalarının istediği şeyleri yapan ve sonunda hiçbir işde tutunamayan Nora, son anda kendini bir kütüphanede bulur ve sonrasında olanlar olur. Farklı hayatlar, farklı deneyimler aslında ona hayatın ne kadar ilginç olduğunu gösterir ve Nora'yı hayata döndürür. İyi günler
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202153,3bin okunma
104 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Kadın ve Kuruntuları
𝐺𝐼𝑅𝐼𝑆
Virginia Woolf
Virginia Woolf
ablam okuduğum kadar sanırım ERKEKLER ÖLSÜN diyen feminizm savunucularından değil. İşin komik tarafı da feminizm bir erkek tarafından ortaya atılmıştır.
Charles Fourier
Charles Fourier
peki bu abim kendi hemcinslerini yok etmek isteyen toplumu neden sağladı? Fourier sosyal gelişmenin kadınlara verilecek daha fazla özgürlükle mümkün olduğunu savunmaktaydı.
Kadın ve Kurmaca
Kadın ve KurmacaVirginia Woolf · Kırmızı Kedi Yayınları · 202248 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
. Kitap Şanlıurfa’nın bir köyünde yaşayan Meryem isimli bir kızın, yazarın çalıştığı radyoya bir mektup yazması ile başlıyor. Meryem diğer arkadaşları gibi ne on beşine basmadan evlendirilmek, ne de evlenmemek için intihar etmek istiyordu. Yazara yazdığı mektupta okumak istediğini ve ona yardım eli uzatmasını istemişti. Meryem’in elinden tutan, yüreğine dokunan Muharrem öğretmeni olmuştu ama işte öğretmeninin tayininin çıkmasıyla da yanlız kalmıştı. Kitap Meryem’in mektubuyla başlayıp, yöre halkından, adet ve yaşayışlarından da bahseder. Köy ağalarını, aşiret reislerini, kadınların amacının sadece erkek evlat doğurmak ve eşlerine hizmet etmek olduğunu anlatır. Okutulmayan kız çocuklarından, köylülerin üzerinde hakimiyet kurmak için onları güçsüz bırakan köy sahiplerinden, kime hizmet ettiğinin bile farkında olmayan muhtarlardan söz eder. Son bölümlere geldiğimizde ise, kitabın devamının geleceğini öğreniyoruz. Kısaca eser, Meryem’in azmiyle gerçekleşen, yol gösterici bir başarı hikayesi. #BenMeryem ^ ^ #alıntı İnsan suya düştüğü için boğulmaz. İçine düştüğü sudan çıkamadığı için boğulur. ^ Muharrem Öğretmen sonunda Kur’an-ı Kerim’in ilk ayetinin ‘Oku!’ olduğunu söyledi. Buna benzer birkaç ayet okuduktan sonra Peygamber Efendimizin, ‘Beşikten mezara kadar ilim öğrenin.’ diye buyurduğunu da anlattı. Lâkin, yağmur kayaya işleyebilirdi belki ama, konuşmalarının bir kelimesi bile orada bulunan ev halkının aklına işlemedi. ^ ^ #alişankapaklıkaya #yediverenyayınları #bloghemsire #edebiyat #meryem
Ben Meryem
Ben MeryemAlişan Kapaklıkaya · Yediveren Yayınları · 2023146 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.