-Mektepte bize şiir ezberletmişlerdi. İnsan, yaşadığı yerlerde beraber bulunduğu insanlara görünmez ince tellerle bağlanırmış; ayrılık vaktinde bu bağlar gerilmeye, kopan keman telleri gibi acı sesler çıkarmaya başlar, her birinin gönlümüzden kopup ayrılması, bir ayrı sızı uyandırırmış. Bunu yazan şair ne kadar haklıymış.
-Ben başkaları gibi değilim. Çok sevindiğim, mesut olduğum vakit, duygularımı sözlerle anlatamam. Mutlaka karşımdakinin boynuna
sarılmak, onu öpmek ve hırpalamak isterim
Feride; Çalıkuşu, İpekböceği ve Gülbeşeker hepsi oldun. Ah Feride neler açtın başına. Kuş misali bir daldan diğerine kondun. Kitapta yeri geldi güldüm, yeri geldi üzüldüm. Her satırda da Kamran'ı aradım durdum. İnsanın hayatı boyunca unutamayacağı nadide eserler vardır ya sen onlardan birisin. Sonuna doğru gelirken bitmesin diye ne kadar yavaş okuyabilirsem o kadar yavaş okudum. Hiç ayrılmak istemediğim bir kitap oldu, keşke daha önce de okusaymıșım dediğim.