İradeden tecrid edilen zeka eşyayı olduğu gibi görür,
Dahi önümüzdeki herşeyi barizleştiren bir ayna koyar.
Düşünce , güneşin bulutları aydınlattığı gibi , ihtirasları aydınlatır ve eşyanın hakikatını ortaya koyar
istisnasız olarak hayvan organizmasının bir gayeye elverişli olarak ve adeta bütün kısımları bir maksada göre yapılmış olması gösterirki bu işde tesadüfe plansız kuvvetleri değil bir irade hakim olmuştur
Arkadaşlar işinize yarayabilir.
Notos dergisinin düzenlediği ,248 aydının seçtiği en iyi 100 Felsefe Metni’ni seçti.
1- devlet – platon
2- saf aklın eleştirisi – immanuel kant
Hegel, "öz görünürleşmelidir", der. Hegel'in "akla ziyan ve aptallaştırıcı kıçımın felsefesi"ni her fırsatta yerden yere vurmakla birlikte, irade "bilmecenin sözcüğüdür" derken ilk kez Hegel'in Kant'a yönelttiği, dünyanın (fenomenlerin) özünün bilinebilir olması talebini paylaşır. Kant felsefesinde temel kavram olan öz, fenomenin o bilinemez öteki halini, ilkesel temelini temsil eder, demiştik. Hegel ise, fenomende, görünürleşmiş şey'de özün (kavramın) yansımasını bulur. Mademki öz kavramın içinde yansımaktadır, kavram ile nesne örtüştüklerine göre, felsefe de bu yansımayı yakalamayacaksa neyi yakalayacaktır?
Schopenhauer’in felsefesi bireyselliği hatırı sayılır derecede göz ardı eden veya ona hakkını vermeyen bir felsefedir. İster bilgi teorisi, ister irade metafiziği, isterse ahlâk öğretileri bakımından ele alınsın bireyselliğe pek fazla kıymet vermediği görülecektir. Bireysellik bir yanılsama olarak görülür ve bireyselliğin bulaştığı her şeyin kusurlu olduğu düşünülür. Bilge ideali bireyselliğe karşı olan bu düşmanlığı en katı ve şiddetli formuyla tecessüm ettirir sadece.
Say Yayınları - Yayıma Hazırlayan: Ahmet Aydoğan • Schopenhauer & Bireysellik - Bertram M. Laing