1872'de İran şahı, İngiliz tebaası Baron Julius de Reuter'e; tramvay ve demiryolu inşa etme, maden çıkarma, bir ulusal banka kurma ve ormanlardan faydalanma imtiyazını topluca verdi. Lord Curzon'a göre Reuter İmtiyazı olarak adlandırılan bu imtiyaz "bir ülkenin bütün sınai kaynaklarının tarihte bırakın gerçekleşmeyi hayal bile edilmemiş düzeyde yabancılara teslim edildiği en eksiksiz ve en sıra dışı” imtiyaz antlaşması idi. Reuter imtiyazı İran'da tepkiyle karşılandığı ve Rusları da pek memnun etmediği için Şah tarafından iptal edildi. Reuter hükümetin mali kaynağı olan İran devlet bankasını kurma imtiyazını elinde bulundurmaya devam etti ve pek tabii olarak İran hükümetinin ödemekle yükümlü olduğu kırk bin İngiliz sterlini tutarındaki tazminattan da vazgeçmedi. Dolayısıyla, Reuter İmtiyazı'ndan sonra bir daha İran ükümetinin modernleşmeyi hızlandırmak amacıyla yabancılara imtiyaz vermeye kolay kolay yanaşmamış olmasına şaşmamak gerekir