Isaac Bashevis Singer, ismini ilk kez Selçuk Altun’un romanlarında okumuştum. Polonya doğumlu Amerikalı bir yazar ve Nobel Edebiyat Ödülü sahibidir. Polonya doğumlu Aşkenaz bir Yahudi olduğundan anadili Yiddish’dir, öykülerin çoğunu bu dilde yazmış ayrıca Polonya ve İbranice dillerinde de eserler vermiştir. Öyküleri genellikle Yahudi yaşamı ve gelenekleri üzerine odaklanır. Eserlerinde Şabat, Koşer, Yeşiva, Mikve, Talmud, Mişna gibi Yahudi dini literatüre ait kelimeleri sıkça okuruz.
Her ne kadar Yahudilerin hikayelerini anlatsa da temelde insanı anlatır usta yazar. İnsan hangi dili konuşursa konuşsun, nerede yaşarsa yaşasın, hangi dinden olursa olsun insanın zaafları aynıdır değişmez. Singer’ın kahramanları Yiddish de konuşsa dertleri, tasaları, arzuları aslında komşu Ayşe Teyze’nin, Ahmet Amca’nınkinden zerrece farklı değildir.
Isaac Bashevis Singer, 1978 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'ne "Yahudi kültürüne ve insanlığın evrensel sorunlarına gerçekçi ve hayal gücü yüklü bir bakış açısıyla yaptığı katkılar" nedeniyle layık görülmüştür.
Yazarın "Son İblis" adlı öykü kitabında, insan doğasının karanlık yönleri, cinsellik, ölüm, ahlaki çöküntü ve insanın kendisiyle yüzleşmesi gibi konular işlenir. Kitaptaki öyküler genellikle fantastik ve doğaüstü unsurlar içerir.
Unorthodox ve Shitzel dizilerini ilgi ile izlediyseniz, Yahudi mistizmini ve dindar Yahudilerin yaşamlarını merak ediyorsanız sıkılmadan okuyacağınız hoş öykülerdir.