Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“İster açık sözlülükle olsun, ister bilmeden sarf ettiğiniz bir cümleyle olsun, bu gece defalarca şunu itiraf etmiş oldunuz ki, işçi sınıfını bildiğiniz falan yok sizin. Ancak bunun için sizi suçlamanın da bir âlemi yok. İşçi sınıfı hakkında herhangi bir şeyi nasıl bilebilirsiniz ki siz? İşçilerle aynı mahallede yaşamıyorsunuz. Başka bir mahallede, sermaye sınıfının yanında kümelenmişsiniz. Zaten neden başka türlü olsun ki? Paranızı veren kapitalistler, sizi besleyen, sırtınızda şu an giymekte olduğunuz kıyafetlerinizi veren yine onlar. Ve siz de bunun karşılığında işverenlerinize, onlara özellikle kabul edilebilir gelen metafizik usulünüzle vaazlar verip duruyorsunuz. Ve bu özellikle kabul gören usullerin bu şekilde kabul edilmelerinin nedeni de, toplumun kurulu düzeni için hiçbir tehdit oluşturmamaları elbette.”
İşçi sınıfı siz olmadan var olabildi ve inanın bana size ihtiyaçları da olmayacak. Hatta yokluğunuz varlığınızdan daha iyi onlar için.
Reklam
Demem o ki siz yine bildiğiniz gibi vaaz ederek para kazanmaya devam edin; ama Tanrı aşkına işçi sınıfını rahat bırakın. Siz düşman saflarındasınız. İşçi sınıfı ile ortak noktanız yok.
BURJUVAZİNİN ÖTESİNDE
Yenilgiden sonra işçi sınıfı ile burjuva devrimi arasındaki ilişki çok fazla tartışma konusu olmuştu ve bu tartışmalarda sık sık Jakobenizmden,onun doğasından bahsediliyordu.
Reformist feministlerin (burjuvalar) feminizme verdiği zarar
Reformist feministlerin, özgürlüğü yalnızca kadınların güçlü ataer­kil erkekler gibi olma hakkı edinmesi olarak görmesi ne kadar yanlışsa (sınıf ayrıcalığına sahip feminist kadınlar hiçbir zaman yoksul ve işçi sınıfı erkekler gibi yaşamak istediklerini öne sürme­diler), özgürleşmiş erkeğin karşı cinsin kıyafetlerini giymiş bir kadına dönüşeceğini sanmak da konuyu o kadar basite indirgemek demekti. Yine de ana akım feminist düşüncenin erkeklere sunduğu özgürlük modeli buydu. Erkeklerin güçle ve başkalarını geçindir­mekle ilgili fikirlere tutunmaları bekleniyordu. Bunlar ataerkil düşüncenin parçasıydı. Aynı zamanda da hakimiyet kurmaya yap­tıkları yatırımı bırakıp duygusal gelişime yatırım yapmaları bekle­niyordu. Bu feminist erkeklik vizyonu o kadar çelişkiliydi ki ger­çekleşmesi imkansızdı. Bu durumda değişimi dert eden, değişime açık erkeklerin genelde vazgeçerek, gayet sorunlu buldukları ata­erkil erkekliğe dönmesine şaşırmamak gerekir. Erkeklerin kurtulu­şuyla ilgili feminist görüşü sahiplenen bazı erkeklerin eline geçen tek şey, pek az sayıda kadının bu dönüşüme saygı duyduğunu öğrenmek oldu.
Sayfa 120 - Bgst Yayınları, 2.Basım, Haziran 2021.
...Bütün iktisadi mücadeleler mutlaka siyasi mücadeleye dönüşmek zorundadır ve bu ikisi Proleteryanın tek bir işçi sınıfı mücadelesi altında birleşmelidir.
Sayfa 47 - YORDAMKitabı okuyor
Reklam
Eğer, halkın partiyi terk edip araba koşumlarından kurtulmak istediğine dair bir şüphe siyasetçilerin zihninde belirirse, o zaman bu siyasi aktörler derhål at bağlanacak sırığı tekrar boyamaya başlarlar. İşte bu sırada, halkın sabrının tükendiği vakaları hatırlayabilecek kabiliyette, ihtiyar siyaset adamları ortaya çıkar. Bunlar, yine eskiden olduğu gibi tehlikenin yaklaşmakta olduğunu sezerler. Bu sırada yapacakları iş, eski reçetelere müracaat etmek, bir komisyon kurmak, büyük halk topluluklarının nelerden hoşlanıp, nelerden hoşlanmayacaklarını tespit etmektir. Halkın konuştuğu konulara kulak kabartıp, gazete makalelerinden koku almaya çalışırlar. Bu arada bütün meslek grupları ve işçi sınıfı birer birer incelenir, en büyük istekleri araştırılır. Neticede komisyonlar toplanır, programlarını gözden geçirip, değiştirmeye başlarlar. Bu gibi kimseler gömlek değiştirir gibi kanaat değiştirirler. Yeni bir program yapıp herkese bir iniy ayırırlar, köylünün tarım işlerinde, sanayicinin imalâtında, tüke tiónin satın aldığı eşyada himayesi sağlanır. Memurun aylığına zam yapılır. Dullara ve yetimlere aylık bağlanır, bağlanmışsa aylıklarına zam yapılır. Vergiler indirilir. Unutulan bir sorun veya meslek grubunun şikâyeti telaş uyandırır. Hemen o davayla ilgilenilir ve ilâveler yapılır. Nihayet küçük burjuva ordusuyla eşlerinin memnun edildiklerine kanaat getirilir. İşte bundan sonra Tanrı'nın lütfuna ve seçmen vatandaşın budalalığına dayanarak devletin ıslahı için mücadeleye girişilir.
Portakal insanı rahatlatan bir roman. Kitabın baş kahramanı olan kadın hayatın dışından biri. Fakir, işçi sınıfı mensubu ama sınıf, kültür ve ırk’ın ötesine geçen bazı büyük sorulara cevap bulmak zorunda.
Sayfa 18 - Kafka Kitap
Sanayi Devrimiyle birlikte, "iktisadi adam" niteliklerini taşıyan kapitalist-girişimci ve üretim araçları mülkiyetinden yoksunlaşan işçi sınıfı doğmuştur.
Sayfa 70 - Remzi KitabeviKitabı okuyor
İşçi sınıfı basit iyi niyetiyle beyninin yıkanmasına izin verdiğinden, yerel aceleciliğiyle körlemesine çalışıp perhize girdiğinden, kapitalist sınıf kendini tembelliğe ve sonuna kadar keyif almaya, verimsizliğe, aşırı tüketime vurdu. İşçinin fazla mesaisi onu tüketiyor ve sinirlerini kerpetenle sıkıyormuşcasına geriyorsa dahi, bu durumda bile burjuva acı bakımından daha kârlı çıkar.
Reklam
Dostoyevski'nin Anna Karenina incelemesi!
Başlangıçta çok beğendim; başımı kaldıramıyordum; ayrıntılarına kadar bayağı hoşlanmıştım; ancak bütününde ilgim azaldı. Bunu bir yerlerde okumuşum gibi gelmişti bana, evet, hâlâ belleklerde tazeliğini koruyan, Kont Tolstoy'un Çocukluk ve Delikanlılık, Savaş ve Barış adlı yapıtlarında da aynı hava vardı. Konusu farklı olmakla birlikte Rus
Sayfa 701 - 702, 703, 704, 705, 706, 707, 708, 709, 710, 711, 712 Yapı Kredi Yayınları
Kentsoyluluk, demek sermaye, ne ölçüde gelişirse, proletarya, ancak iş bulabildiği ölçüde yaşayabilen, ancak emeği sermayeyi artırdığı sürece iş bulabilen çağcıl işçi sınıfı da o ölçüde gelişir. Kendilerini parça parça satmak zorunda olan bu işçiler başka herhangi bir tecim nesnesi gibi bir maldır; bundan öturü de rekabetin bütün değişikliklerine, pazarın butun dalgalanmalarına açıktır.
Ne zaman ki, işçi sınıfı, kendisini burjuvazinin siyasal- ideolojik kuyrukçuluğundan kurtarır, kendiliğinden bir sınıf olmaktan çıkıp kendisi için bir sınıf haline gelir, toplumun gelişim yasalarını ve gelişim eğilimlerini ve gelişim içinde kendi tarihi gö￾revini görür, işte o zaman tek mantıklı yol olarak gündeme gelen şey, bazıları için "çılgınlık" olur.
Sayfa 235 - Güney yayınları Aralık 2000Kitabı okudu
Proleterlerin (modern işçi sınıfı) zincirlerinden başka kaybedecekleri bir şey yoktur.
"... BÜTÜN İKTİSADİ MÜCADELELER MUTLAKA SİYASİ MÜCADELEYE DÖNÜŞMEK ZORUNDADIR VE BU İKİSİ PROLETARYANIN TEK BİR İŞÇİ SINIFI MÜCADELESİ ALTINDA BİRLEŞMELİDİR. BÖYLE BİR MÜCADELENİN BİRİNCİ VE EN ÖNEMLİ HEDEFİ SİYASİ ÖZGÜRLÜGÜ KAZANMAK OLMALIDIR..."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.