Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sinemaya Başarıyla Uyarlanmış Romanlar
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası
Edebiyat Atlası
‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729) Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
68 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Stefan Zweig - Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Stefan Zweig'in okuduğum ilk kitabıydı. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu (Almanca: Brief einer Unbekantenn). Kitap anlaşılır türde ve akıcı. Maksimum iki saat de bitebilecek bir kitap olduğunu düşünüyorum. Kitap favorim olmadı ama beğenmedim de diyemem. Bu kitabın bende hep ayrı bir yeri olacaktır daima. Bilirsiniz ya bazı kitapların illa
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022223,7bin okunma
Reklam
414 syf.
10/10 puan verdi
Gene uber ahlaksız kabul edileceğim, şikayet edilecek incelememden selamlar... Sivri dilliyim, tabulara dokunmadan edemiyorum bir türlü ne yapayım... Biliyorsunuz ülkemizde çoğunluğa ahlaklı görünmenin iki yolundan biri dindar olmak, diğeri seks denilince üç maymunu oynamak ve ben her seferinde ahlaklı olmaktan sınıfta kalıyorum. En baştan
Bekaretin "El Değmemiş" Tarihi
Bekaretin "El Değmemiş" TarihiHanne Blank · İletişim Yayıncılık · 2014179 okunma
192 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kendinden farklı görerek beni ancak onure edersin Bay C.!
SPOİLER!!! Her bakımdan başkalarından farklı olmaya çabaladığın halde ayırt edici özelliğin yok, çünkü sen de birçokları gibisin Bay C. Ukalasın, tacizcisin, başkalarının bedenine ve ruhuna izinsiz dokunursun, her şeyi sen bilirsin, insanların nasıl hissettiği umrunda bile değildir, kimsenin seni anlamadığından şikayet eder durursun. Söylesene
Aylak Adam
Aylak AdamYusuf Atılgan · Can Yayınları · 201959,6bin okunma
Gölün altında yaşayan kadın
... bir gece kapıda bir kalp atışı var. Dışarıda sisin içinde bir kadın saçları dallardan, elbiseleri otlardan yeşil göl suyuna damlayan. "Ben senim" diyor, "ve çok uzaklardan geldim. Benimle gel, sana göstermem gereken bir şey var..." Dönüp gidiyor, pelerini savuruyor, Ansızın altın renkli ışıklar... her yerde altın renkli ışıklar...
Sayfa 308 - woman who lives under the lake Şiirinden 1980 C. PKitabı okudu
Günaydın Yaşamak!
Ceviz ağaçları. Uzun bıyıklı adamlar Toz içinde kadınlar. Cızırtılı bir radyo Yalnızlığı çalıyor. Pencerelere kadar kar Köpekler olmasa herkes ölü. Puhu kuşları bile.
Reklam
928 syf.
1/10 puan verdi
Yorumum da güzel şeyler olmadığı gibi spoilerli bir şeyler yazmış olabilirim
Ben Sarah’ın yazdığı iki kitabı unuttuğunu düşünüyorum. Ya da şeey dedi ben ne yazsam okuyan belli bir okuyucu kitlem var ben iki sene bunları oyaladım şimdi susmaları için bir şeyler karalayayım bunlar zaten alfabeyi sıralasam salyaları akacak kitle yaşasın sallamasyon serinin son kitabı. Bu vasatlığı açıklayacak başka hiçbir şey bulamıyorum
Alev ve Gölge Hanesi
Alev ve Gölge HanesiSarah J. Maas ·  Dex Kitap · 2024117 okunma
Mermer yürekli kadınlar Ölümle sevişiyorlar...
Sayfa 237 - aryen yayınlarıKitabı okudu
...bir gece kapıda bir kalp atışı var. Dışarda,sisin içide bir kadın saçları dallardan, elbiseleri otlardan yeşil göl suyuna damlayan. "Ben senim' diyor, "Ve çok uzak yollardan geldim. Benimle gel ,sana göstermem gereken bir şey var...' Dönüp gidiyor,pelerini savruluyor, Ansızın, altın renkli ışıklar...her yerde altın renkli ışıklar...''
Sayfa 308 - Ayrıntı yayınları Ankara
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
GÜL YETİŞTİREN ADAM                RasimÖzdenören, elli yıllık sanat hayatında pek çok edebi türde eser verir; deneme, öykü, düşünce ve sanat yazıları, eleştiri gibi alanlarda kalem oynatır ancak öykücü olarak anılmayı tercih eder. Edebiyat ve sanat dünyasında tanınmasını sağlayan eserlerinden biri de bilinen tek romanı olan Gül
Gül Yetiştiren Adam
Gül Yetiştiren AdamRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 202117,7bin okunma
Reklam
Saray illerine yürüdüm her hana asılmış resmim Kapılarda biliniyorum adım ünleniyor çinilerde Kadınlar geçiyor omuzlarında gözyaşı bezleriyle Gelecek bir zamana kırbaç şaklıyor Görünen ne ! duvar yüzlerinde kemer taşlarda Inen çıkan vinçler kayan ışıklar künkler Toprağı bombalayan bent suları rüzgarlı yeleler Derviş ayakların altında boy boy
Sayfa 367
Oysa pencerelerden sarkan ışıklar bile Herbiri başka başka Acılar başka başka Her günkü sözler, her günkü konuşmalar Aynı plaklarda aynı şarkılar Tutmuyor hiç birbirini Ve Mutluluk Bir kibrit çöpü ne kadarcık yanarsa.
Kampta Kadınlar
. Moskova'da, Kaluga kapısındaki kampçığımızda gururlu mu gururlu bir kızcağızımız vardı, eskiden keskin nişancı, teğmeni, şimdi tutuklu "M." Bir masal prensesi kadar güzel: Dudaklar vişne kırmızısı, duruşu - kuğu kuşununki gibi, saçları kuzguni renkte. Ona göz diken ise yaşlı, pis, şişko ambarcı İsaak Berşader. Görünüşü genellikle tiksindiriciydi, hele askeri mazi sahibi güzel kızın gözüne büsbütün iğrenç görünmüş olmalıydı. Adam - çürümüş kütük, kız - zarif kavak ağacı. Fakat kızı öylesine bir çember içine aldı ki, kaçacak delik kalmadı. Kızı genel işlere göndertti (tüm pridurkiler bir takım, avlayan ambarcıya, yardım ediyorlardı), gözetme kadrosundakilerin sebepsiz takılmalarına hedef etti (bunlar da ambarcının eline bakarlardı). uzak ve kötü bir kampa göndermekle tehdit etti, sonunda. Bir akşam, ışıklar söndükten sonra, gökten ve kardan gelen yansımalarda, M.'i kadınlar barakasından çıkarak, başı eğik, hırslı Berşader'in depo kapısına vurduğunu gözümle gördüm. Bundan sonra kampın iyi bir yerine yerleşmişti kızımız. .
Sayfa 189Kitabı okudu
“Oysa pencerelerden sarkan ışıklar bile Herbiri başka başka Acılar başka başka Her günkü sözler, her günkü konuşmalar Aynı plaklarda aynı şarkılar Tutmuyor hiç birbirini Ve mutluluk, bir kibrit çöpü ne kadarcık yanarsa.”
DÜNYAYI TAŞIYOR OMUZLARIN Bir gün gelir, "Tanrım!" diyemezsin artık. Toptan bir temizlik zamanıdır. Artık "Sevgilim!" diyemeyeceğin bir gün. Çünkü boşunalığı kanıtlanmıştır aşkın. Ve gözlerden yaş akmaz. Ve ancak kaba işlere yarar eller. Ve kuruyup kalır yürek. Kadınlar boşuna çalarlar kapını, açmazsın. Tek başmasındır, ışıklar söndürülmüş ve karanlıkta parlar kocaman gözlerin. Belli ki acı çekmeyi bilmiyorsundur artık. Ve hiçbir şey istemiyorsundur dostlarından. Kimin umurunda yaşlanmak, yaşlılık nedir ki? Dünyayı taşıyor omuzların ve bir çocuğun elinden daha hafif dünya. Savaşlar, kıtlıklar, evlerde aile kavgaları hayatın sürüp gittiğini kanıtlıyor ve kimsenin özgürlüğe kavuşamadığını. Bu gösteriyi acımasız bulanlar (o yufka yürekliler) ölmeyi yeğ tutacaklardır. Gün gelir ölüm de işe yaramaz. Gün gelir buyurulandır yaşamak. Yalnızca yaşamak, hiç kaçış olmadan.
448 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.