"Güneş dürüldüğü zaman, yıldızlar kararıp döküldüğü zaman..." (Tekvir, 1-2)
İnsanın düşüncesi ne kadar çeşitli ihtiva ederse etsin önemli olan onun düşünce için seçtiği usul olacaktır.
Reklam
Biz rönesansı yaşamadığımız için mi hümanist olamadık? Unutmayalım ki Rönesans, tarihi bir gerçekten çok, bir İtalyan miti. Düşünce de yeniden doğuş ve atlayış olmaz. İslamiyette kilisede yok, Allah'la kul arasında herhangi bir aracı da. İslam düşüncesi hangi baskıya karşı direnecek, bağımsızlığını kime ispat edecekti?
Bugün biz de İslâm'dan evvelki cahiliyenin aynısı, hatta belki de daha koyusu içinde bulunuyoruz. Etrafımızdaki şeylerin tümü cahiliye damgası taşımaktadır. İnsanların bakış açıları, inançları, yaşama biçimleri, gelenekleri, kültür kaynakları, sanat ve edebiyatları, kanun ve hukuk düzenleri ve hatta İslâm kültürü, İslâmi kaynaklar, İslâm düşüncesi ve felsefesi saydığımız şeylerin pek çoğu bu cahiliyenin ürünüdür. Bu nedenle İslami değerler ruhumuzda yer etmiyor, İslâm'ın bakış açısı kafamızda belirmiyor, dolayısıyla da İslâm'ın ilk devrinde vücuda gelen o örnek nesle benzer bir cemaat aramızda oluşmuyor.
Sayfa 24 - Beka YayınlarıKitabı okudu
İslâm Peygamberinin hayatıyla ilgili eserinde Cariyle şunları yazıyor: «İslâm Peygamberi, ilk tebliğini kendi yakınlarına yaptığında hiç kimse onun söylediklerini kabul etmedi. Sadece, on yaşında bir çocuk olan Ali, Muhammed (S.A.)’in çağrışma uydu ve ona biat etti.» Cariyle, bu konuyu kendi düşüncesi doğrultusunda şöyle noktalıyor.«Bu küçük el büyük eli tuttu ve tarihin akışı değişti.»
Düşünce yayınlarıKitabı okudu
bilişsel ilişkide mesafe, cehalet anlamına gelir.
Sayfa 20 - insan yayınları - ikinci baskı: istanbul, ocak 2003 - the concept and reality of existence - tokyo 1971 - Çeviren İbrahim KalınKitabı okudu
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.