Bilimin Dine karşı düşmanca tavrına sebeb: Bilinen tarihi nedenler dolayısıyla Avrupa'da ortaya çıkan ilim ile din arasındakı "uğursuz ayırım'dır. Bu uğursuz ayırım modern bilimin düşünce ve kalbinde Allah ile Kâinat arasında da kasti bir ayrımın ortaya çıkmasına sebep olmuştur.
. "Onlara şöyle dedik:) 'Allah'ın (size lütfettiği) rızkından yiyin, için; fakat yeryüzünde fesad çıkarıcılar olarak bozgunculuk yapmayın." (Bakara Sûresi /2: 60)"
Reklam
Tarih boyunca sürekli olarak görülen en ciddi mücadele, hak din ve inanç ile batıl dinler ve inançlar arasında yapılmıştır. Son zamanlarda aldatıcı şekliyle göründüğü gibi bu mücadele, mutlak iman ve mutlak küfür/inkâr arasında olmamıştır. Bu bakımdan İslam'ın takındığı tavır, hiçbir zaman soyut iman ve dindarlığa karşı sempati duymak şeklinde olmamıştır. Onun tüm mücadelesi, mutlak tevhid temeli üzerine bina edilmeyen batıl din ve inançlara karşı olmuştur.
Ne türlü olursa olsun, ne kadar istikrarlı olursa olsun beşerî ifadeler ele aldıkları gerçeklerde takip ettikleri metodlarda hiçbir zaman Kur'an'ın ifadeleri ve metodu seviyesine çıkamayacakları gibi Kur'an'ın konuları ele alış mantığına da yaklaşamayacaklardır. Hatta beşerî ifadeler, Kur'an'ın ulaştığı seviyeye çıkmak şöyle dursun, -hakikati, olduğu gibi sunamadığı için- belki asıldan uzaklaştırıcı bile olur.
Allah inancı, verebileceği bütün faydaları vermiş bulunuyor. Bunun ötesinde artık yapabilecek herhangi bir şeyi kalmamıştır. İnsana gelince; o, kavrayamadığı şeylerin yükünü omuzlarına yıkmak için, harikulade güçleri uydurdu. Bu bakımdan ilkel insan büyüye inandı. Arkasından ruhlara inanç noktasına geldi. Bundan sonra çok tanrıcılığa, çok tanrıcılıktan da tek tanrıcılığa ulaştı...
Siyonistler ve Haçlılar kesinlikle başarısız olacaklardır, balonları sönecek ve oyunları su yüzüne çıkacaktır. İslam bütün bunlardan daha derin, daha güçlüdür. Allah'ın takdiri onların düzenlerinden daha sağlamdır.
Reklam
299 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.