Pythgoras'a göre Tanrı'nın dışında hiç kimse sophos değildir.İnsanlar olsa olsa Philo-sophos olabilirler.
223 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Sefaletimiz Korkunç.. Madde, kazanını patlatıp fışkıran kızgın ateşten bir mayi halinde alemde zaferini ilan etmekte; Fabrika bacasının sanki delmek ve yıkmak istediği göklerden rahmet bekleyen kalpler perişan, feryat etmekte; Hiçbir zaman doymayacak midelerden fışkıran ihtiraslar sefalete sefalet katmakta, yeni yeni
İslam ve İnsan - Mevlana ve Tasavvuf
İslam ve İnsan - Mevlana ve TasavvufNurettin Topçu · Dergah Yayınları · 2017521 okunma
Reklam
"...Gazâli'ya göre, çocuğu aşırı bur sekilde zevk ve sefaya alıştırmamalı, küçükten çocuğu onlarla şartlandırmamalıdır. Eğer böyle yapılmazsa çocuk büyüdüğü zaman, onları elde edemediğinde, ömrü boyunca mutsuz olabilir."
Sayfa 294 - Türkiye Diyanet Vakfı YayınlarıKitabı okudu
687 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Suç ,Ceza ve Vicdan Azabı
Suç, Ceza ve Vicdan Azabı Nasıl başlık ama, mükemmel estetik duruyor değil mi ? Romanı ilk okuduğumda 12-13 yaşımdayken falan aklıma bu başlık gelmişti. “Ben olsam kitabın adını böyle yapardım” demiştim. İyi ki ismini ben koymamışım berbat olurmuş. Neyse konumuz bu değil, kitabı incelemeden önce biraz vicdan azabını tanıyalım. Bu yazılar
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022158,6bin okunma
❁ Edep Yâ Hû! ❁
Osmanlı Türkçesini bilenlerimiz, birtakım eski hat levhalarına bakarak atalarımızın hangi düsturlar çerçevesinde bir hayat felsefesine sahip olduklarını az çok kestirebilirler. Eskiden evlerin, resmi dairelerin, ibadethanelerin ve insan ayağı basan pek çok mekânın duvarları, bu tür levhalardan en az birkaç tanesiyle tezyin edilmiş olur ve en
"Tasavvuf, islam felsefesine derin etkileri olmuş bir akımdır. Bu anlayışa göre yaratılan diye bir şey yoktur. Var olan her şey, Tanrı'nın zahiri bir görüntüsünden ibarettir."
Reklam
608 syf.
·
Puan vermedi
Geniş Özet
Tanrı'yı ve dinleri akademik bir çevrede konuşmak ne kadar mümkün ve doğrudur, bilemiyorum. Bilim bazı inanç temelleri üzerinde yükselmiş ve bunlar yıllar içinde birbirine öylesine kenetlenmiştir ki artık bunun dışında söylenen bir şey'in imkanına dair düşünmemek gerektiğine dair bir algı vardır.  Armstrong'un bir kaç eserini daha
Tanrı'nın Tarihi
Tanrı'nın TarihiKaren Armstrong · Pegasus Yayınları · 20171,629 okunma
456 syf.
·
Puan vermedi
Ötelere Doğru İlâhî İlimlerin Nûrları
Ötelere Doğru İlâhî İlimlerin Nûrları ❈ ❊ ❈ Müslümanların rehberi, Allah (c.c.)’in kelamı, mesajı Kur'ân-ı Kerîm Zişan; ömür sermayesinin hidayete ermesi, dünya ve ahireti kurtarması için hissiyatın lisan dilinin bulmuş hâlidir. İnanan Müslümanların nesilden nesile hayat ve hassasiyetle aktardığı, baş tacı ettiği
Kur’an Ayetlerinin Sırları ve Açıklamalarının Nurları
Kur’an Ayetlerinin Sırları ve Açıklamalarının NurlarıMolla Sadra · Önsöz Yayıncılık · 20232 okunma
Önerme, Totoloji, Antikahraman
_Önerme (Görüş, düşünce, fikir)_ _Mantıkta, doğrulanabilir ya da yanlışlanabilir ifadelere denir. En az iki terimden oluşan, içinde en az bir yargı ve bir doğruluk değeri taşıyan cümlelerdir. Soru ve emir tümceleri önerme olamaz çünkü bir soru ve emir doğruluk ifade etmez. Önermeler bir yargı bildirmelidir. _Önerme Türleri_ _1- Nitelik bakımından:
Bu mektupların en dikkat çekeni ise 1909 yılında 'İktisat' dergisinin yazarı Fatih Murtazın'ın, Tolstoy'a cevaplaması için gönderdiği 5 soruluk yazındır. Tolstoy'un cevabı 9 Ocak 1910'da gelir. Tolstoy'un mektubunun Tatarca'ya tercümesi 'İktisat' dergisinin (1910) 11. sayısında yayımlanır. Tolstoy cevabında; 'Aslında her din güzel, hayatın manasını ise dine inanan her insan aramalı ve insanlığı sevmeli' diyerek hümanist bir yaklaşım sergiler. Ancak işin ilginç tarafı ünlü Rus yazarın cevap mektuplarıyla beraber, derginin yazarı Murtazın'a, 'Hergün İçin Bir Hadis' adında bir kitapçıkta göndermesiydi. Bu kitapçıkta Tolstoy, Hz. Muhammed'in sözlerine yer verir ve ekler; "Bu ilahi (ezgi) kelimeler her türlü din ehli için gereklidir"(*)... Dergide çıkan cevap mektubunda Tolstoy, Arapça bilmediği için İslam'ı Rus mis- yonerlerinden öğrendiğini de itiraf etmektedir. Prof. Dr. Elfine Sibgatullina'ya göre Tolstoy'un bahsetti- ği misyonerler Tatarlar arasında varolan (1860) ilginç bir sofi teşkilatıdır. Kurucusu Bahauddin Vaisov, Nakşibendî Tarikatı'na mensup olsa da dönemin sosyal ve yaşamsal gerekliliklerine ek olarak tarikat felsefesine yenilikler yükleyecek kadar da açık fikirlidir...
Reklam
220 syf.
6/10 puan verdi
Kapısı açık bir mezarlık
Uzun zaman sonra nihayet bir kitap okuyabilmiş olmanın buruk hüznü ile yazıyorum bu incelemeyi. Umarım yıllar sonra dönüp baktığımda kitaplardan ayrı kaldığıma değmiştir diyebilirim. (Hoş, yoktur ama eğer ara sıra hesabımı kontrol eden, neden artık çok aktif değil diye düşünen birkaç kişi var ise diye ufak bir açıklama yapmam gerekirse, şu an 11.
A'mak-ı Hayal
A'mak-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Şule Yayınları · 201816,6bin okunma
Geleceğimizde İslam Var'dan Alıntılar - 8
Halkın nefret ettiği egemen sınıfın bozguna uğramasından sonra, Araplar sosyal veya siyasi baskı ya da dini bir zulmün mağdurları olan kimseler tarafından, her seferinde, kurtarıcılar olarak karşılandılar. Doğu Roma İmparatorluğu tarafından sapkınlar diye zulmedilen Monofizit (Hz. İsa'da insani değil de sadece ilâhi tek bir mahiyet bulunduğuna inanan mezhepten) Hıristiyanlar için, Farsın Nestüri Hıristiyanları için, Aziz Augustin'in (Ogüsten) sapkınlık diyerek Roma imparatoruna askeri ve polisiye baskı yapmasını istediği bir zamanlar Donatistleri (Donatist adlı bir rahibin izinden gidenler) desteklemiş olan Berberi kabileler için, Yahudiler veya Arius'un izinde giden Aryen Hıristiyanlar yahut da bağnaz bir papaz sınıfı tarafından zulme uğrayan İspanya'nın Priscillien Hıristiyanları için ve Bizans'ın büyük toprak ağalarının ağır haraçlarına maruz kalan Mısır'ın Kıpti köylüleri için, efendilerine ve zorbalarına karşı Arapların zaferi bir kurtuluş oldu. Dahası, sapkın mezhepli diye nitelenen bu insanların çoğuna göre, kendilerinin bu “sapkınlığı” aslında Teslis'in (Baba, Oğul ve Ruhu'l-Kudüs şeklindeki üçlü ilâh anlayışının) Eski Yunan felsefesine dayalı yorumlara itirazlarından doğmuştu. O yüzden de onların bu “sapkınlıkları”, kendilerini İslâm'ın şu Allah ve tevhid (tek ilâh) inancına kolayca ikna etmişti.
_İnsan, Meleklerin Cevherindendir. _Nurlu bir cevher, melek gibi marifet-i ilahi ile süslü olunca, elbette meleklerin arkadaşı olur. _İnsanlar görünüşte insana benzeseler de hakikatte halleri başkadır. Kıyamet gününde manalar görünecektir. _İnsanın içindeki ahlakın tamamı 4 kısımdır. Hayvan, canavar, şeytan ve melek ahlakları. _Allah’tan başka
243 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.