Allah Rasûlü ; İran halkının, Kisra'nın kızlarından birini başlarına "melik" yaptıkları haberini duyunca "İşlerini bir kadına teslim eden topluluk asla felah bulamaz."buyurdu.
İslâm , kadınla erkeği kulluk mizanında aynı noktada gördü.
Reklam
Dolayısıyla iki kadın şahidin bir erkeğe denk olması bir cinsin diğerinden üstünlüğünün göstergesi değil, kadın fıtratının erkekleşmemesi için alınan ilahi bir tedbirdir.
Bir davada iki erkek ya da bir erkek iki kadın şahidin olması hususu, kadının onuruyla değil görev alanıyla alakalı bir durumdur. İslâm, kadını bütün okuma faaliyetlerinden sonra annelik makamında gördüğünden, iktisatçı olmasını izafi bir durum olarak ele alır. Her ne kadar o, iktisat okuması itibariyle belli konulara herhangi bir erkekten daha fazla vakıf olsa da, İslam nizamı içerisinde onun için en itibarlı mevki yine anneliktir.
Huzura gelen bir adam , Allah Rasùlü'ne "Sohbetime en layık olan kimdir ? " Diye sorunca, Efendimiz üç defa "Annen" sonra da bir defa "Baban"buyurdu.
Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem
Ebeveynine iyi davranmayı emretti fakat anneyi müstakil olarak zikretti. Sonra bütün dünya milletlerine döndü; "Irkı ,bölgesi, dili ne olursa olsun bütün annelere saygı duyulsun."dedi.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.