Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
194 syf.
·
Puan vermedi
Roman tekke, tarikat, dergahları eleştirir. Bu dönemde bu gibi yerlerin sayısı fazlaydı fakat doğru bulunmayıp zamanla kapatılmış. Açıkçası bu gibi yerlere bende karşıyım. Camilerimiz var toplanıp ibadet ettiğimiz, ne gerek var bu gibi yerlere. Ben bu noktada kendi görüşümü belirttim. Roman 1921 yılında gazetede yayınlanmaya başlar ancak tepkiler
Nur Baba
Nur BabaYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 20181,063 okunma
598 syf.
·
Puan vermedi
2,5 milyar insan şu an neye inaniyor? Baştan belirtelim Hristiyanlık da tıpkı İslam gibi kutsal bir dindir. Ve hangi dine inanırsak inanalım yaratıcıya tapılmadan önce saygıya seviye inanalım. Bir insanın herhangi bir görüşüne saygı duymayı tüm fikirlerinizin önüne almayı bilelim. ''Ne mutlu onun örgütlerine uyanlara,bütün yüreği ile
İncil
İncilKolektif · Birleşmiş Kitabı Mukaddes Cemiyetleri · 01,726 okunma
Reklam
160 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Huzursuzluk...
* Tadında Spolier vardır! (Spoiler görmek isteyene, spolier'de görünebilir okumak istemeyen, en sondaki linke tıklayıp, onu izlesin. Bu kadar yazının bir çift göze sığdırılmış halidir o gözler.) i.hizliresim.com/363MqO.jpg Katkılarınızdan dolayı teşekkürlerimi ve şükranlarımı iletiyorum:
• Öf • ッ
• Öf • ッ
,
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799,9bin okunma
216 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
"İnsan ızdırabın içinde zarifleşir"
*Bu notlar, eser ile ilgili kapsamlı ipuçları içermektedir.Hevesim kaçmasın diyenlere duyurulur. Bir sahne açılıyor önünüze ilk satırlarda. Psikiyatr zümresi hocaları ile birlikte odadadır ve gelecek olan şizofreni hastasını beklemektedir. Hasta nihayet gelir ve gelir gelmez, asistanların her birini dikkatle inceler, gözlerinin içine bakar ve
Nietzsche ve Babaannem
Nietzsche ve BabaannemMustafa Ulusoy · Timaş Yayınları · 20131,598 okunma
ISLÂM MI..? DÜŞÜNDÜRÜYOR..!
Profillerinde islamı simgeler ve isimler kullanıyorlar. Ama din maskesi altında dini alet ederek insanlara kadınlara kişilere Ataturkcu veya Ateist deist kim varsa saldırıyorlar. Her fırsatta bazen üstü kapalı şekilde ama çoğu zaman alanen hakaret aşağılama ve iftiralarda bulunarak insanları dinden imandan soğutuyorlar. Kendiler gibi düşünmeyenlerin hepsini din düşmanı gibi görüyorlar. Sorsan Islâmin güzelliklerini ve hoş görüsünü yaymaya göstermeye çalışıyor sevap kazanıyorlar ama hep en büyük zararı onlar veriyorlar. Çünkü güzellikleri hoş görüyü gösterip kazanmak yerine daha çok nefret ettiriyorlar. Bilinçaltın da hep olumsuz etki bırakıyorlar.
208 syf.
·
Puan vermedi
İnsan Kemâlâtını Düşünmek: Tevazu
İnsan Kemâlâtını Düşünmek: Tevazu ꕥ ꕤ ꕥ ꕤ İnsanlığın üretim ve tüketim tarihine bakıldığında tükenen yine insanın kendisidir. Kezâ! Etkileşim ve uyum halinde olan insanın bir değişim ve dönüşüme mâruz kaldığında üç sınıf ortaya çıkar: değişim ve dönüşümü yapan aktör kesim, adaptasyon sağlamayıp mücadele eden kesim ve yeni bir
Tevazu
TevazuKatherine Ludwig · Albaraka Yayınları · 202111 okunma
Reklam
238 syf.
·
Puan vermedi
. . . PUSLU KITALAR ATLASI . . .
Hayal mi gerçek? Gerçek mi hayal? İkisi de mi gerçek? İkisi de mi hayal? . . . Hem gerçeği hem hayali muallakta bırakan bir obsesif şüphenin romanı:
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlası
Eflâtunî bir girdap içinde büyük daireler çize çize derinlere doğru efsunlanmış ve yarı-anestezik bir halde duhul ederken birden son sayfaya gelmemle birlikte geceyarısının bir kör
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048,5bin okunma
SÜMER MİTOLOJİSİNDE YARATILIŞ
Soru: Âdem’in ve Havva’nın yaratılışı Sümerler’den Tevrat’a oradan da Kuran’a mı geçmiştir? Cevap: Sümerlerde (veya Babil’de) insanın yaratılışı çok değişik şekillerde anlatılmasına rağmen Tevrat’taki Âdem anlatımlarına benzer üç yönü vardır. Birincisi, bir mitte EA’nın veya Marduk’un insanı topraktan yarattığı yazar. İkincisi ise Enki-Ninmah
Kadın!
Tarihte kadının yeri ve önemi... Geç tarihi! Görüyoruz şuan verilen değeri! Ve bizim için şuan önemli! Her insan inandığına göre değer verir insana! Uzun zamandır toplumumuzda yer alan Kadın'a yönelik olumsuzluk içeren her türlü eylem neden sorusunu akıllarımıza ve vicdanlarımıza bir ok gibi sapladığının düşüncesindeyim. Sadece ülkemizde
İki Asırdır Düşünemediğimiz Yargısı
Âfâk: Müslümanların iki asırlık yaşadığı tecrübenin belki en ağır kaybı ‘düşünmenin imkânını’ yitirmesidir. Bu yitirmişlik Müslümanlara, korka korka nassa sarılmaktan başka bir imkân bırakmadı. Sizce Müslümanlar/Dindârlar düşünmeye ne zaman muhtâç olacaklar? İhsan Fazlıoğlu: “İki asırdır düşünmediğimiz” yargısı bir yanılsamadır. Kimilerine göre
38 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.