400 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 27 days
ŞÜPHENİN TARİHİ, Sadık Usta
Herkes felsefe öğrenebilir; sadece araştırmak sorgulamak ve insanın en ilkel dürtülerinden biri olan merak etme dürtüsünü canlı tutmak, derinlemesine ve çok yönlü düşünme yetisine sahip olabilmek, mevcut durumu eleştirebilmek ve düşünsel çıkarımlarla bir çözüm getirebilmek ve her şeyden önemlisi de her anlatılana inanmayıp kandırılmamak adına
Şüphenin Tarihi
Şüphenin TarihiSadık Usta · Kafka Kitap · 202172 okunma
"FELSEFÎ BİRİKİM ve ÖZGÜN ÇABALAR..."
- "Her şey bir yana üretilen felsefî birikim ve ardından gelen özgün çabalar, İslam medeniyetinde bilim geleneğinin kurulmasında başlıca rolü oynamıştır. Açıkçası klasik İslam çağında bilim tasavvurunun gelişimi İslam filozoflarının çabalarıyla gerçekleşmiştir. Çünkü İslam entelektüel geleneğinde “el-felsefe”nin hakiki işlevi İslam kültür coğrafyasında bir “bilim” geleneği kurmaktır. Nitekim önceleri bilgi anlamına gelen el-ilm teriminin “bilim” anlamına gelmesi filozofların ilk kez bilim tasnifleri yapması, bilimsel araştırma yöntemleri geliştirmesi ve bizzat bilim üretmesiyle mümkün olmuştur. İslam bilim tarihinin İslam felsefe tarihinden bağımsız biçimde ele alınamıyor olması bunun en temel göstergesidir..." (Kaynak: ilhankutluer.net/?p=357)
Reklam
İslam Tarihi’nin mükemmel özeti!
İslamiyet teolojisi ve tarihsel gelişimi bu kitabın amacı ve sınırları dışındadır. Ancak Hz. Muhammed ve dört halife devrinde ve sonrasında; özellikle Emevi, Abbasi, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde pek çok mezhep ve tarikat ortaya çıkmıştır. Bu grupların hepsi kutsal kitap Kuran-i Kerim'i kabul etmekle beraber yorumları ve günlük yaşam görüşlerinde farklılıklar vardır. Bu farklı görüşlere sahip mezhep ve tarikatlar, iktidar hangi grubun elindeyse hem iktidarı elde etmek hem de kendi yaşam görüşlerini diğer gruba kabul ettirmek için kanlı çatışmalara ve savaşlara girişmişlerdir. İsyanlar çıkmış, insanlar din uğruna katledilmiş veya çile çekmişlerdir. Bazen karşıtlık yazılı kitap tartışmalarından ibaretken, bazen de bir tarikata mensup olanların kılıçtan geçirilmesi şeklinde kendini göstermiştir. Kısacası hepsi İslam dinini benimsedikleri halde, kendi düşüncelerini egemen kılmak uğruna şiddete başvurmuşlardır.
Sayfa 168 - Sia Yayıncılık
·
Not rated
Cenk Reyhan, şarkiyatçı görüşün kapitalizmin kökenlerine yönelik olarak geliştirdiği yaklaşım modellerini incelemiş, yeni bir yaklaşım modeli geliştirmeye çalışmış ve bunları da Osmanlı belgeleri ile sorgulamak istemektedir. Cenk Reyhan, Weberci ve Wallersteinci yaklaşım modellerinden hareketle sorgulama yapmaktadır. Batı dışındaki toplumlar
Osmanlı'da Kapitalizmin Kökenleri
Osmanlı'da Kapitalizmin KökenleriCenk Reyhan · Tarih Vakfı Yurt Yayınları · 20084 okunma
_Devlet, milletin kendisidir. Milleti, idare edenler devlet değildir. Çünkü irade milletindir. Millet, asildir. Millet işlerini yönetenler, onun temsilcileri olabilir. Bu sistemin uygulanmasında göz onunde bulundurulacak en onemli nokta, milletin siyasi, sosyal, eğitim ve gelişme derecesidir. _Devlet, her parcası diğerinin gorevini hazırlayan veya
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Ebû Zeyd Veliyyüddîn Abdurrahmân b. Muhammed b. Muhammed b. Muhammed b. Hasen el-Hadramî el-Mağribî et-Tûnisî (ö. 808/1406) "Meşhur tarihçi, sosyolog, filozof, siyaset ve devlet adamı İbn Haldun (1332 – 1406), asıl olarak, İslâm ve hatta dünya düşünce tarihinin en özgün eserlerinden biri olan Mukaddime’deki kendisine has fikir ve
Tasavvufun Mahiyeti Şifau's-Sail
Tasavvufun Mahiyeti Şifau's-Sailİbn-i Haldun · Dergah Yayınları · 202056 okunma
Reklam
51 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.