Hadîslerden seçtiği konular da ‘fakirlik’ ve ‘eşitlik’ gibi kavramlarla Rus halkına ve onları aldatanlara bir ders verir nitelikteydi. Tolstoy, seçip kitaplaştırdığı bu hadîslerle, gerçek adâlet ve eşitliğin, gerçek kardeşlik ve fedâkârlığın yerinin İslâm olduğu, hattâ insâna saygı ve sevginin ve daha ötesinin de yerinin İslâm olduğunu vurgulamak istemişti.
İslam devrimi Allah adına olacaktır. Ancak Allah adına devrim mümkün müdür? Avrupalıların düşündüğü ve aramızda olan ve onların etkisinde bulunan birçok kimsenin de inandığı gibi her devrim Allah karşıtı değil midir? Eğer devrim adalet. eşitlik ve özgürlük ise o zaman Allah olmadan imkansızdır. Daha doğrusu bu ülküleri Allah olmadan da öne çıkarmak ve bayraklara yazmak mümkündür fakat Allah olmadan onları gerçekleştirmek mümkün değildir. Ateist çarlıklar hiçbir yerde vaatlerini yerine getiremediler ve bunu yapmaları da mümkün değildir.
Reklam
23) HİLAFET
Osmanlı Yemen'de 1538'de bir kale fethetti ama Osmanlıya Sarıklı Kafir diyen yerel Zeydi Aşiretleriyle 400 sene savaştı yine de dayattığı Halifeliğini kabul ettiremedi Bir milyon Anadolu çocuğu Yemen çöllerinde gömüldü gitti! Bu oğlanlar hala Sultan diye zikir çekiyor metroda! 1058'de Bağdat'a giren Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey, halifenin siyasi yetkilerini elinden almış, halifeyi sadece dinsel işlerden sorumlu hale getirmişti. Tuğrul Bey böylece çok erken bir tarihte din ile siyaseti birbirinden ayırmıştı. İstediğiniz kadar İslam sevgi, şefkat, merhamet, eşitlik ve adalet dini deyin pratik, yaşamda bunun örnekleri yoksa bu durumun gerçekliğine hiç kimseyi ikna edemezsiniz. Sayın samimi Müslümanlar! Aynaya bakın! ABD veya İngiltereyi suçlayacağınıza aynaya bakın.. 3-Kabul edelim ki biz millet olarak İslamı da bilmiyoruz, Osmanlı'yı da, belki bu yüzden de Cumhuriyetin getirdiği faziletlerin farkında değiliz ve O'na din adına veya Osmanlı adına düşman oluyoruz. Oysa bu düpedüz bizim cehaletimizden kaynaklanmaktadır. Anadolu da binlerce yılda biriken Türk Nüfusunu, Osmanlı geliştirdiği bir politikayla bozdu! Türkmen ve Oğuz Boylarını İstanbul'a sokmadığı gibi haritada yerini bilmediği Balkanlara dağıtıp İstanbul'a Yahudi taşımıştı. Atatürk T.C. yi kurana kadar İstanbul'a Türk girişi yasak YAZIMIZ MÜSVETTE AŞAMASINDADIR.
507 syf.
·
Not rated
·
Read in 26 days
“İslam’da Sosyal Adalet” kitabı, Seyyid Kutub’un temel kitaplarından biridir. İslam toplumunu ve bu toplumu oluşturmadaki esas ve amaçları ele aldığı 505 sayfalık bu eserin içeriği oldukça geniş. Üstat, kitabını gençliğe ithaf ederek başlamış. Ve sonrasında “Hıristiyanlık ve İslam açısından Din ve Toplum” konusunu ele almış. Bu bölümde
İslâm'da Sosyal Adalet
İslâm'da Sosyal AdaletSeyyid Kutub · Beka Yayınları · 2016295 okunma
İnsanların eşitliğinin hala uzak bir rüya olduğu ve Allah'ın eşit olarak yarattığı insanların ayrımcılığa tabi tutulması rutin bir hal aldığı bir dünyada İslam'ın yapabileceği bir şey var mı dır? Şimdiki haliyle insanlık toplumu İslam'ın eşitlik ülküsünü aşmış mıdır yoksa tersine İslam çok ileridedir.
"HÜR İNSAN ve HAK EŞİTLİĞİ..."
- "... Hristiyan dünyasında söz konusu olan ilk büyük değer, insan kişiliği ve hürriyetidir. Sosyal hiyerarşi, tabiî hiyerarşinin bir uzantısıdır. Eşitlik nisbîdir. Oysa, hür insan kavramı, İslâm için hukukî bir kavramdır, metafizik bir kavram değil. Hürriyetin temeli, İslâm camiasının bütün üyeleri arasındaki çok güçlü ve sürekli bir inanç: tam bir hak eşitliği olduğu inancı. Bütün müminler, kanun karşısında eşittirler, çünkü kardeştirler. Kulun bütün haysiyeti mümin oluşunda; kul, mümin olunca hukukî bir statü kazanır, dilenciyi halifeye eşit kılan bir statü. İman Tanrı ile kul arasında tek taraflı bir mukavele. Mukavelenin kula yüklediği görev: Rabbin birliğini ikrar..." (Cemil Meriç, Hisar Dergisi Sayı 98, Şubat 1972)
Reklam
1,000 öğeden 881 ile 890 arasındakiler gösteriliyor.