Bilindiği gibi, İslam dininde ikinci evliliğe ruhsat vardır. Ancak İslam, çok evlilik için eşler arasında adaletli davranmak gibi -ki bu oldukça güçtür- bazı şartlar getirir. Dinimizde erke ğin poligami yani çok eşlilik eğilimi göz önüne alınarak, cinsel duygularını kontrol edemeyen erkekler için ikinci evliliğe izin verilmiştir. Ancak bu izin ruhsattır, teşvik değildir. İslam'ın tavsiyesi tek eşliliktir. Mesela Hz. Muhammed, Hz. Ali'nin ikinci evlilik yapmasını istememiştir. Bütün İslam âlimleri, tek eşlilikte sadakati teşvik etmiş, çok eşlilik durumunu ise bir izin olarak görmüşlerdir. Günümüzde ise, dinine bağlı bazı erkekler biraz para kazanınca, cinsel isteklerine aldanarak "Bu hayat benim değil mi, istediğimi yaparım” düşüncesiyle hemen ikinci evliliğe girişmektedirler. Halbuki bu dünya da, insanın bütün duygularını istediği şekilde tatmin etmesi mümkün değildir. Üstelik, cinsellik gibi sadece dakikalar süren bir zevkin, insanın hayatına yön vermemesi gerekir. Cinsellik insanı yönlendirmemeli; insan bu duyguyu yönlendirmelidir. Bunu yapamayan erkekler, ikinci evliliğe yönelmektedirler. Yani bir manada uzun vadeli düşünmeden, cinsel duygularına aldanarak, ikinci evlilik kararını almaktadırlar.
Sayfa 103
Mutlaka okuyunuz !
RASÛLULLAH (SAV)'IN ÂİŞE (RA) İLE EVLİLİĞİ VE EVLİLİK YAŞI MESELESİ Bu mesele, son yüzyılda tedavüle sokulan, daha öncesinde herhangi bir problemin görülmediği bir meseledir. İslâm ümmetinden hiçbir âlim bu meseleyi bu kadar büyüterek inkar yoluna gitmemiştir. Bu tartışma hakkında kesin olarak şunu diyebilirim ki, Hz. Âişe(ra)'nin evlendiğindeki
Reklam
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 25 hours
Selam, hidayete tabi olanların üzerine olsun.
Müslüman olmak isteyen bir yabancıya İslam nasıl anlatılır? Evvela hangi hükümlerini bilmesi icab eder? Bıraktığı dinde görmüş olduğu ve İslamda da var zannettiği yanlışların doğrusu nasıl anlatılır? Ahmed Cevdet Paşa ki malumunuz kaleminin mürekkebini tartacak terazi namevcut. Şeyhülislam mektupların cevaplanması vazifesini ona havale eder ve o da muhtelif mevzuları veciz bir şekilde anlatır. Devamında devrinin önde gelen mantıkçı ve astronomlarından Ali Sedat Bey oğlunun kölelik hakkında ki saldırıların bertarafının üzerine o mufassal makalesi.. Ve, kerimesi ki hepimizin ilk kadın romancımız olarak bildiğimiz ama Hıristiyanların itirazlarına karşı İslamiyet'i kalemiyle müdafaa ettiğinden bihaber olduğumuz; Fatma Aliye Hanım'ın matbu' kitaplarını ve bu kitabı okuyanlar hariç? Cariyelik, çok eşlilik ve tesettür namına yabancı seyyahlara müthiş ilmi cevaplarını okumak keyfiyetinize keyfiyet katacağı muhakkak.. İstifadeli okumalar..
Ahmed Cevdet Paşa’dan İslam’la Şereflenenlere Mektuplar
Ahmed Cevdet Paşa’dan İslam’la Şereflenenlere MektuplarAhmed Cevdet Paşa · Çamlıca Yayınları · 2021133 okunma
İkinci Eş Ya Da 'Kendini Aldatma'
İslam'ın tavsiyesi tek eşliliktir. Mesela Hz. Muhammed (sav), Hz. Ali'nin ikinci evlilik yapmasını istememiştir. Bütün İslam alimleri, tek eşlilikte sadakati teşvik etmiş, çok eşlilik durumuna ise izin olarak görmüşlerdir. Günümüzde ise, dinine bağlı bazı erkekler biraz para kazanınca, cinsel isteklerine aldanarak "Bu hayat benim eğil mi, istediğimi yaparım" düşüncesiyle hemen ikinci evliliğe girişmektedir.
Sayfa 103Kitabı okudu
. Meşrutî rejim İslâmidir, çünkü meşveret usulü bunu gerektirir. Kadının tutsaklığına, çok kadınla evliliğe son vermek gerekir, çünkü İslâm'ın ruhuna aykırıdır. Namık Kemal'in özgürlükçülüğü ulusçu bir esasa dayanmaz, laik de değildir. O, Latin harflerine karşıdır, medeni kanunun adını ağzına almaz. Ama ondan daha İslâmcı olan ve parlamentoyu bile gerçek temsili bir organ olarak görmeyecek kadar otoriteye başkaldıran Ali Suavi, birçok yönleriyle Meşrutiyet reformlarının bile ötesinde taleplerde bulunur. (Daha öz bir Türkçe ve tek eşlilik yanlısı, hatta ulusçu yaklaşımlara sahip olduğu da görülüyor.) Osmanlı aydını Batı'ya karşı kuşkucu ve ihtiyatlıdır. 19. yüzyılın Batı'ya karşı kuşku duymayan Batılılaşmacı düşünürleri bizde değil, Rusya'da ortaya çıkmıştır. Nedeni bir yerde gayet açıktır. Osmanlı aydını Avrupa'yı dışından görüp ürkmüş ve o toplumu da aslında gereğince tanımamıştı. .
221 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 4 days
Okunası tarihi-dini kitaplardan
Türklerin Müslüman okul sürecinin ve sebeplerinin akademik verilerle incelendiği bir kitap. Osmanlıca kelimeler yoğunlukta olsa da anlaşılmaz bir anlatım yok, Ötüken Neşriyat baskısında bazı kelimelerin anlamlarını vermiş. Kitapta gerek Doğu gerekse batıdan bilim ve tarih camiasında önde gelen kişilerin eserlerinden metin içi kaynakça yapılmak suretiyle yararlanılmış, zaten son kısımda sağlam bir bibliyoğrafya kısmı yer alıyor. İslamiyet’in milli ve mahalli bir Arap dini olmadığını belirtip, Türklerin Araplara yenilmediğini yani kılıç zoruyla boyun eğmediğini, İslamiyet’i kabul edişlerinin Türklük ve Müslümanlık arasındaki itikad birliği (Tek Tanrı inancı, kader ve ahiret inancı, hac-kurban gibi ibadetler vb), aile hukukuna ilişkin benzerlikler (kadının değeri, tek eşlilik tavsiyesi, esas tesettürün mahiyeti -ki çok önemlidir- vb.) olduğunu belirtiyor. Bununla da kalınmamış, Türklerin İslamiyet’e ve İslamiyet’in Türklere yaptığı katkılardan bahsedilmiş. Tuğrulbey’in Büveyhi ve Fatımilerle giriştiği mücadele sonucu adeta esir olan Abbasi Halifesini kurtarması ve devir teslim töreni ile İslam’ın koruyuculuğunun Türklere verilmiş olması tarihi vesikalarla anlatılmış. Yanı sıra Türklerin Batı’ya göçünde önündeki en büyük engellerden olan Sasani devletini İslam Devletinin yıkmış olması, Türklerin kimliğini kaybetmemesinin asıl sebebinin Hanif temellere dayanan Sünni İslam olduğunu ve bunun da büyük bir kazanım olduğunun altı çizilmiş.
Türkler ve Müslümanlık
Türkler ve Müslümanlıkİsmâil Hâmî Dânişmend · Ötüken Neşriyat · 069 okunma
Reklam
95 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.