Kendimize başkasının elinde olanı elde etmeyi değil, elimizde bulunani hem bize hem de başkalarına faydası dokunacak ölçülerde "geliştirmeyi" hedef olarak secebiliriz. Bu husus yalnızca geçim vasitalarimizin yeniden ayarlanması alanında değil, ayni zamanda kafa yapımız,düşünme biçimimiz, dünyayı değerlendirme tarzımız bakimindanda kendimize 'alıcı gözüyle' bir daha bakmamızi gerektiriyor. Once soralım: Bizler kendimizde ne var onu biliyor muyuz?
İslam topraklarını gezip gören Frenklerin seyahatnamelerinde rastlanılan bir şikâyettir: Bu ülkede saat kulesi yok! Sonra bir sebep ararlar buna: Çünkü bu ülkede zamani günde beş vakit ezan belli eder.
Sayfa 329Kitabı okudu
"Niçin" diye soruyordu benim çocukluğumun Mankafa Poldi'si, "solucanlarla kirpileri ciftlestirmiyorsunuz? Pekala dikenli tel elde edebilirsiniz böylece!" Yine ayni Mankafa Poldi'nin bir baska teklifi şöyleydi: "Şu papağanlarla posta guvercilerini çiftlestirsenize! Yolunu şaşıran posta güvercinleri böylece nerede olduklarını sorup ogrenebilirlerdi."
Sayfa 284Kitabı okudu
Ben dünyayı ıskaladım, dünya da beni.
Sayfa 12 - (dibace)Kitabı okudu
İnsan sorumluluktan uzaklaşınca özüne yabancılaşır.
Sayfa 13 - (dibace)Kitabı okudu
İnsanların genel eğilimleri
bir sözü kim söylerse söylesin
bu söylenilende kendinin peşin olarak benimsediği yargıları
aramak ve bulmakla sınırlıdır.
Sayfa 45Kitabı okudu
Eğer İslam'ın yeni bir ruhla yaygınlaşması isteniyorsa bu görevin büyük kuruluşlara, dev örgütlere değil, insan teklerine düştüğü göz önüne almalıyız.
Sayfa 53Kitabı okudu
Çünkü delilik kesin bir kayıtsızlıktır.
Sayfa 59Kitabı okudu