Bir Fincan Kahve , En Sevdiğin Kitap ve Teoman ...
Bu Şehir Kendi Kıyılarına Vuruyor
Son Baharda Fırtınada
Bu Yara Ayan Beyan Kanıyor
Bir Kıvılcımınla Yanıyor
Bir Sigara içimi Uzağında
Kalbim Kısılı Bir Kuşun Tuzağında
Hatırlar Yanıyor Onlar Da
Bu Up Uzun Yaz Sıcağında
Denize Batsın Güneş Bu ıssız Adada
Şimdi Atsam Kendimi Çıkarırlar Galatada
Söktüm Attım Kalbimi Boğulsun Dalgada
Sonumu Bekliyorum Sardunyalar Arasında
Vurdum Kendimi Dört Bir Yanına
Denize Baktım Kalpazankaya da
Şiirler Yazıyorum Sana Hala
Şişeye Koyup Salıyorum Dulara ...
Kutu cücesiyim bu akşam, güneşli bir güne hıçkıdık olarak uyanıyorum dişsiz hep yanımda.Bugün salı öğlen saat 14.00 ıssız adada ki Ralp'im. Deniz kabuğunu üfleyen yüreği büyük bedeni küçük kahraman. En sevdiğim kitabın başlığıyım içinde bir dünya var tarih 1984 adım Don Kişot. Günlerden çarşamba Damien Chazelle'in Whiplash filmini yazan parmaklarıyım, elimde büyükbabamın en sevdiği kalem. Bill Withers'ın sesiyim Ain't No Sunshine insanların kulaklarında. Annemin zarifçe dudaklarına sürdüğü rujum gözler üzerimde. Güneşin kavurduğu bir günde Hazara Hasan'ın yüreğiyim öyle büyük öyle masum.Emir'in vicdanıyım, Hasan'ın oğlu Sohrab'ım Fars destanının en güçlü kahramanı.Çocukluğu isminin anlamını açıklamakla geçen Pii'yim. Pislik değil Pii matematikte karşılığı 3.14 . Evet ben Pii yaşamaktan vazgeçmeyen azimli çocuk. Adım Richard Parker okyanusta varlığı ile mücadele eden kaplan.Ve ben bana aşkla bakan çocukluğumun gözleriyim, ben prenses o prensesin uykusu o benim en sevdiğim. Ben beni ben yapan her şeyim.
18 Mayıs Pazartesi 02:12
ŞİRİN
Kitabın ilk yarısını gerçekten çok zor okudum. Tavsiye edilen kitaplar listesine nasıl böyle bir eseri koyarlar diye de baya söylendim.
Ancak kitabın ikinci yarısı hem çok sürükleyici hem de çok düşündürücü.
Okudukça ıssız adada sefil küçük çocuklar gibi hissettim. Her yanımı Jack ve Rogerlar sarmış.
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080.9k okunma
"Bir gün; yarısı altın, yarısı gümüş on altı tane İngiliz parasına rastladım. Bu paralara katıla katıla nasıl güldüğümü hiç unutamam. Issız bir adada paranın değeri yoktu ki...
Okumayı ertelediğim için pişmanım gerçekten. Yazar kurguladığı bu öyküyle alınmak istenen dersleri okuyucuya bırakarak, dayatma amacı gütmemiş. Okuyucu bir nevi anlamak istediği kadarını alarak hikayeyi bütünüyle takip edebiliyor. Bu açıdan her yaş grubuna hitap ettiğini söyleyebilirim.
Atom savaşları sırasında -ikinci dünya savaşı diyebiliriz-